Bir Zamanlar Çukurova Dizi’nin Haminnesi SERPİL TAMUR ile #annelergünü’ne dair özel bir röportaj yaptık. Özellikle tiyatro yaşamının insan tabiatına kazandırdıkları konusuna temas ettiğimiz söyleşide; Kıymetli sanatçının tiyatro yolculuğu ve oynadığı karakterler zerine soru cevap yaptık. Kurtlar Vadisi’ndeki Nazife Anne karakterin öyküsünü bizlerle paylaştı. “Benim oynadığım diziler hep uzun soluklu” diyen Serpil Tamur; bu kadar sevilmesini de insanlara duyduğu yoğun ve karşılıklısız sevgiye bağlıyor. Devlet Tiyatroları’nda emekli olan sanatçı çok özel tiyatrolarda da oynadığı çok sayıda sahne arkadaşları ile anılarını da paylaştı. Son dizisindeki Vahide Perçin ile de çok iyi bir ikili olduklarını söyledi. Tiyatro’nun ayakta kalabilmesi içinde devletin desteklemesi gerektiğini söylerken anneler günü mesajını da paylaştı; “Gençlere annelerinizi sevin, Kıymetini bilin. yaşınız kaç olursa olsun anneniz yanınızda iken hepiniz birer çocuksunuzdur. ben annemi 64 yaşında kaybettim ve onun kıymetini çok daha iyi anlıyorum” diyerek tüm annelerin anneler gününü kutladı.

ÖZEL RÖPORTAJ:

nbsp;

SERPİL TAMUR KİMDİR?

Son yıllarda herkesin hayranlığını kazanan Bir Zamanlar Çukurova’da’nın Haminne’si ile Kurtlar Vadisi’nin Nazife Annesi Serpil Tamur, yıllardır tiyatro dünyasının en beğenilen, seyircilerin ilgiyle izlediği, yönetmenlerin gözdesi bir tiyatro sanatçısıydı. Ankara Devlet Konservatuarı’nı bitirdiği 1963 yılından itibaren Ankara Devlet Tiyatrosu’nun bir çok yapımında rol aldı. 1979’da İstanbul Devlet Tiyatrosu’na atandığında zaten turneler dolayısıyla geldiği İstanbul’da adı biliniyordu. Burada da çok sayıda yapımda rol aldı ve bazı oyunların yönetmenliğini üstlendi. Az da olsa beyaz perdede de gördük onu. Her zaman tiyatronun içinde oldu, oyunları izledi, gerek teknolojik gerekse sanatsal değişimleri yakından takip etti. Bu nedenle de hiçbir zaman tiyatrodan uzaklaşmadı, devlet tiyatrosundan emekli olduktan sonra da özel tiyatroların aranan sanatçısı oldu. Hâlen de sahnelerde izleme şansına sahibiz. Sanatına sadakati, ustalığı televizyon dünyasının da dikkatini çekti televizyon yapımlarında rol aldı ve başta da söylediğim gibi geniş kitlelerin ilgi ve sevgisini kazandı. Tiyatro dünyasını yakından izlemesi, dikkati, titizliği nedeniyle tiyatro ödül seçici kurullarının da aranan ismi oldu. Afife Tiyatro Ödülleri’nde daha sonra da Sadri Alışık Tiyatro Oyuncu Ödülleri’nde Seçici Kurul üyeliği yaptı, halen de sürdürüyor. Bütün bunlar onlarca ödülle taçlandırıldı. En önemlisi de seyircinin sevgisi, tiyatro dünyasının sonsuz sevgi ve saygısı oldu. Evet, şimdi ‘iyi ki varsınız, iyi ki sizi sahnelerde izledik ve kendi payıma iyi ki sizi tanıdım diyorum.

www.dirensanat.com Röportaj: Sabit Doğan Jenerik Müzik :Umut Sefa Yıldız İnternet sitemize ve Youtube kanalımıza her türlü destek ve işbirliği için 0 505 245 01 84 numaralı telefondan ulaşabilir whatsaptan yazabilirsiniz.

soru ve önerilerinizi bizimle paylaşabilirsiniz. Diren Sanat youtube kanalımıza abone olmayı unutmayın. Desteklerinizi bekliyoruz.

