GONCOURT ÖDÜLLÜ FRANSIZ YAZAR MATHIAS ÉNARD TÜRKİYE’YE GELİYOR

0

Institut français Türkiye, Türkiye’nin Goncourt Seçiminin ilanı vesilesiyle 2015 yılında Goncourt Ödülü’nü kazanan Fransız yazar Mathias Énard’ı ağırlayacak.

Boussole – Pusula adlı romanıyla 2015 yılında Goncourt Ödülü’ne layık görülen yazar, Institut français tarafından 17 – 18 Nisan’da Ankara’da ve 19 – 20 Nisan’da ise İstanbul’da düzenlenecek bir dizi konferans ve söyleşiye katılarak Türk okurları ile buluşacak ve Türkiye’nin Goncourt Seçimi jürisine başkanlık ederek sonuçları ilan edecek.

Mathias Énard, 17 Nisan tarihinde Türkiye’nin Goncourt Seçimini belirlemek üzere Ankara, Istanbul ve Izmir’den gelen üyelerden oluşan jüriye başkanlık ederek, Institut français Ankara’da düzenlenecek basına açık toplantıda Türkiye’nin Goncourt Seçimi’ni ilan edecek. Aynı günün akşamı Institut français Ankara’da düzenlenecek edebiyat söyleşisine Boussole – Pusula romanını Türkçe’ye kazandırarak Institut français 2021 Çeviri Ödülü’nü kazanan Ebru Erbaş ile birlikte katılacak olan Énard,18 Nisan tarihinde Hacettepe Üniversitesi’nde bir konferans verecek.

Yazar 19 ve 20 Nisan tarihlerinde ise İstanbul’da ilk ikisi Minoa Kitapçısı’nda yazar ve çevirmen Yiğit Bener eşliğinde, sonuncusu Galatasaray Üniversitesi’nde olmak üzere üç ayrı söyleşiye katılacak.

Etkinliklere katılım ücretsiz, kayıt zorunludur, kayıt olmak için: https://www.ifturquie.org/etkinlik-takvimi/  adresinden katılmak istediğiniz etkinliği seçerek kayıt olabilirsiniz.

Türkiye’nin Goncourt Seçimi

Institut français Türkiye’nin girişimi ile Türkiye, Goncourt Akademisi tarafından resmî olarak Türkiye’nin Goncourt Seçimi’ni düzenlemeye davet edildi. Türkiye bu şekilde, Uluslararası Goncourt Seçimi düzenleyen 37. ülke oldu. 

Goncourt Ödülü’nün uluslararası ayağını oluşturan ülkelerin Goncourt seçimleri, o ülkede bulunan Institut français bünyesinde ve üniversitelerin Fransız Dili ve Edebiyatı, Mütercim tercümanlık ya da Fransızca öğretmenliği bölümlerinde Fransızca kitap kulüpleri yani jüriler oluşturularak her yıl Akademi Goncourt tarafından açıklanan kısa listede bulunan eserler okunuyor ve oylanıyor. Bu şekilde her ülke kendi Goncourt Ödülü’nü veriyor. Ödülü kazanan roman o ülkenin diline çeviriliyor. Türkiye’nin Goncourt Seçimi, Fransızca edebiyatın tanıtımı ve Institut français Türkiye’nin kitap politikası açısından önemli bir etkinlik haline gelecektir.

Mathias Énard

Fransız yazar ve çevirmen MATHIAS ÉNARD, 1972’de Fransa’nın Niort kentinde dünyaya geldi. Yükseköğrenimini, Arapça ve Farsça eğitimi aldığı INALCO’da (Doğu Dilleri veMedeniyetleri Enstitüsü) tamamladı. 1991 yılından itibaren Ortadoğu’ya (Beyrut, Şam, Tahran) uzun sürelerle konakladığı yolculuklar yapmaya başladı. 2000 yılından beri Barcelona’da yaşamaya devam eden Énard, Bağımsız Barcelona Üniversitesi’nde verdiği Arapça derslerinin yanı sıra Arapça ve Farsçadan çeviriler de yapıyor. Yazar ilk romanı La perfeciton du tir’i [Mükemmel Atış] 2003’te, ikinci romanı Remonter l’Orénoque’u [Orinocu’ya Tırmanmak] 2005’te yayımladı. Yazar, dördüncü romanı Savaşları, Kralları ve Filleri Anlat Onlara ile Fransa’da lise öğrencilerinin verdiği Goncourt des Lycéens Ödülü’nü aldı. Énard’ın, dördüncü kitabı olmakla birlikte yazara ilk büyük başarısını kazandıran, geniş kitlelerce tanınmasını sağlayan ve büyük övgülerle karşılanan romanı Mıntıka, Livre Inter ve Prix Décembre gibi saygın edebiyat ödüllerini aldı. Yazar, Pusula’yla 2015 yılında Fransa’nın en önemli edebiyat ödülü Goncourt’a layık görüldü.2020 yılında Le Banquet annuel de la confrérie des Fossoyeurs (Mezar Kazıcıları Birliğinin Yıllık Ziyafeti) romanından sonra, Déserter yayınlanan son kitabıdır.

