Şişman Güzeldir Oyunu ile Kadında Güzellik Anlayışına farklı Bir Bakış Kazandıran Füsun Demirel ile yaptığımız Diren Sanat Söyleşisini YouTube kanalımızda izleyebilirsiniz.

Ülkemizin tiyatro ve Sinema dünyasının başarılı ismi Füsun Demirel ile bir araya geldik.  Dario Fo ve franka Rame’nin birlikte yazdığı kadın oyunları kitaplarını çevirdi. Emin olmadığı hiçbir sanatçıya oyunlarının telefini vermemeye özen gösterdi. Son derece titiz ve kadın haklarını doğru bir noktada ele alan bir sanatçı.  Çok sayıda italyan Tiyatro oyunlarını çevirdi. Ülkemizin unutulmaz sinema filmlerinde rol aldı. Günümüzde hastalık haline gelen Güzellik dayatmalarına bambaşka bir açıklık kazandıran ‘Şişman Güzeldir’ oyununu cesur ve anlaşılır bir reji ile sahneye taşıdı. Ümitsiz kadınlara adeta ümit oldu. …

Uzun bir süredir basının karşısına çıkmayan başarılı oyuncu Füsun Demirel ‘Şişman Güzeldir’ oyununu sadece Diren Sanat’a anlattı.  Oyunun yazarı Dario Fo’nun Nobel Ödülü konuşması bizleri derinden etkiledi.  Bunlardan en önemlisi kadın haklarının savunulmasında kadının sınıfsal sorunununda gözardı edilmeden ele alınıyor olması. ‘Şişman Güzeldir’ oyunu ile de güzellik farklı bir perspektifte ele alınıyor.  Neden kadınlar standart bir bedene hapsedilir ve kadınları zayıflık algısına tutsak bırakıyoruz? . Kadının toplumda hem aile ve sosyal ortamda  istismar edilmesine ironik ve tebessümle bakabilmemizi sağlıyor. özellikle Füsun Demirel’in samimi sıcak hemencecik dert ortağımız oluveren radyo programcısı matta rolüne hiç unutamayacağız. (Doğrusu sesi bana oyunculuğu bana terapi gibi geldi.)

Röportajda Tadımlık Vide<iframe width=”560″ height=”315″

&nbsp;

Kapitalist sistem içerisinde, insanlara dayatılan “ideal beden“algısını; özellikle de kadın bedenini bir “Meta” olarak gören ve öyle olmalarını direten bu ideolojiyi eleştirel bakış açısıyla ele alan oyun; kilolu olduğu için kocası tarafından terk edilen ve kızı tarafından yalnızlaştırılmış olan Mattea’nın gözünden absürt bir ironiyle seyirciye aktarıyor.

Mide küçültme ameliyatı ve diyet yapmak arasında gelgitler yaşayan Mattea, seyirciye kilo vermenin sağlık açısından mı gerekli olduğu yoksa estetik beden kaygısından mı istenildiği sorusunu sordurmaktadır. Mattea’dan hareketle, kadınların yaşadığı estetik ve güzellik kaygısı, özellikle iş hayatında yaşanılan baskılar, modern aile ilişkilerindeki yozlaşmalar anlatılıyor.

Onaylanmama korkusuyla duygularınızın içinde sıkışmayın, kendinizi olduğunuz gibi cesurca sevin…
Dario Fo / Franca Rame’nin yazdığı oyunu Füsun Demirel çevirip oynuyor.  Mert Yücel’n günümüze de uyarladığı oyun absürtlüğe kaçmadan yer yer tebessüm ettirse de kadın sorunlarını en derin noktaları ile işliyor. Füsun Demirel; evine, çocuğuna hapsolmuş, yalnız bırakılmış, Şişman olmakla birlikte kilolarından bir türlü kurtulamayan  Matte’yi başarılı bir şekilde canlandırıyor. Oyunculuğu bize o kadar samimi ve sıcak geliyor ki ilk andan itibaren kendimizi içinde buluyoruz. Füsun Demirel’e Mert Küçülmez, Demet Ergün, Ayşegül Sağlam sahnede eşlik ediyor.

