FENER VE BALAT’TA TİYATRO PARKURU: NEREYE?

0

Schering Stiftung ve MitOst Derneği’nin ‘kultur-im-dialog.moe’ proje yarışmasında geçen yıl birinci olan ‘Nereye?’ projesi Şule Ateş tarafından düzenlenmesi planlanan açıKalan@Balat projesi kapsamında geliştirilerek 24 Mayıs’ta gerçekleştiriliyor.

Nereye?’ İstanbul’un Fener ve Balat semtlerinde yaşanan göç ve terkedişlerin ardında bıraktıkları izlerin peşinden giden tiyatral bir soruşturma. 20‘inci yüzyılın ilk yarısına kadar İstanbul’un Ermeni, Rum ve Yahudi sâkinlerinin yerleştiği Fener ve Balat’ı ‘70’li yıllarda Karadeniz Bölgesi’nden gelenler, daha sonra da Kürtler ve Romanlar mesken edindi. Her geçen gün daha da çöken Fener ve Balat, hem mimari açıdan hem de göçlerle oluşan kültürel yapısıyla gizemli bir hâle bürünürken, bölge oradan oraya savrulan semt sakinlerinin travmatik şekilde yaşadıkları tecrübelerden dolayı hüzünlüdür. Günümüzde sosyal ve kültürel yaşam, kentsel dönüşüm projelerinin tehdidi altında. Her şeye rağmen nesiller boyu süregelmiş bu kozmopolit kültürün izlerine rastlamak hâlâ mümkün.

‘Nereye?’nin anlatıcıları günlük hayatın ustaları: Balat’ın son Ermeni sakini, Yoakimion Rum Kız Lisesi‘nin son öğrencilerinden biri, Balat Hanımeli Cafe’nin sâhibi, Yahudi huzurevinin yöneticisi… Anlatıcılarımızla yaptığımız söyleşilere dayanarak Fener ve Balat’ın tarihine onların gözünden bakmak istiyoruz. Anlatıcılarımız nereden gelmişler, nasıl yaşıyorlar? Nereye yerleştiler, bundan sonraki evleri neresi olacak? Bundan sonra bir yere gitmek zorunda kalsalar yanlarına neler alacaklar? Geriye neler bırakacaklar? “Nereye?” parkuru boyunca birbirinden farklı mekânlarda kahramanlarımızla karşı karşıya geleceksiniz. Onların anlatacağı hikâyeler, parkurun katedeceği yol ve görülecek mekânlar sayesinde yepyeni tecrübeler edineceksiniz.

Oyun: Büro Milk tiyatro grubu

Berlin konsept ve yönetmen: Çağla İlk – Silvina Der-Meguerditchian

Dramaturji: Paulina Papenfuß

Araştırma: Urszula Wozniak – Güleren Eren

Proje yürütücüsü: Çağla İlk

Proje asistanları: Zeynep Titizer – Güleren Eren

Film: Silvina Der-Meguerditchian

 

24 Mayıs 2014, Saat 14:00

Buluşma noktası: Cafe Hanımeli Akçin Sokak Balat No:3, Fener

Giriş ücretsiz.

Katılım için 23 Mayıs 2014 tarihine kadar buromilk@gmail.com’a e-mail atılması gerekiyor.

www.dirensanat.com

PAYLAŞIM
Önceki İçerik'YATAK ODASI DİYALOGLARI' SOMA İÇİN SAHNELENECEK
Sonraki İçerikEMMA SHAPPLIN 25 MAYIS’TA HALİÇ KONGRE MERKEZİ’NDE
SABİT DOĞAN Eğitimci • Yazar • Sanat İnsanı • Dijital İçerik Üreticisi Sanatın İzinde Başlayan Bir Yolculuk Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Eğitim Fakültesi Biyoloji Öğretmenliği mezunu olan Sabit Doğan, sanatla ilk kez OMÜ Tiyatro Topluluğu’nda (OMÜTİT) tanıştı. “Kanlı Nigar” oyunundaki Narçin karakteriyle sahneye adım attığında, performansı büyük yankı uyandırdı; oyun onlarca kez sahnelendi, her şehirde yoğun ilgi gördü. Eğitimci kimliğine geçişinde idealizmiyle öne çıkan Doğan, öğretmenliğe Şanlıurfa Siverek’in Hanharabe Köyü’nde başladı. İstanbul’un konforunu geride bırakıp, zor koşullarda eğitim vermeyi seçti. Askerliğini Şırnak Beytüşşebap’ta yaptıktan sonra yeniden İstanbul’a döndü. Yazarlık, Dergicilik ve Dijital Yayıncılık İstanbul yıllarında tiyatro oyunculuğu, metin yazarlığı ve senaryo çalışmalarına yöneldi. Hürriyet Gösteri Dergisi'nde Hami Çağdaş’la birlikte hazırladığı kültür–sanat dosyaları ve röportajlar büyük ses getirdi. Daha sonra kurduğu www.dirensanat.com adlı dijital sanat portalı, 15 yıldır Türkiye’nin en saygın kültür–sanat yayınlarından biri olarak varlığını sürdürüyor. Hem kurucusu, hem yayın yönetmeni, hem de editörü olan Doğan; sanatın ve sanatçının sesi olmayı ilke edindi. Portal, “Yılın En Prestijli Sanat Haber Kaynağı” ödülünü kazandı. Diren Sanat YouTube Kanalı’nda ise 200’ü aşkın sanatçı, yönetmen ve yazarla yaptığı röportajlar sanat dünyasında büyük yankı uyandırdı. Eğitimde İnovasyon ve Duyarlılık Sabit Doğan, Beşiktaş Sakıp Sabancı Anadolu Lisesi’nde biyoloji öğretmenliği yapmaktadır. %0,1’lik dilimden öğrenci alan bu okulda 15 yıldır görev yapmakta; sadece ders anlatan değil, öğrencilerini yaşamla tanıştıran bir rehber olarak görülmektedir. Kurucusu olduğu Robotik Kulübü, ulusal ve uluslararası yarışmalarda birincilikler kazandı. Ayrıca Raylı Sistemler Projesi’ni organize edip yürütücülüğünü üstlendi, Beyaz Bayrak Projesi’nde görev aldı, TÜBİTAK Türkiye Birinciliği kazanan öğrenciler yetiştirdi. Türkiye’de mobbing kavramını ilk kez gündeme getiren eğitimcilerden biri olarak dikkat çekti. Bu konuda açtığı ilk davalar ve kamuoyu çalışmaları birçok kişiye cesaret verdi; hakkında tezler yazıldı. Dijital Dönüşümün Sanatçı Yüzü Sabit Doğan bugün, sosyal medyada milyonlara ulaşan içerikleriyle hem sanatın hem eğitimin yüzünü dijital dünyaya taşımaktadır. Eğitim, sanat, mizah, kişisel gelişim, yemek kültürü ve edebiyatı harmanlayan içerikleri; aylık 40 milyondan fazla izlenme elde etmektedir. Kendisini “bilim ve sanatın izinde yürüyen bir eğitimci” olarak tanımlasa da, izleyicileri onu çoğu zaman evin içindeki bir dost, bir ağabey, bir rehber olarak görür. Sıcaklığıyla, derinliğiyle ve üretkenliğiyle hem öğretmen hem anlatıcı, hem sanat insanı hem de dijital çağın vicdanıdır. “Sanat, insanın kalbine dokunmadan hiçbir işe yaramaz.” — Sabit Doğan