Akrep burcunda gerçekleşen dolunayda müziğin şifası 

0

Akrep burcunda gerçekleşen dolunayda müziğin şifası  Ay’ın Nefesi müzikseverlerle buluşuyor

 

Dijital platformlarda yayınladığı özgün kayıtlarla dikkat çeken, Köksal Ekinci tam da bugünlerdeki ruh halimizle örtüşen yeni parçasını çıkarttı. Yıldızlarla paralel yaptığı müziklerle yüreklere dokunan parçalara imza atan Ekinci, Akrep burcunda gerçekleşen dolunayda çıkarttığı ‘Ay’ın Nefesi’nin hepimize iyi gelmesini, hayatın şarkılarla, su gibi akmasını diliyor.

 

 

Üç, iki, bir… ‘Ay’ın Nefesi’ni solumaya hazır mısınız?

Beyaz bir sayfa açılıyor gökyüzünde.

Hazırsak başlayalım; Nefes alın, nefes verin. Çünkü ‘Ay’ın Nefesi’ etrafınızı saracak ve içinize dolacak.

Köksal Ekinci’nin yeni tekliği “Ay’ın Nefesi”, Akrep burcunda gerçekleşen dolunayda dinleyiciyle buluşuyor. Yıldızlara paralel yaptığı müziklerle dikkat çeken sanatçı, bu kez duyguları temsil eden Ay’ı notalara işliyor.

Ay sadece Dünya’daki su kaynaklarını değil, yüzde 70’i sudan oluşan insan bedenini de doğrudan etkiliyor. Mitolojide Ay, duyguları, kadını, anneyi ve dişil enerjiyi temsil ediyor.

Köksal Ekinci de dinleyiciyi, ‘Ay’ın Nefesi’ ile yeryüzünde sular ve gökyüzü dansı eşliğinde bir yolculuğa çıkarıyor. Dünya’nın atardamarlarından eşsiz görüntülerin yer aldığı video klibi izlerken, dişil enerjiniz daha da güçlenecek.

Nefes alıp vermek, kalbimiz ve beynimiz için su kadar, gün ışığı kadar gerekli.

Köksal Ekinci şarkının hikayesini ‘’bilinçli seçimlerle oluşturduğumuz hayat yolculuğumuzda, mutlu ve sevgi dolu yaşamak istiyorsak, mutlaka yaratıcı zekamız ile bağlantıya geçmenin yollarını keşfetmeliyiz. Bence bunun yolu da müzikten geçiyor, çünkü Müzik en güzel Duadır” olarak anlatıyor.

Nefes alıp vermenin, çok değerli olduğunu hatırlatan şarkının sözleri, ruhu hemen kavrayan melodisi eşliğinde, farklı lezzetler arayan müzikseverler için de, kelimenin tam anlamıyla nefes aldırmaya yardımcı olacak.

Organik elektronik türünde parçalar yapan sanatçı, nisan ayında ‘Venüs’ün Sesi’ni yayınladı. ‘Ay’ın Nefesi’ de gezegenleri konu alan üçlemenin ikincisi niteliğinde.

Dijital platformlardaki ilk üçlemesi Yas, Belki ve Dünya’yı 2019’da yayınlayan Köksal Ekinci, bu yıl da Sen Ben Oldun ve Veda adlı parçalarıyla dinleyiciyle buluştu.

