GENCO ERKAL 50 YIL SONRA YİNE POPRİŞÇİN

0

Genco Erkal ilk kez 1965 yılında daha 27 yaşındayken sahnelediği ‘Bir Delinin Hatıra Defteri’ni bir kez daha sahneye taşıyor.                                   Türkiye’de ilk kez Genco Erkal’ın, 1965 yılında Ankara Sanat Tiyatrosu’nda sahnelediği, daha sonra 1969 ve 1992 yıllarında değişik yorumlarla iki kez daha yönetip, oynadığı ‘Bir Delinin Hatıra Defteri’nin kahramanı Poprişçin sanatçıyla özdeşleşmiş uzun süre kapalı gişe sahnelenmişti. Dostlar Tiyatrosu tarafından sahnelenen, yönetmenliğini yine Genco Erkal’ın üstlendiği ’Bir Delinin Hatıra Defteri’nde müzikler Mete Sakpınar’a, sahne tasarımı Duygu Sağıroğlu’na, fotoğraflar Burcu Yetiş’e, kostümler ise Özlem Kaya’ya ait.

Bir Delinin Hatira Defteri - Genco Erkal (18)

19. Yüzyılda St Petersburg’da 9. dereceden bir memur olan Aksentiy İvanoviç Poprişçin bir bakanlıkta çalışmaktadır, yalnızdır, yoksuldur. Genel müdürün kızına umutsuz bir tutkuya bağlıdır. Giderek kimsenin görmediği şeyleri görmeye başlar. Kafasının içinde gerçeklerden uzak, bambaşka bir dünya oluşturur. Son aşamada kendini İspanya Kralı olarak görmeye başlayacak, yaşamının son durağı bir akıl hastanesi olacaktır. Çarlık Rusya’sının acımasız bir toplumsal eleştirisi olan bu fantastik öyküyle Gogol bizleri güldürürken, içimizi fena halde acıtır. Oyunda günümüze de ışık tutan şaşırtıcı göndermelerle karşılaşırız.

‘Bir Delinin Hatıra Defteri’ Harbiye Kenter Tiyatrosu’nda her cuma ve cumatesi akşamı saat 20:30’da sahnelenecek. Böylece İstanbul’un bir tiyatro salonu da canlılığına kavuşacak.

www.dirensanat.com

Sabit Doğan

Bilgi için:

www.dostlartiyatrosu.com

www.biletix.com

Tel: 0212 247 36 34

 http://www.youtube.com/watch?v=-pNsfiA9H9M&feature=youtu.be

PAYLAŞIM
Önceki İçerikDOLU DÜŞÜN BOŞ KONUŞ OYUN ATÖLYESİ'NDE
Sonraki İçerikRENGİN UZ: 100 YIL DAHA …ÖZGÜRCE…
SABİT DOĞAN Eğitimci • Yazar • Sanat İnsanı • Dijital İçerik Üreticisi Sanatın İzinde Başlayan Bir Yolculuk Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Eğitim Fakültesi Biyoloji Öğretmenliği mezunu olan Sabit Doğan, sanatla ilk kez OMÜ Tiyatro Topluluğu’nda (OMÜTİT) tanıştı. “Kanlı Nigar” oyunundaki Narçin karakteriyle sahneye adım attığında, performansı büyük yankı uyandırdı; oyun onlarca kez sahnelendi, her şehirde yoğun ilgi gördü. Eğitimci kimliğine geçişinde idealizmiyle öne çıkan Doğan, öğretmenliğe Şanlıurfa Siverek’in Hanharabe Köyü’nde başladı. İstanbul’un konforunu geride bırakıp, zor koşullarda eğitim vermeyi seçti. Askerliğini Şırnak Beytüşşebap’ta yaptıktan sonra yeniden İstanbul’a döndü. Yazarlık, Dergicilik ve Dijital Yayıncılık İstanbul yıllarında tiyatro oyunculuğu, metin yazarlığı ve senaryo çalışmalarına yöneldi. Hürriyet Gösteri Dergisi'nde Hami Çağdaş’la birlikte hazırladığı kültür–sanat dosyaları ve röportajlar büyük ses getirdi. Daha sonra kurduğu www.dirensanat.com adlı dijital sanat portalı, 15 yıldır Türkiye’nin en saygın kültür–sanat yayınlarından biri olarak varlığını sürdürüyor. Hem kurucusu, hem yayın yönetmeni, hem de editörü olan Doğan; sanatın ve sanatçının sesi olmayı ilke edindi. Portal, “Yılın En Prestijli Sanat Haber Kaynağı” ödülünü kazandı. Diren Sanat YouTube Kanalı’nda ise 200’ü aşkın sanatçı, yönetmen ve yazarla yaptığı röportajlar sanat dünyasında büyük yankı uyandırdı. Eğitimde İnovasyon ve Duyarlılık Sabit Doğan, Beşiktaş Sakıp Sabancı Anadolu Lisesi’nde biyoloji öğretmenliği yapmaktadır. %0,1’lik dilimden öğrenci alan bu okulda 15 yıldır görev yapmakta; sadece ders anlatan değil, öğrencilerini yaşamla tanıştıran bir rehber olarak görülmektedir. Kurucusu olduğu Robotik Kulübü, ulusal ve uluslararası yarışmalarda birincilikler kazandı. Ayrıca Raylı Sistemler Projesi’ni organize edip yürütücülüğünü üstlendi, Beyaz Bayrak Projesi’nde görev aldı, TÜBİTAK Türkiye Birinciliği kazanan öğrenciler yetiştirdi. Türkiye’de mobbing kavramını ilk kez gündeme getiren eğitimcilerden biri olarak dikkat çekti. Bu konuda açtığı ilk davalar ve kamuoyu çalışmaları birçok kişiye cesaret verdi; hakkında tezler yazıldı. Dijital Dönüşümün Sanatçı Yüzü Sabit Doğan bugün, sosyal medyada milyonlara ulaşan içerikleriyle hem sanatın hem eğitimin yüzünü dijital dünyaya taşımaktadır. Eğitim, sanat, mizah, kişisel gelişim, yemek kültürü ve edebiyatı harmanlayan içerikleri; aylık 40 milyondan fazla izlenme elde etmektedir. Kendisini “bilim ve sanatın izinde yürüyen bir eğitimci” olarak tanımlasa da, izleyicileri onu çoğu zaman evin içindeki bir dost, bir ağabey, bir rehber olarak görür. Sıcaklığıyla, derinliğiyle ve üretkenliğiyle hem öğretmen hem anlatıcı, hem sanat insanı hem de dijital çağın vicdanıdır. “Sanat, insanın kalbine dokunmadan hiçbir işe yaramaz.” — Sabit Doğan