Avrupa Birliğine aday olacak ülkelere, uyum projeleri doğrultusunda gönderilen ilk paket!Kültür kelimesi ve onun anlamını benimsemiş ülkelerde bu doğrultuda, geçmişten ders alıp, içinde bulunduğumuz yaşamın ve geleceğin kültürü oluşturulur. Bunu için özel programlar düzenlenir.
Malum, KÜLTÜR, insanın yaşama dair yarattığı her şey demektir.
o zaman biz yaşamın her alanının bir kültürü olduğunu konuşabiliriz.
-Hukuk Kültürü
-Aile Kültürü
-Tarih Kültürü
– Saygı Kültürü
– Kendini Tanıma Kültürü
-Kendine yapılmasını istemediği, şeyi başkasına yapmama kültürü
-Konuşma Kültürü
-İfade etme kültürü
-Sevme Kültürü
-Demokrasi Kültürü
-Ekonomi Kültürü
-Davranış Kültürü
-din kültürü,
-Siyaset Kültürü
-Yemek Kültürü
-Sanat Kültürü
-Televizyon Kültürü
-Cep Telefonu Kültürü
-Sosyal Medya Kültürü
-Kötülük Yapma Kültürü
-Ahlak Kültürü
-İş Kültürü
-Çalışma Kültürü
-Estetik Kültürü.
-Uzay Kültürü……
Tiyatro Kültürü
Resim Kültürü
Dans Kültürü
Müzik Kültürü
Spor Kültürü
böyle yüzlerce kültür yazabiliriz…….
Çünkü eğer böyle yazmaz isek, kültür kavramı çok genel geçer bir şekilde anlaşılacaktır.
Böyle yazıldığı ve anlaşıldığı zaman, bir ülke de kültür politikası konuşulması gerektiği daha net anlaşılacaktır !
Ancak, ülkemizde kültür kelimesi neredeyse kullanım dışı!
“Ekonomik sıkıntıların olduğu bir ülkede kültürden konuşulur mu?”
“Ekonomik sorunları çözelim, sonra sıra kültüre gelir. ” Diyenler yada demeyenler.
Böyle bir düşünce biçimi olur mu ?
Bütün sorunların çözümü için önce kültürel düşünmek gerekir.
Bunun için demokrasi kültürü, ortak akıl kültürü olarak geliştirilir.
Demokrasi kültürü esas alınarak problemler çözülmeye çalışılır.
Demokrasi kültürünü benimsemesi istenilen toplum için; ülkenin gelişmesi, sanat kültürünün gelişmesi planlanır. Sanat kültürü insanların beyinlerindeki sorunları çözmelerini sağlar. Sanat kültürü gelişmemiş toplumların, düşünce sistemleri de gelişmez. Empati kültürü gelişmez. Kendilerini başkalarının yerine koyarak düşünme kültürü gelişmez.
Türkiye, bağımsızlık savaşı sürerken, yeni kurulacak cumhuriyetin de temelleri atılıyordu. Burada “Cumhuriyetin temeli kültürdür” düşüncesi ışığında, Türk Dil Kurumu, Türk Tarih Kurumu, Anadolu Medeniyetleri Müzesi, Ankara Devlet Konservatuvarı, Devlet Tiyatrosu kuruldu. Bu yıl 70.ci yılını kutlayan Devlet Tiyatroları, hiç bir zaman tüyü bitmemiş yetimin hakkını yememiştir. Aksine son derece ekonomik koşullarda Cumhuriyet kültürünün simgesi olmuştur.
Ancak, kültür kelimesi unutulduğundan; sanat kültürünün ise problemlerin çözümünü sağlayan bir anahtar olduğu bilinmeden, bu ülke, bu cumhuriyet; “Laik, demokratik bir sosyal hukuk devleti” olamaz!
Tamer Levent/ Diren Sanat Yazıları
