Pera’da Turgenyev’in “Babalar ve Oğullar” Oyunu Sahneleniyor!

İvan Sergeyeviç Turgenyev’in yazdığı “Babalar ve Oğullar” romanını Nesrin Kazankaya çevirip, uyarladı ve yönetti. Oyunun dramaturgisini Şafak Eruyar, dekor ve kostümünü Cemre Bulak, video tasarımını İklim Üskent, ışığını Önder Ay yaptı. Ekim ayında prömiyer yapacak olan oyunda görev alan sanatçılar: Murat Göksu, Barış Yalçınsoy, Barış Çakmak, Bahar Karaoğlu, Mustafa Sevim, Burçin Özkaya, Beyza Baş, Ahmet Taşdemir

Arkadiy, okul arkadaşı Bazarov ile birlikte yaz tatili için baba evine döner. Baba, evin genç hizmetçisiyle birliktedir, üstelik ondan bir de çocuğu olmuştur. Nihilist düşünceyi benimseyen gençler, liberal görüşe sahip baba ve amcayla çatışırlar. Değişen Rusya’nın genç dinamikleri olan oğullar, var olan düzeni reddedip, toplumu, bilimi, gelenekleri sorgularlar; sanata ve aşka inanmazlar. Tek amaçları düzeni yıkıp, dünyayı yeniden oluşturmaktır. Arkadiy hedefini var olan koşullardan geliştirmeye çalışırken, Bazarov çevresiyle radikal bir çatışmaya girer. Aşkı reddetmelerine rağmen, her ikisi de tutkulu ilişkilerin pençesine düşerler. Çatışmalar, durgun taşra yaşamında, gizli aşklar, kıskançlıklar, inkar edilen özlemler içinde kaybolup gidecek; tüm karakterlere hiç düşünmedikleri bir son getirecektir.

Oyun, baba ve oğul karakterleri üzerinden dile gelen toplumdaki kuşak çatışmasıyla, Rusya’da yeni bir dönemin başlamakta olduğu haberini vermektedir. 19. yy Rusya’sında yükselen liberal ve nihilist akımlar arasındaki kültürel hizipçilik konu edilir. Her iki akım da batı kökenli sosyal arayış içindedir. Düzen karşıtı nihilist gençler bir bakıma ilk Bolşevikleri temsil ederler.

Günümüz dünyasına keskin göndermeleri olan bu çatışmalar ülkemiz

gündeminde de yoğun bir biçimde yer almakta. İdealizmin pragmatizmle, uzlaşmacılıkla harmanlandığı bir düzende insanlığı nasıl bir gelecek bekliyor?

Yeni bir gelecek için değişimden yana olanlarla, eskiyi savunan tutucular arasındaki çatışma nasıl bir evrim geçirecek? Kutsal aile kavramını, gelenekleri, insan ilişkilerini eleştirel ele almak cesareti, nasıl bir bedel ödetir?

Oyun, zamansız bir düzlemde, dramatik yapının video görselleriyle bütünleştiği bir yorumla sahnelenmekte. Bir platoya dönüştürülen sahnede seyirci de oyunun bir parçası olarak yerini alacak.

Tiyatro Pera Aralık 2022 Oyun Programı

2 Aralık Cuma Saat 20:30 Barda Son Gece (Prömiyer)
4 Aralık Pazar Saat 18:30 Barda Son Gece
7 Aralık Çarşamba Saat 20:30 Barda Son Gece

