‘Pal Sokağı Çocukları’ Bu Kez Tatbikat Sahnesi ile UniQ Hall’de

0
Pal Sokağı Çocukları- Tatbikat Sahnesi Yönetmek: Erdal beşikçioğlu, UNİQ Hall

‘Pal Sokağı’ Erdal Beşikçioğlu Yönetmenliğinde UNIQ Hall’de!

Ferenc Molnar’ın ‘Pal Sokağı Çocukları’ adlı eserinden uyarlanan ve Erdal Beşikçioğlu yönetmenliğinde tiyatro severlerle buluşacak olan ‘Pal Sokağı’ 5 Kasım’da UNIQ Hall’de sahnelenmeye başlıyor.

 

Tatbikat Sahnesi bu kez gençler için yepyeni ve güçlü bir prodüksiyonla UNIQ Hall sahnesinde! Sezon boyu birbirinden farklı oyunla tiyatro severlerin yanında olacak olan Tatbikat Sahnesi gençleri unutmuyor ve Macar yazar Ferenc Molnar’ın dünya klasikleri arasında yer alan eserinden uyarlanan ‘Pal Sokağı’ oyunuyla karşımıza çıkıyor.

 

Pal Sokağı Çocukları ile Kızıl Gömlekliler arasındaki ‘arsaya sahip olma’ oyunu, vatanını koruma mücadelesine dönüşürken sessizce; izleyiciyi haklılık kavramının göreceliğiyle baş başa bırakıyor. Bir savaşın sonunda bir taraf zafere ulaştığını sansa da birileri kaybediyor, zarar görüyor…

Yaşam nedir? Çocuklukla büyüklük arasına sıkışmış kısacık bir zaman? Oyunla gerçeğin birbirine karıştığı bir yanılsama? Kazananı, kaybedeni hiçbir zaman belli olmayan süresiz bir savaşın süreli bir parçası? Peki ya savaş? Kendi kendimizle ve de başkalarıyla, ihanet-sadakat, cesaret-korkaklık, güçlülük-zayıflık, haksızlık-adalet, masumiyet-hoyratlık, oyun-gerçek, kenetlenmek-ayrılmak, benim-senin, kaçmak-kalmak, yaşamak-uğruna ölmek arasında süregelen bir savaşta büyükken çocuk kalmak ya da çocukken büyük olmak ne kadar ayrışır birbirinden?

Koreograflığını Korhan Başaran’ın,Yönetmen Yardımcılığını Elvin Beşikçioğlu’nun yaptığı ‘Pal Sokağı’nın oyuncuları ise Deniz Sancak, Eren Akova, İlkyaz Arslan, Kaan Altay Köprülü, Mehmet Emin Karakaya, Mert Berkay İzgi, Metehan Kuru, Korkan Karabal, Simel Keçicioğlu, Sonay Eren, Talha Sezer, Yiğit Selçuk Doğan ve Orçun Ertaman.

 Filmini İzlemek için

Pal Sokağı Çocukları

Oyunun Geçmişinden

Tarık Demirkan’ın Türkçeleştirdiği oyun, 2012 yılında Ankara Devlet Tiyatrosu tarafından Ebru Kara tarafından sahneye konuldu. Akün Sahnesi’nde minik seyircileri ile buluşan oyun yetişkinleri de derinden etkiledi, Oyunun bir pömiyerinde yönetmeni Kara; Ferenc Molnar‘ın eserinin pek çok nesli etkilediğini ve dünya klasikleri arasında hak ettiği yeri bulduğunu anlatan Kara, ”Nemecsek, Boka, Csonakos, Gereb, Feri Ats, Pasztor kardeşler ve diğerleri. Binalarla kuşatılmış arsa için birbirleriyle amansız bir mücadeleye giren iki çocuk çetesi. Tek istedikleri arsada özgürce oyun oynayabilmek. O arsa sadece bir arsa değil, Çocukları’nın vatanı ve onlar vatanlarını tüm güçleriyle savunuyorlar” dedi.

