HAMİ ÇAĞDAŞ : OKULLARDA TİYATRO YAPILIYOR MU?

0

Yaşar İlksavaş’ın Diren Sanat’taki ‘Tiyatro Üzerine Düşünceler’ başlıklı yazısını okuduğumda bir kez daha Haluk Şevket Ataseven’i sevgiyle andım ve unutulanlar kervanına erken katılmış bu tiyatro sevdalısının (kendi deyimiyle tiyatrologun) yazıları ve konuşmalarının bir gün kitaplaşacağı umudumu tazeledim. Ataseven’in drama dersleri düşüncesi bir kenara atıldı ama okullarımızda tiyatro çalışmaları yaygınlaştı.

HAMİ ÇAĞDAŞ
HAMİ ÇAĞDAŞ

Yaygınlaştı da ne oldu…

Çocuklarımız tiyatro metinlerini mi okumaya alıştı…

Öğretmenler ve öğrenciler birlikte tiyatro yapmanın, birlikte çalışmanın değerini anlayıp öğrendiler mi…

“Nasıl bir tiyatro” araştırması yapmak için tiyatrocularla (kuramcı, oyuncu, yönetmen, yazar, dekoratör, kostümcü, ışıkçı vb.) ilişki kurdular mı…

Birbirlerinin oyunlarını izleyip bir tartışma platformu oluşturdular mı…

Okullarını bitirdikten sonra deneyimlerini yeni öğrencilere aktardılar mı…

Bu soruları sizler de çoğaltabilirsiniz.

İLTÖ (İstanbul Liselerarası Tiyatro Örgütü) Şenliklerinden bu yana çeşitli okul tiyatro şenliklerinde seçici kurul üyesi olarak bulundum. Çok iyi niyetlerle başlayan, tiyatromuza genç sanatçılar yetiştirmeyi başaran bu etkinliklerin son yıllarda kuruluş amaçlarından saptığını söyleyebilirim.

Okullarda tiyatronun yapılmasının en önemli amacı, çocukların tiyatro sanatı ile “uygulayarak” tanışmasını sağlamaktı. Çünkü tiyatro birlikte kotarılan bir sanat dalı. Öğretmenler ve öğrenciler oyun seçiminden dramaturjiye, yönetime, dekor kostüme kadar tiyatronun her alanında emek vererek bir çalışma yapacak, yaratıcılıklarını ortaya koyacaklardı. Tiyatronun sadece sahnede görünmekle olmayacağını öğreneceklerdi. Uygulamanın yanı sıra şenliklerde birbirlerini izleyecek, tartışacak, eleştireceklerdi… Böylece ‘tiyatro’yu tanıyacaklardı… İLTÖ şenliklerinin ilk yıllarında bu başarıldı. Öğretmenler, kimi zaman profesyonellerden destek alarak oyunlar seçip öğrencilerle sahneye koyuyorlardı. O yılların liselilerinden daha sonra birçok profesyonel tiyatrocu çıkacaktı… Daha sonra işe profesyoneller ve okul aile birlikleri el attı. Zaten oyun seçimleri müdürlerin, Milli Eğitim Bakanlığı’nın baskısı ve denetimi altında yapılıyordu. Son yıllarda genel eğilim bu alanda da kendisini gösterdi ve okul sahneleri şive taklitlerine, itişip kakışmalara dayanan komedilere terkedildi.

Okulların şenliklerde derece alması, adının duyulması için bir araca dönüşen tiyatro çalışmaları, bu alandaki şenlikleri de kıran kırana bir yarışmaya dönüştürdü. Şimdi çok sayıda şenlik-yarışma var, ödüller veriliyor, ödül törenleri bir futbol maçı tezahüratı haline dönüşüyor.

Çalıştırıcılar bu sonucu elde etmek için ne yapıyorlar: Ya kendi oynadıkları bir oyunu ya da en kolay yolu seçerek teknolojiden yararlanıp çok tutulan, ödül alan bir oyunun videosunu öğrencilere izlettirip bir oyun taklidi sahneliyorlar. Hele bir de iyi taklit yapan bir de komedyenleri varsa bu yöntemin tutacağı kesin. İş kotarılıyor, ödüller alınıyor… Okul yönetimi memnun, öğrenci memnun, okul aile birliği memnundur bu sonuçtan…

Çocuklar tiyatro ile ne kadar ilişki kurmuşlardır… Onlara yeni ufuklar açabilecek olan bu sanatı ne kadar tanımışlardır. Bu benzeri konular gündeme gelmemiştir bile. Onlar için tiyatro bir taklit sanatıdır artık. Güldürecek, eğlendirecek bir sanat (!)

Drama derslerinden geçtik, okullarda tiyatroyu başarabildik mi?

Tiyatroyu seven öğretmenlerimiz nerelerdesiniz…

 

www.dirensanat.com

 

okul tiyatrosu- okul-da tiyatro, okul tiyatro kursları, tiyatro atölyesi, tiyatro okul, hami çağdaş, hami çağdaş yazıları, okul tiyatro oyunları, okul tiyatro sahneler, okul tiyatro yarışma, okul tiyatro lise, oyun, okul tiyatro sahne, okul tiyatro atölye çalışması, okul tiyatro atölye dersleri

Bir Cevap Yazın

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.