ÖZEN YULA’NIN ‘LİSTELERE’ TEPKİSİ ” BU NE EDEPSİZLİK”

0

Son günlerde dergilerde gazetelerde, çeşitli internet sitelerinde ve bazı bloglarda ‘en iyi on oyun’ ‘en İyi on sahne’ ‘ izlenmesi gereken 10 tiyatro oyunu’ gibi yayınlanan listelere  oyun yazarı Özen Yula’dan tepki geldi. ” Bu ne edepsizlik!” sözleri ile tepki gösterdi. Bir çok tiyatro oyuncusu, eleştirmen ve tiyatro yönetmenleri facebook üzerinden destek verdi. Özen Yula’nın  facebook hesabındaki  yazısı:

 

“Dergilerde, gazetelerde, bloglarda bir gayrettir almış başını gidiyor. Kardeşim neyin en iyi 10’unu, 20’sini, 50’sini seçiyorsunuz? Manyak mısınız? Sizin ehliyetiniz nedir? Siz kimsiniz? Sözünü ettiğiniz alanda ne yapmışsınız? Ehil misiniz, usta mısınız, hatta kalfa mısınız? Cahil cüretinizle bu ne edepsizlik? Üstelik belirledikleriniz yarış atı mı? Bu nasıl bir izansızlık, densizlik? Hiç mi akıllanmıyorsunuz? Öküzün suya becermesi gibi bir adapsızlık… Hiç mi erkânınız yok? Bu saygısızlığı yapma hakkını nereden alıyorsunuz? Saçma sapan listeler, eş-dost kayırmalar. Bir insanın en hoşuna giden beş kitabı söylemesi başka, sizin bunu yılın “en”, ya da sanatın “en”i diye yansıtmanız başka. Aklınızı başınıza devşirin. Yok aklınız kalmadıysa ben başınıza getireyim. Bunun en hafif anlamıyla nitelemesi “ahlaksızlık”, “etiksizlik”tir.  …”

özen yula

PAYLAŞIM
Önceki İçerikYANGIN YERİNDE ORKİDELER BLACKOUT’TA
Sonraki İçerikİKİ KİŞİLİK YAZ YENİDEN SAHNEDE
SABİT DOĞAN Eğitimci • Yazar • Sanat İnsanı • Dijital İçerik Üreticisi Sanatın İzinde Başlayan Bir Yolculuk Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Eğitim Fakültesi Biyoloji Öğretmenliği mezunu olan Sabit Doğan, sanatla ilk kez OMÜ Tiyatro Topluluğu’nda (OMÜTİT) tanıştı. “Kanlı Nigar” oyunundaki Narçin karakteriyle sahneye adım attığında, performansı büyük yankı uyandırdı; oyun onlarca kez sahnelendi, her şehirde yoğun ilgi gördü. Eğitimci kimliğine geçişinde idealizmiyle öne çıkan Doğan, öğretmenliğe Şanlıurfa Siverek’in Hanharabe Köyü’nde başladı. İstanbul’un konforunu geride bırakıp, zor koşullarda eğitim vermeyi seçti. Askerliğini Şırnak Beytüşşebap’ta yaptıktan sonra yeniden İstanbul’a döndü. Yazarlık, Dergicilik ve Dijital Yayıncılık İstanbul yıllarında tiyatro oyunculuğu, metin yazarlığı ve senaryo çalışmalarına yöneldi. Hürriyet Gösteri Dergisi'nde Hami Çağdaş’la birlikte hazırladığı kültür–sanat dosyaları ve röportajlar büyük ses getirdi. Daha sonra kurduğu www.dirensanat.com adlı dijital sanat portalı, 15 yıldır Türkiye’nin en saygın kültür–sanat yayınlarından biri olarak varlığını sürdürüyor. Hem kurucusu, hem yayın yönetmeni, hem de editörü olan Doğan; sanatın ve sanatçının sesi olmayı ilke edindi. Portal, “Yılın En Prestijli Sanat Haber Kaynağı” ödülünü kazandı. Diren Sanat YouTube Kanalı’nda ise 200’ü aşkın sanatçı, yönetmen ve yazarla yaptığı röportajlar sanat dünyasında büyük yankı uyandırdı. Eğitimde İnovasyon ve Duyarlılık Sabit Doğan, Beşiktaş Sakıp Sabancı Anadolu Lisesi’nde biyoloji öğretmenliği yapmaktadır. %0,1’lik dilimden öğrenci alan bu okulda 15 yıldır görev yapmakta; sadece ders anlatan değil, öğrencilerini yaşamla tanıştıran bir rehber olarak görülmektedir. Kurucusu olduğu Robotik Kulübü, ulusal ve uluslararası yarışmalarda birincilikler kazandı. Ayrıca Raylı Sistemler Projesi’ni organize edip yürütücülüğünü üstlendi, Beyaz Bayrak Projesi’nde görev aldı, TÜBİTAK Türkiye Birinciliği kazanan öğrenciler yetiştirdi. Türkiye’de mobbing kavramını ilk kez gündeme getiren eğitimcilerden biri olarak dikkat çekti. Bu konuda açtığı ilk davalar ve kamuoyu çalışmaları birçok kişiye cesaret verdi; hakkında tezler yazıldı. Dijital Dönüşümün Sanatçı Yüzü Sabit Doğan bugün, sosyal medyada milyonlara ulaşan içerikleriyle hem sanatın hem eğitimin yüzünü dijital dünyaya taşımaktadır. Eğitim, sanat, mizah, kişisel gelişim, yemek kültürü ve edebiyatı harmanlayan içerikleri; aylık 40 milyondan fazla izlenme elde etmektedir. Kendisini “bilim ve sanatın izinde yürüyen bir eğitimci” olarak tanımlasa da, izleyicileri onu çoğu zaman evin içindeki bir dost, bir ağabey, bir rehber olarak görür. Sıcaklığıyla, derinliğiyle ve üretkenliğiyle hem öğretmen hem anlatıcı, hem sanat insanı hem de dijital çağın vicdanıdır. “Sanat, insanın kalbine dokunmadan hiçbir işe yaramaz.” — Sabit Doğan