Fazıl Say, İzmir Suiti ile 8 Ekim’de ENKA’da

0

Sonbaharı klasik müzikle karşılayan ENKA Kültür Sanat, 31. Yıl Müzik Buluşmaları kapsamında daimi sanatçısı Fazıl Say’ı ağırlayacak. Dünyaca ünlü piyanist ve besteci Fazıl Say, İzmir Süiti başta olmak üzere kendi bestelerini ve çağdaş bestecilerin eserlerini yorumlayacağı konserde, bir kez daha dinleyicinin kalbine dokunacak…

ENKA Kültür Sanat’ın daimi sanatçısı, dünyaca ünlü besteci ve piyanist Fazıl Say, 8 Ekim Salı akşamı ENKA Oditoryumu’nda vereceği resitalde, yeni bestelerinden “İzmir Süiti”nin yanı sıra çağdaş bestecilerin eserlerinden örnekler yorumlayacak. Biletleri aylar öncesinden tükenen konserde dinleyiciler, müziği tutkuyla yaşayan kalplerde izleri uzun süre silinmeyecek bir performansa tanık olacak.

 

Hem besteleri hem de yorumlarıyla klasik müzik dünyasında yüzyıllardır keşfedilmemiş topraklara ayak basan Fazıl Say’ın, kalbini onun notalarına açan tüm müzikseverlere dokunacağı konser saat 20.30’da başlayacak.

 

Son dönemde yorumcu kimliğiyle birlikte besteci yanıyla da üretkenliğini arttıran ve İstanbul Senfonisi; Mezopotamya ve Universe senfonileri; Umut Senfonisi; Haremde 1001 Gece keman konçertosu; Hezarfen ney konçertosu; Hayyam klarinet konçertosu; İpek Yolu ve Anadolu’nun Sessizliği piyano konçertoları; Water; Nirvana Yanıyor; Overture 1914; Four Preludes; Symphonic Dances; Grand Bazaar gibi orkestra eserleri besteleyen Fazıl Say, ENKA konserinde kendi bestelerinden de örnekler sunacak.

PAYLAŞIM
Önceki İçerik23. İstanbul Tiyatro Festivali Şahika Tekand’ın ‘IO’ oyunu ile açılıyor
Sonraki İçerikKumpanya Oyunculuk Eğitimi Başlıyor
SABİT DOĞAN Eğitimci • Yazar • Sanat İnsanı • Dijital İçerik Üreticisi Sanatın İzinde Başlayan Bir Yolculuk Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Eğitim Fakültesi Biyoloji Öğretmenliği mezunu olan Sabit Doğan, sanatla ilk kez OMÜ Tiyatro Topluluğu’nda (OMÜTİT) tanıştı. “Kanlı Nigar” oyunundaki Narçin karakteriyle sahneye adım attığında, performansı büyük yankı uyandırdı; oyun onlarca kez sahnelendi, her şehirde yoğun ilgi gördü. Eğitimci kimliğine geçişinde idealizmiyle öne çıkan Doğan, öğretmenliğe Şanlıurfa Siverek’in Hanharabe Köyü’nde başladı. İstanbul’un konforunu geride bırakıp, zor koşullarda eğitim vermeyi seçti. Askerliğini Şırnak Beytüşşebap’ta yaptıktan sonra yeniden İstanbul’a döndü. Yazarlık, Dergicilik ve Dijital Yayıncılık İstanbul yıllarında tiyatro oyunculuğu, metin yazarlığı ve senaryo çalışmalarına yöneldi. Hürriyet Gösteri Dergisi'nde Hami Çağdaş’la birlikte hazırladığı kültür–sanat dosyaları ve röportajlar büyük ses getirdi. Daha sonra kurduğu www.dirensanat.com adlı dijital sanat portalı, 15 yıldır Türkiye’nin en saygın kültür–sanat yayınlarından biri olarak varlığını sürdürüyor. Hem kurucusu, hem yayın yönetmeni, hem de editörü olan Doğan; sanatın ve sanatçının sesi olmayı ilke edindi. Portal, “Yılın En Prestijli Sanat Haber Kaynağı” ödülünü kazandı. Diren Sanat YouTube Kanalı’nda ise 200’ü aşkın sanatçı, yönetmen ve yazarla yaptığı röportajlar sanat dünyasında büyük yankı uyandırdı. Eğitimde İnovasyon ve Duyarlılık Sabit Doğan, Beşiktaş Sakıp Sabancı Anadolu Lisesi’nde biyoloji öğretmenliği yapmaktadır. %0,1’lik dilimden öğrenci alan bu okulda 15 yıldır görev yapmakta; sadece ders anlatan değil, öğrencilerini yaşamla tanıştıran bir rehber olarak görülmektedir. Kurucusu olduğu Robotik Kulübü, ulusal ve uluslararası yarışmalarda birincilikler kazandı. Ayrıca Raylı Sistemler Projesi’ni organize edip yürütücülüğünü üstlendi, Beyaz Bayrak Projesi’nde görev aldı, TÜBİTAK Türkiye Birinciliği kazanan öğrenciler yetiştirdi. Türkiye’de mobbing kavramını ilk kez gündeme getiren eğitimcilerden biri olarak dikkat çekti. Bu konuda açtığı ilk davalar ve kamuoyu çalışmaları birçok kişiye cesaret verdi; hakkında tezler yazıldı. Dijital Dönüşümün Sanatçı Yüzü Sabit Doğan bugün, sosyal medyada milyonlara ulaşan içerikleriyle hem sanatın hem eğitimin yüzünü dijital dünyaya taşımaktadır. Eğitim, sanat, mizah, kişisel gelişim, yemek kültürü ve edebiyatı harmanlayan içerikleri; aylık 40 milyondan fazla izlenme elde etmektedir. Kendisini “bilim ve sanatın izinde yürüyen bir eğitimci” olarak tanımlasa da, izleyicileri onu çoğu zaman evin içindeki bir dost, bir ağabey, bir rehber olarak görür. Sıcaklığıyla, derinliğiyle ve üretkenliğiyle hem öğretmen hem anlatıcı, hem sanat insanı hem de dijital çağın vicdanıdır. “Sanat, insanın kalbine dokunmadan hiçbir işe yaramaz.” — Sabit Doğan