ÖDÜLLÜ FİLM 'GÖZÜMÜN NURU 18 EKİM'DE SİNEMALARDA

0

 

Nûru, körlükle burun buruna gelen bir gencin yaşadığı bu karanlık ve ciddi tecrübeyi, meseleyi pek de ciddiye almadan, olabildiğince eğlenceli ve komik bir biçimde anlatan bir trajikomedi.Genç bir sinema sevdalısı olan Melik’in film yapma hedefi üzerine kurduğu hayatı, üst üste geçirdiği iki retina dekolmanıyla alt-üst olur. Kör olmanın kıyısından döndüğü ve kırk gün boyunca gözleri bandajlı yüzükoyun yatmak zorunda kaldığı bu çileli süreç, Melik’i korkularıyla yüzleşmeye ve sinemayla kurduğu saplantılı ilişkinin muhasebesini yapmaya itecektir. Melik’in hayatı tiye alan üslûbu, karanlığa karşı verdiği savaştaki en büyük silahı olacaktır.

image004

Adana Altın Koza Film Festivali: En İyi Film, En İyi Senaryo, SİYAD En İyi Film, En İyi Kurgu, Cinemed Montpellier Film Festivali, Proje Geliştirme Ödülü (En İyi Proje)

 Gözümün Nûru filmi, yönetmen ve başrol oyuncusu Melik Saraçoğlu’nun gerçek hayatta başından geçmiş olan bir öyküyü anlatıyor. Filmde yalnızca Melik Saraçoğlu değil, anne, baba, abi ve dede de yine kendisini oynuyor. Konuk oyuncu kadrosunda ise oyuncu Tülin Özen var. Sinema sanatına da saygıda kusur etmemeye çalışan Gözümün Nûru’nda, hem sinemanın yaratıcıları Lumière Kardeşlere, hem de körlük meselesini defalarca işlemiş olan Yeşilçam klasiklerine yer veriliyor. Bu nedenle filmde Hülya Koçyiğit, Cüneyt Arkın ve Münir Özkul da izleyicilerin karşısına çıkıyor.

Hakkı Kurtuluş 1980 yılında İstanbul’da doğdu. Galatasaray Üniversitesi’nde iletişim ve sinema önlisansı; daha sonra eğitim hayatını sürdürdüğü Lyon’da, Lumière Üniversitesi ve École Normale Supérieure Lettres et Sciences Humaines’de sinema ve Alman etütleri lisansını aldı. Yüksek lisansını Paris’te Sorbonne bünyesindeki bulunan École Pratique des Hautes Études’den alan Kurtuluş bu süre zarfında Tübingen, Berlin ve Weimar’da akademik araştırmalarda bulundu. Paris 3 Sorbonne-Nouvelle Üniversitesi’nde sinema üzerine ikinci bir mastera da kaydolmuş olan Kurtuluş, Nietzsche ve Goethe üzerinde çalıştığı doktorasını École Pratique des Hautes Études’de sürdürmektedir. Edebî ve sinemasal çalışmaları daha önce Kitap-lık, Otium, Temrinler, Sinema Defteri gibi mecralarda yayınlanmıştır. Kurtuluş İngilizce, Fransızca ve Almanca bilmektedir.

Melik Saraçoğlu 1984 yılında İstanbul’da doğdu. Galatasaray Lisesi’ni bitirdikten sonra Fransa’nın Lyon şehrindeki Lumière Üniversitesi’nde ve Viyana’daki Viyana Üniversitesi’nde sinema ve edebiyat lisansı yaptı. Empire Türkiye dergisi ve kurucusu olduğu Sinema Defteri‘nde sinema eleştirileri yazdı. Bunun dışındaki kimi edebî çalışmaları Kitap-lık, Monokl gibi edebiyat dergileriyle altkitap, Otium ve Temrinler adlı internet sitelerinde yayınlandı.

2009 yılında ilk uzun metrajlı filmi Orada‘yı çekti. Bu film Türkiye ve dünyanın dört bir yanında, çok sayıda festivalde izleyiciyle buluştu. 2011 yılında Bergmanya’ya Yolculuk belgeselini çeken Melik Saraçoğlu, 2013 yılında başrolünde de oynadığı yeni uzun metrajlı filmi Gözümün Nûru‘nu tamamladı. Saraçoğlu Fransızca ve İngilizce bilmektedir.