Röportajlar:

Pelin Turancı

Kemal Aydoğan Korona Döneminde Tiyatrolar

 

PAYLAŞIM
Önceki İçerikPandemi Dönemi ve Sonrası’nda Gösteri Sanatları Ne Olacak? / Sanat Ekonomisti Funda Lena Açıkladı
Sonraki İçerikAkrep burcunda gerçekleşen dolunayda müziğin şifası 
SABİT DOĞAN Eğitimci • Yazar • Sanat İnsanı • Dijital İçerik Üreticisi Sanatın İzinde Başlayan Bir Yolculuk Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Eğitim Fakültesi Biyoloji Öğretmenliği mezunu olan Sabit Doğan, sanatla ilk kez OMÜ Tiyatro Topluluğu’nda (OMÜTİT) tanıştı. “Kanlı Nigar” oyunundaki Narçin karakteriyle sahneye adım attığında, performansı büyük yankı uyandırdı; oyun onlarca kez sahnelendi, her şehirde yoğun ilgi gördü. Eğitimci kimliğine geçişinde idealizmiyle öne çıkan Doğan, öğretmenliğe Şanlıurfa Siverek’in Hanharabe Köyü’nde başladı. İstanbul’un konforunu geride bırakıp, zor koşullarda eğitim vermeyi seçti. Askerliğini Şırnak Beytüşşebap’ta yaptıktan sonra yeniden İstanbul’a döndü. Yazarlık, Dergicilik ve Dijital Yayıncılık İstanbul yıllarında tiyatro oyunculuğu, metin yazarlığı ve senaryo çalışmalarına yöneldi. Hürriyet Gösteri Dergisi'nde Hami Çağdaş’la birlikte hazırladığı kültür–sanat dosyaları ve röportajlar büyük ses getirdi. Daha sonra kurduğu www.dirensanat.com adlı dijital sanat portalı, 15 yıldır Türkiye’nin en saygın kültür–sanat yayınlarından biri olarak varlığını sürdürüyor. Hem kurucusu, hem yayın yönetmeni, hem de editörü olan Doğan; sanatın ve sanatçının sesi olmayı ilke edindi. Portal, “Yılın En Prestijli Sanat Haber Kaynağı” ödülünü kazandı. Diren Sanat YouTube Kanalı’nda ise 200’ü aşkın sanatçı, yönetmen ve yazarla yaptığı röportajlar sanat dünyasında büyük yankı uyandırdı. Eğitimde İnovasyon ve Duyarlılık Sabit Doğan, Beşiktaş Sakıp Sabancı Anadolu Lisesi’nde biyoloji öğretmenliği yapmaktadır. %0,1’lik dilimden öğrenci alan bu okulda 15 yıldır görev yapmakta; sadece ders anlatan değil, öğrencilerini yaşamla tanıştıran bir rehber olarak görülmektedir. Kurucusu olduğu Robotik Kulübü, ulusal ve uluslararası yarışmalarda birincilikler kazandı. Ayrıca Raylı Sistemler Projesi’ni organize edip yürütücülüğünü üstlendi, Beyaz Bayrak Projesi’nde görev aldı, TÜBİTAK Türkiye Birinciliği kazanan öğrenciler yetiştirdi. Türkiye’de mobbing kavramını ilk kez gündeme getiren eğitimcilerden biri olarak dikkat çekti. Bu konuda açtığı ilk davalar ve kamuoyu çalışmaları birçok kişiye cesaret verdi; hakkında tezler yazıldı. Dijital Dönüşümün Sanatçı Yüzü Sabit Doğan bugün, sosyal medyada milyonlara ulaşan içerikleriyle hem sanatın hem eğitimin yüzünü dijital dünyaya taşımaktadır. Eğitim, sanat, mizah, kişisel gelişim, yemek kültürü ve edebiyatı harmanlayan içerikleri; aylık 40 milyondan fazla izlenme elde etmektedir. Kendisini “bilim ve sanatın izinde yürüyen bir eğitimci” olarak tanımlasa da, izleyicileri onu çoğu zaman evin içindeki bir dost, bir ağabey, bir rehber olarak görür. Sıcaklığıyla, derinliğiyle ve üretkenliğiyle hem öğretmen hem anlatıcı, hem sanat insanı hem de dijital çağın vicdanıdır. “Sanat, insanın kalbine dokunmadan hiçbir işe yaramaz.” — Sabit Doğan