 

PAYLAŞIM
Önceki İçerikAraba Kullanmayı Nasıl Öğrendim
Sonraki İçerikDansın Ustaları Beşiktaş’ta Buluşuyor
SABİT DOĞAN Eğitimci • Yazar • Sanat İnsanı • Dijital İçerik Üreticisi Sanatın İzinde Başlayan Bir Yolculuk Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Eğitim Fakültesi Biyoloji Öğretmenliği mezunu olan Sabit Doğan, sanatla ilk kez OMÜ Tiyatro Topluluğu’nda (OMÜTİT) tanıştı. “Kanlı Nigar” oyunundaki Narçin karakteriyle sahneye adım attığında, performansı büyük yankı uyandırdı; oyun onlarca kez sahnelendi, her şehirde yoğun ilgi gördü. Eğitimci kimliğine geçişinde idealizmiyle öne çıkan Doğan, öğretmenliğe Şanlıurfa Siverek’in Hanharabe Köyü’nde başladı. İstanbul’un konforunu geride bırakıp, zor koşullarda eğitim vermeyi seçti. Askerliğini Şırnak Beytüşşebap’ta yaptıktan sonra yeniden İstanbul’a döndü. Yazarlık, Dergicilik ve Dijital Yayıncılık İstanbul yıllarında tiyatro oyunculuğu, metin yazarlığı ve senaryo çalışmalarına yöneldi. Hürriyet Gösteri Dergisi'nde Hami Çağdaş’la birlikte hazırladığı kültür–sanat dosyaları ve röportajlar büyük ses getirdi. Daha sonra kurduğu www.dirensanat.com adlı dijital sanat portalı, 15 yıldır Türkiye’nin en saygın kültür–sanat yayınlarından biri olarak varlığını sürdürüyor. Hem kurucusu, hem yayın yönetmeni, hem de editörü olan Doğan; sanatın ve sanatçının sesi olmayı ilke edindi. Portal, “Yılın En Prestijli Sanat Haber Kaynağı” ödülünü kazandı. Diren Sanat YouTube Kanalı’nda ise 200’ü aşkın sanatçı, yönetmen ve yazarla yaptığı röportajlar sanat dünyasında büyük yankı uyandırdı. Eğitimde İnovasyon ve Duyarlılık Sabit Doğan, Beşiktaş Sakıp Sabancı Anadolu Lisesi’nde biyoloji öğretmenliği yapmaktadır. %0,1’lik dilimden öğrenci alan bu okulda 15 yıldır görev yapmakta; sadece ders anlatan değil, öğrencilerini yaşamla tanıştıran bir rehber olarak görülmektedir. Kurucusu olduğu Robotik Kulübü, ulusal ve uluslararası yarışmalarda birincilikler kazandı. Ayrıca Raylı Sistemler Projesi’ni organize edip yürütücülüğünü üstlendi, Beyaz Bayrak Projesi’nde görev aldı, TÜBİTAK Türkiye Birinciliği kazanan öğrenciler yetiştirdi. Türkiye’de mobbing kavramını ilk kez gündeme getiren eğitimcilerden biri olarak dikkat çekti. Bu konuda açtığı ilk davalar ve kamuoyu çalışmaları birçok kişiye cesaret verdi; hakkında tezler yazıldı. Dijital Dönüşümün Sanatçı Yüzü Sabit Doğan bugün, sosyal medyada milyonlara ulaşan içerikleriyle hem sanatın hem eğitimin yüzünü dijital dünyaya taşımaktadır. Eğitim, sanat, mizah, kişisel gelişim, yemek kültürü ve edebiyatı harmanlayan içerikleri; aylık 40 milyondan fazla izlenme elde etmektedir. Kendisini “bilim ve sanatın izinde yürüyen bir eğitimci” olarak tanımlasa da, izleyicileri onu çoğu zaman evin içindeki bir dost, bir ağabey, bir rehber olarak görür. Sıcaklığıyla, derinliğiyle ve üretkenliğiyle hem öğretmen hem anlatıcı, hem sanat insanı hem de dijital çağın vicdanıdır. “Sanat, insanın kalbine dokunmadan hiçbir işe yaramaz.” — Sabit Doğan