Leonce ile Lena’nın Yücel Erten Yorumu Barakalar ve Saraylar

0

Tiyatro Pera yeni sezonda Yücel Erten yorumu ile Leonce ile Lena Oyunundan yola çıkarak  ‘Barakalar ve Saraylar’ oyununu seyirci ile buluşturmaya hazırlanıyor. Bizde Diren Sanat ekibi olarak Tiyatro Peraya gittik. Provalarda Yücel Erten ile bir araya geldik. Sizler için sorularımızı yönelttik. Videomuzu izledikten sonra beğen yapıp paylaşmayı unutmayın. Bize destek vermek istiyorsanız mutlaka ‘Abone Ol’ düğmesini seçin. Böylece daha çok içerikleri sizlerle paylaşabileceğiz.


Barakalar ve Saraylar (Leonce İle Lena Üzerine Bir Çalışma)”, Georg Büchner’in 1834 yılında Fransız Devrimi’nden etkilenerek kaleme aldığı, “Hessenli Köy Postacısı” adlı, düzen eleştirisi içeren bir bildiriyle; 1835 yılında yazdığı “Leonce ile Lena” adlı oyunun iç içe geçmesinden oluşmuş özgün bir düzenlemedir. Oyunun ve bildirinin çevirisi, tasarım ve reji Yücel Erten’e aittir. Kostüm tasarımını Fatma Öztürk’ün, ışık tasarımını Zeynep Özden’in, müzik tasarımını Nesrin Kazankaya’nın, dekor uygulamasını Pınar Demir’in yaptığı oyunda görev alan oyuncular: Aydın Sigalı, Alican Yılmaz, Melih Düzenli, Selin Sevdar, Gökçe Burcu Zümrüt, Nurşin Durmaz, Doruk Akçiçek, Nazmi Karaman, Vakur Pehlivan, Ege Gritcu

Sömürü düzenine, mutlak monarşiye ağır bir eleştiri getiren, politik bir manifesto karakterini taşıyan, üst başlığı “Barakalara Barış! Saraylara Savaş!” olan bildiri,

Büchner’in yayımcı arkadaşı Weidig tarafından Temmuz 1834’te 150 adet basılır. Ancak Büchner’in arkadaşları bildirileri dağıtamadan tutuklanırlar, hapse girip, işkenceden geçerler. Büchner ülkesini terk eder.

Eğer bildiriler dağıtılabilseydi ve bir yıl sonra yazılan “Leonce ile Lena” oyunundaki insanlarla buluşabilseydi acaba neler olurdu?
www.dirensanat.com

PAYLAŞIM
Önceki İçerikİstanbul Devlet Tiyatroları 2019-2020 Oyun Repertuarını Açıkladı
Sonraki İçerikTolga Çebi’den Tiyatro Müzikleri Albümü: Cyrano de Bergerac
SABİT DOĞAN Eğitimci • Yazar • Sanat İnsanı • Dijital İçerik Üreticisi Sanatın İzinde Başlayan Bir Yolculuk Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Eğitim Fakültesi Biyoloji Öğretmenliği mezunu olan Sabit Doğan, sanatla ilk kez OMÜ Tiyatro Topluluğu’nda (OMÜTİT) tanıştı. “Kanlı Nigar” oyunundaki Narçin karakteriyle sahneye adım attığında, performansı büyük yankı uyandırdı; oyun onlarca kez sahnelendi, her şehirde yoğun ilgi gördü. Eğitimci kimliğine geçişinde idealizmiyle öne çıkan Doğan, öğretmenliğe Şanlıurfa Siverek’in Hanharabe Köyü’nde başladı. İstanbul’un konforunu geride bırakıp, zor koşullarda eğitim vermeyi seçti. Askerliğini Şırnak Beytüşşebap’ta yaptıktan sonra yeniden İstanbul’a döndü. Yazarlık, Dergicilik ve Dijital Yayıncılık İstanbul yıllarında tiyatro oyunculuğu, metin yazarlığı ve senaryo çalışmalarına yöneldi. Hürriyet Gösteri Dergisi'nde Hami Çağdaş’la birlikte hazırladığı kültür–sanat dosyaları ve röportajlar büyük ses getirdi. Daha sonra kurduğu www.dirensanat.com adlı dijital sanat portalı, 15 yıldır Türkiye’nin en saygın kültür–sanat yayınlarından biri olarak varlığını sürdürüyor. Hem kurucusu, hem yayın yönetmeni, hem de editörü olan Doğan; sanatın ve sanatçının sesi olmayı ilke edindi. Portal, “Yılın En Prestijli Sanat Haber Kaynağı” ödülünü kazandı. Diren Sanat YouTube Kanalı’nda ise 200’ü aşkın sanatçı, yönetmen ve yazarla yaptığı röportajlar sanat dünyasında büyük yankı uyandırdı. Eğitimde İnovasyon ve Duyarlılık Sabit Doğan, Beşiktaş Sakıp Sabancı Anadolu Lisesi’nde biyoloji öğretmenliği yapmaktadır. %0,1’lik dilimden öğrenci alan bu okulda 15 yıldır görev yapmakta; sadece ders anlatan değil, öğrencilerini yaşamla tanıştıran bir rehber olarak görülmektedir. Kurucusu olduğu Robotik Kulübü, ulusal ve uluslararası yarışmalarda birincilikler kazandı. Ayrıca Raylı Sistemler Projesi’ni organize edip yürütücülüğünü üstlendi, Beyaz Bayrak Projesi’nde görev aldı, TÜBİTAK Türkiye Birinciliği kazanan öğrenciler yetiştirdi. Türkiye’de mobbing kavramını ilk kez gündeme getiren eğitimcilerden biri olarak dikkat çekti. Bu konuda açtığı ilk davalar ve kamuoyu çalışmaları birçok kişiye cesaret verdi; hakkında tezler yazıldı. Dijital Dönüşümün Sanatçı Yüzü Sabit Doğan bugün, sosyal medyada milyonlara ulaşan içerikleriyle hem sanatın hem eğitimin yüzünü dijital dünyaya taşımaktadır. Eğitim, sanat, mizah, kişisel gelişim, yemek kültürü ve edebiyatı harmanlayan içerikleri; aylık 40 milyondan fazla izlenme elde etmektedir. Kendisini “bilim ve sanatın izinde yürüyen bir eğitimci” olarak tanımlasa da, izleyicileri onu çoğu zaman evin içindeki bir dost, bir ağabey, bir rehber olarak görür. Sıcaklığıyla, derinliğiyle ve üretkenliğiyle hem öğretmen hem anlatıcı, hem sanat insanı hem de dijital çağın vicdanıdır. “Sanat, insanın kalbine dokunmadan hiçbir işe yaramaz.” — Sabit Doğan