Çocukların savaşırken dostluğu, gururu ve adil olmayı her şeyin üzerinde tuttuğunu ifade eden Kara, şöyle konuştu: ”Bu cesur çocuklar, bizlere kazanan ve kaybedenin dost olabileceğini öğretiyorlar. Dostluk, vatan sevgisi ve bağlılık üzerine kurulan bir hikaye. Macaristan;dan çıkıp tüm dünya çocuklarına ulaşan, hayal etmeyi unutmayan özgür ruhların hikayesi…

 

pal sokağı çocuğu kitabı özeti ile ilgili aramalar

pal sokağı çocuğu kitabı soruları ve cevapları

pal sokağı çocuğu kitabının ana fikri

pal sokağı çocuğu yazarı

pal sokağı çocuğu kitabı özeti ferenc molnar

pal sokağı çocuğu karakterleri ve özellikleri

sokağı çocuğu kitabının konusu nedir

pal sokağı çoçukları konusu

PAYLAŞIM
Önceki İçerikGöbeklitepe’den İlham Alınarak Yapılan Resim Sergisi Maslak’ta
Sonraki İçerikİstanbul Devlet Tiyatroları’nda Bu Hafta (17-21 Ekim 2017)
SABİT DOĞAN Eğitimci • Yazar • Sanat İnsanı • Dijital İçerik Üreticisi Sanatın İzinde Başlayan Bir Yolculuk Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Eğitim Fakültesi Biyoloji Öğretmenliği mezunu olan Sabit Doğan, sanatla ilk kez OMÜ Tiyatro Topluluğu’nda (OMÜTİT) tanıştı. “Kanlı Nigar” oyunundaki Narçin karakteriyle sahneye adım attığında, performansı büyük yankı uyandırdı; oyun onlarca kez sahnelendi, her şehirde yoğun ilgi gördü. Eğitimci kimliğine geçişinde idealizmiyle öne çıkan Doğan, öğretmenliğe Şanlıurfa Siverek’in Hanharabe Köyü’nde başladı. İstanbul’un konforunu geride bırakıp, zor koşullarda eğitim vermeyi seçti. Askerliğini Şırnak Beytüşşebap’ta yaptıktan sonra yeniden İstanbul’a döndü. Yazarlık, Dergicilik ve Dijital Yayıncılık İstanbul yıllarında tiyatro oyunculuğu, metin yazarlığı ve senaryo çalışmalarına yöneldi. Hürriyet Gösteri Dergisi'nde Hami Çağdaş’la birlikte hazırladığı kültür–sanat dosyaları ve röportajlar büyük ses getirdi. Daha sonra kurduğu www.dirensanat.com adlı dijital sanat portalı, 15 yıldır Türkiye’nin en saygın kültür–sanat yayınlarından biri olarak varlığını sürdürüyor. Hem kurucusu, hem yayın yönetmeni, hem de editörü olan Doğan; sanatın ve sanatçının sesi olmayı ilke edindi. Portal, “Yılın En Prestijli Sanat Haber Kaynağı” ödülünü kazandı. Diren Sanat YouTube Kanalı’nda ise 200’ü aşkın sanatçı, yönetmen ve yazarla yaptığı röportajlar sanat dünyasında büyük yankı uyandırdı. Eğitimde İnovasyon ve Duyarlılık Sabit Doğan, Beşiktaş Sakıp Sabancı Anadolu Lisesi’nde biyoloji öğretmenliği yapmaktadır. %0,1’lik dilimden öğrenci alan bu okulda 15 yıldır görev yapmakta; sadece ders anlatan değil, öğrencilerini yaşamla tanıştıran bir rehber olarak görülmektedir. Kurucusu olduğu Robotik Kulübü, ulusal ve uluslararası yarışmalarda birincilikler kazandı. Ayrıca Raylı Sistemler Projesi’ni organize edip yürütücülüğünü üstlendi, Beyaz Bayrak Projesi’nde görev aldı, TÜBİTAK Türkiye Birinciliği kazanan öğrenciler yetiştirdi. Türkiye’de mobbing kavramını ilk kez gündeme getiren eğitimcilerden biri olarak dikkat çekti. Bu konuda açtığı ilk davalar ve kamuoyu çalışmaları birçok kişiye cesaret verdi; hakkında tezler yazıldı. Dijital Dönüşümün Sanatçı Yüzü Sabit Doğan bugün, sosyal medyada milyonlara ulaşan içerikleriyle hem sanatın hem eğitimin yüzünü dijital dünyaya taşımaktadır. Eğitim, sanat, mizah, kişisel gelişim, yemek kültürü ve edebiyatı harmanlayan içerikleri; aylık 40 milyondan fazla izlenme elde etmektedir. Kendisini “bilim ve sanatın izinde yürüyen bir eğitimci” olarak tanımlasa da, izleyicileri onu çoğu zaman evin içindeki bir dost, bir ağabey, bir rehber olarak görür. Sıcaklığıyla, derinliğiyle ve üretkenliğiyle hem öğretmen hem anlatıcı, hem sanat insanı hem de dijital çağın vicdanıdır. “Sanat, insanın kalbine dokunmadan hiçbir işe yaramaz.” — Sabit Doğan