9 Aralık Cuma Saat 20:30 Barda Son Gece

11 Aralık Pazar Saat 18:30 Barda Son Gece
16 Aralık Cuma Saat 20:30 Babalar ve Oğullar

17 Aralık Cumartesi Saat 20:30 Babalar ve Oğullar 

18 Aralık Pazar Saat 18:30 Babalar ve Oğullar
21 Aralık Çarşamba Saat 20:30 Aklımda Bir Yer

24 Aralık Cumartesi Saat 20:30 Barda Son Gece

25 Aralık Pazar Saat 18:30 Barda Son Gece
28 Aralık Çarşamba Saat 20.30 Barda Son Gece

PAYLAŞIM
Önceki İçerikTiyatro Pera’da Müzikli Oyun “Barda Son Gece”
Sonraki İçerikFotoğrafın. Sesi Sergisi CKM’DE
SABİT DOĞAN Eğitimci • Yazar • Sanat İnsanı • Dijital İçerik Üreticisi Sanatın İzinde Başlayan Bir Yolculuk Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Eğitim Fakültesi Biyoloji Öğretmenliği mezunu olan Sabit Doğan, sanatla ilk kez OMÜ Tiyatro Topluluğu’nda (OMÜTİT) tanıştı. “Kanlı Nigar” oyunundaki Narçin karakteriyle sahneye adım attığında, performansı büyük yankı uyandırdı; oyun onlarca kez sahnelendi, her şehirde yoğun ilgi gördü. Eğitimci kimliğine geçişinde idealizmiyle öne çıkan Doğan, öğretmenliğe Şanlıurfa Siverek’in Hanharabe Köyü’nde başladı. İstanbul’un konforunu geride bırakıp, zor koşullarda eğitim vermeyi seçti. Askerliğini Şırnak Beytüşşebap’ta yaptıktan sonra yeniden İstanbul’a döndü. Yazarlık, Dergicilik ve Dijital Yayıncılık İstanbul yıllarında tiyatro oyunculuğu, metin yazarlığı ve senaryo çalışmalarına yöneldi. Hürriyet Gösteri Dergisi'nde Hami Çağdaş’la birlikte hazırladığı kültür–sanat dosyaları ve röportajlar büyük ses getirdi. Daha sonra kurduğu www.dirensanat.com adlı dijital sanat portalı, 15 yıldır Türkiye’nin en saygın kültür–sanat yayınlarından biri olarak varlığını sürdürüyor. Hem kurucusu, hem yayın yönetmeni, hem de editörü olan Doğan; sanatın ve sanatçının sesi olmayı ilke edindi. Portal, “Yılın En Prestijli Sanat Haber Kaynağı” ödülünü kazandı. Diren Sanat YouTube Kanalı’nda ise 200’ü aşkın sanatçı, yönetmen ve yazarla yaptığı röportajlar sanat dünyasında büyük yankı uyandırdı. Eğitimde İnovasyon ve Duyarlılık Sabit Doğan, Beşiktaş Sakıp Sabancı Anadolu Lisesi’nde biyoloji öğretmenliği yapmaktadır. %0,1’lik dilimden öğrenci alan bu okulda 15 yıldır görev yapmakta; sadece ders anlatan değil, öğrencilerini yaşamla tanıştıran bir rehber olarak görülmektedir. Kurucusu olduğu Robotik Kulübü, ulusal ve uluslararası yarışmalarda birincilikler kazandı. Ayrıca Raylı Sistemler Projesi’ni organize edip yürütücülüğünü üstlendi, Beyaz Bayrak Projesi’nde görev aldı, TÜBİTAK Türkiye Birinciliği kazanan öğrenciler yetiştirdi. Türkiye’de mobbing kavramını ilk kez gündeme getiren eğitimcilerden biri olarak dikkat çekti. Bu konuda açtığı ilk davalar ve kamuoyu çalışmaları birçok kişiye cesaret verdi; hakkında tezler yazıldı. Dijital Dönüşümün Sanatçı Yüzü Sabit Doğan bugün, sosyal medyada milyonlara ulaşan içerikleriyle hem sanatın hem eğitimin yüzünü dijital dünyaya taşımaktadır. Eğitim, sanat, mizah, kişisel gelişim, yemek kültürü ve edebiyatı harmanlayan içerikleri; aylık 40 milyondan fazla izlenme elde etmektedir. Kendisini “bilim ve sanatın izinde yürüyen bir eğitimci” olarak tanımlasa da, izleyicileri onu çoğu zaman evin içindeki bir dost, bir ağabey, bir rehber olarak görür. Sıcaklığıyla, derinliğiyle ve üretkenliğiyle hem öğretmen hem anlatıcı, hem sanat insanı hem de dijital çağın vicdanıdır. “Sanat, insanın kalbine dokunmadan hiçbir işe yaramaz.” — Sabit Doğan