 

 

 

 

PAYLAŞIM
Önceki İçerikÖDÜLLÜ FİLM ‘GÖZÜMÜN NURU 18 EKİM’DE SİNEMALARDA
Sonraki İçerikİSTANBUL DEVLET TİYATROLARI 1 EKİM’DE PERDE AÇTI
SABİT DOĞAN Eğitimci • Yazar • Sanat İnsanı • Dijital İçerik Üreticisi Sanatın İzinde Başlayan Bir Yolculuk Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Eğitim Fakültesi Biyoloji Öğretmenliği mezunu olan Sabit Doğan, sanatla ilk kez OMÜ Tiyatro Topluluğu’nda (OMÜTİT) tanıştı. “Kanlı Nigar” oyunundaki Narçin karakteriyle sahneye adım attığında, performansı büyük yankı uyandırdı; oyun onlarca kez sahnelendi, her şehirde yoğun ilgi gördü. Eğitimci kimliğine geçişinde idealizmiyle öne çıkan Doğan, öğretmenliğe Şanlıurfa Siverek’in Hanharabe Köyü’nde başladı. İstanbul’un konforunu geride bırakıp, zor koşullarda eğitim vermeyi seçti. Askerliğini Şırnak Beytüşşebap’ta yaptıktan sonra yeniden İstanbul’a döndü. Yazarlık, Dergicilik ve Dijital Yayıncılık İstanbul yıllarında tiyatro oyunculuğu, metin yazarlığı ve senaryo çalışmalarına yöneldi. Hürriyet Gösteri Dergisi'nde Hami Çağdaş’la birlikte hazırladığı kültür–sanat dosyaları ve röportajlar büyük ses getirdi. Daha sonra kurduğu www.dirensanat.com adlı dijital sanat portalı, 15 yıldır Türkiye’nin en saygın kültür–sanat yayınlarından biri olarak varlığını sürdürüyor. Hem kurucusu, hem yayın yönetmeni, hem de editörü olan Doğan; sanatın ve sanatçının sesi olmayı ilke edindi. Portal, “Yılın En Prestijli Sanat Haber Kaynağı” ödülünü kazandı. Diren Sanat YouTube Kanalı’nda ise 200’ü aşkın sanatçı, yönetmen ve yazarla yaptığı röportajlar sanat dünyasında büyük yankı uyandırdı. Eğitimde İnovasyon ve Duyarlılık Sabit Doğan, Beşiktaş Sakıp Sabancı Anadolu Lisesi’nde biyoloji öğretmenliği yapmaktadır. %0,1’lik dilimden öğrenci alan bu okulda 15 yıldır görev yapmakta; sadece ders anlatan değil, öğrencilerini yaşamla tanıştıran bir rehber olarak görülmektedir. Kurucusu olduğu Robotik Kulübü, ulusal ve uluslararası yarışmalarda birincilikler kazandı. Ayrıca Raylı Sistemler Projesi’ni organize edip yürütücülüğünü üstlendi, Beyaz Bayrak Projesi’nde görev aldı, TÜBİTAK Türkiye Birinciliği kazanan öğrenciler yetiştirdi. Türkiye’de mobbing kavramını ilk kez gündeme getiren eğitimcilerden biri olarak dikkat çekti. Bu konuda açtığı ilk davalar ve kamuoyu çalışmaları birçok kişiye cesaret verdi; hakkında tezler yazıldı. Dijital Dönüşümün Sanatçı Yüzü Sabit Doğan bugün, sosyal medyada milyonlara ulaşan içerikleriyle hem sanatın hem eğitimin yüzünü dijital dünyaya taşımaktadır. Eğitim, sanat, mizah, kişisel gelişim, yemek kültürü ve edebiyatı harmanlayan içerikleri; aylık 40 milyondan fazla izlenme elde etmektedir. Kendisini “bilim ve sanatın izinde yürüyen bir eğitimci” olarak tanımlasa da, izleyicileri onu çoğu zaman evin içindeki bir dost, bir ağabey, bir rehber olarak görür. Sıcaklığıyla, derinliğiyle ve üretkenliğiyle hem öğretmen hem anlatıcı, hem sanat insanı hem de dijital çağın vicdanıdır. “Sanat, insanın kalbine dokunmadan hiçbir işe yaramaz.” — Sabit Doğan