https://www.koksalekinci.com/

https://youtu.be/g-jYz-iW1EE

PAYLAŞIM
Önceki İçerikBİR ZAMANLAR ÇUKUROVA DİZİSİNİN HAMİNNİSİ SERPİL TAMUR İLE ANNELER GÜN ÖZEL SÖYLEŞİ
Sonraki İçerikKarantina’da Sinemayı Kundura’da İzle ; İçeriden Bir Gezinti
SABİT DOĞAN Eğitimci • Yazar • Sanat İnsanı • Dijital İçerik Üreticisi Sanatın İzinde Başlayan Bir Yolculuk Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Eğitim Fakültesi Biyoloji Öğretmenliği mezunu olan Sabit Doğan, sanatla ilk kez OMÜ Tiyatro Topluluğu’nda (OMÜTİT) tanıştı. “Kanlı Nigar” oyunundaki Narçin karakteriyle sahneye adım attığında, performansı büyük yankı uyandırdı; oyun onlarca kez sahnelendi, her şehirde yoğun ilgi gördü. Eğitimci kimliğine geçişinde idealizmiyle öne çıkan Doğan, öğretmenliğe Şanlıurfa Siverek’in Hanharabe Köyü’nde başladı. İstanbul’un konforunu geride bırakıp, zor koşullarda eğitim vermeyi seçti. Askerliğini Şırnak Beytüşşebap’ta yaptıktan sonra yeniden İstanbul’a döndü. Yazarlık, Dergicilik ve Dijital Yayıncılık İstanbul yıllarında tiyatro oyunculuğu, metin yazarlığı ve senaryo çalışmalarına yöneldi. Hürriyet Gösteri Dergisi'nde Hami Çağdaş’la birlikte hazırladığı kültür–sanat dosyaları ve röportajlar büyük ses getirdi. Daha sonra kurduğu www.dirensanat.com adlı dijital sanat portalı, 15 yıldır Türkiye’nin en saygın kültür–sanat yayınlarından biri olarak varlığını sürdürüyor. Hem kurucusu, hem yayın yönetmeni, hem de editörü olan Doğan; sanatın ve sanatçının sesi olmayı ilke edindi. Portal, “Yılın En Prestijli Sanat Haber Kaynağı” ödülünü kazandı. Diren Sanat YouTube Kanalı’nda ise 200’ü aşkın sanatçı, yönetmen ve yazarla yaptığı röportajlar sanat dünyasında büyük yankı uyandırdı. Eğitimde İnovasyon ve Duyarlılık Sabit Doğan, Beşiktaş Sakıp Sabancı Anadolu Lisesi’nde biyoloji öğretmenliği yapmaktadır. %0,1’lik dilimden öğrenci alan bu okulda 15 yıldır görev yapmakta; sadece ders anlatan değil, öğrencilerini yaşamla tanıştıran bir rehber olarak görülmektedir. Kurucusu olduğu Robotik Kulübü, ulusal ve uluslararası yarışmalarda birincilikler kazandı. Ayrıca Raylı Sistemler Projesi’ni organize edip yürütücülüğünü üstlendi, Beyaz Bayrak Projesi’nde görev aldı, TÜBİTAK Türkiye Birinciliği kazanan öğrenciler yetiştirdi. Türkiye’de mobbing kavramını ilk kez gündeme getiren eğitimcilerden biri olarak dikkat çekti. Bu konuda açtığı ilk davalar ve kamuoyu çalışmaları birçok kişiye cesaret verdi; hakkında tezler yazıldı. Dijital Dönüşümün Sanatçı Yüzü Sabit Doğan bugün, sosyal medyada milyonlara ulaşan içerikleriyle hem sanatın hem eğitimin yüzünü dijital dünyaya taşımaktadır. Eğitim, sanat, mizah, kişisel gelişim, yemek kültürü ve edebiyatı harmanlayan içerikleri; aylık 40 milyondan fazla izlenme elde etmektedir. Kendisini “bilim ve sanatın izinde yürüyen bir eğitimci” olarak tanımlasa da, izleyicileri onu çoğu zaman evin içindeki bir dost, bir ağabey, bir rehber olarak görür. Sıcaklığıyla, derinliğiyle ve üretkenliğiyle hem öğretmen hem anlatıcı, hem sanat insanı hem de dijital çağın vicdanıdır. “Sanat, insanın kalbine dokunmadan hiçbir işe yaramaz.” — Sabit Doğan