PAYLAŞIM
Önceki İçerikMODA DİJİTAL SANAT İLE BULUŞUYOR
Sonraki İçerikBERKAY ATEŞ   #BİBULUŞMA’DA MERAK EDİLEN SORULARI YANITLADI
SABİT DOĞAN Eğitimci • Yazar • Sanat İnsanı • Dijital İçerik Üreticisi Sanatın İzinde Başlayan Bir Yolculuk Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Eğitim Fakültesi Biyoloji Öğretmenliği mezunu olan Sabit Doğan, sanatla ilk kez OMÜ Tiyatro Topluluğu’nda (OMÜTİT) tanıştı. “Kanlı Nigar” oyunundaki Narçin karakteriyle sahneye adım attığında, performansı büyük yankı uyandırdı; oyun onlarca kez sahnelendi, her şehirde yoğun ilgi gördü. Eğitimci kimliğine geçişinde idealizmiyle öne çıkan Doğan, öğretmenliğe Şanlıurfa Siverek’in Hanharabe Köyü’nde başladı. İstanbul’un konforunu geride bırakıp, zor koşullarda eğitim vermeyi seçti. Askerliğini Şırnak Beytüşşebap’ta yaptıktan sonra yeniden İstanbul’a döndü. Yazarlık, Dergicilik ve Dijital Yayıncılık İstanbul yıllarında tiyatro oyunculuğu, metin yazarlığı ve senaryo çalışmalarına yöneldi. Hürriyet Gösteri Dergisi'nde Hami Çağdaş’la birlikte hazırladığı kültür–sanat dosyaları ve röportajlar büyük ses getirdi. Daha sonra kurduğu www.dirensanat.com adlı dijital sanat portalı, 15 yıldır Türkiye’nin en saygın kültür–sanat yayınlarından biri olarak varlığını sürdürüyor. Hem kurucusu, hem yayın yönetmeni, hem de editörü olan Doğan; sanatın ve sanatçının sesi olmayı ilke edindi. Portal, “Yılın En Prestijli Sanat Haber Kaynağı” ödülünü kazandı. Diren Sanat YouTube Kanalı’nda ise 200’ü aşkın sanatçı, yönetmen ve yazarla yaptığı röportajlar sanat dünyasında büyük yankı uyandırdı. Eğitimde İnovasyon ve Duyarlılık Sabit Doğan, Beşiktaş Sakıp Sabancı Anadolu Lisesi’nde biyoloji öğretmenliği yapmaktadır. %0,1’lik dilimden öğrenci alan bu okulda 15 yıldır görev yapmakta; sadece ders anlatan değil, öğrencilerini yaşamla tanıştıran bir rehber olarak görülmektedir. Kurucusu olduğu Robotik Kulübü, ulusal ve uluslararası yarışmalarda birincilikler kazandı. Ayrıca Raylı Sistemler Projesi’ni organize edip yürütücülüğünü üstlendi, Beyaz Bayrak Projesi’nde görev aldı, TÜBİTAK Türkiye Birinciliği kazanan öğrenciler yetiştirdi. Türkiye’de mobbing kavramını ilk kez gündeme getiren eğitimcilerden biri olarak dikkat çekti. Bu konuda açtığı ilk davalar ve kamuoyu çalışmaları birçok kişiye cesaret verdi; hakkında tezler yazıldı. Dijital Dönüşümün Sanatçı Yüzü Sabit Doğan bugün, sosyal medyada milyonlara ulaşan içerikleriyle hem sanatın hem eğitimin yüzünü dijital dünyaya taşımaktadır. Eğitim, sanat, mizah, kişisel gelişim, yemek kültürü ve edebiyatı harmanlayan içerikleri; aylık 40 milyondan fazla izlenme elde etmektedir. Kendisini “bilim ve sanatın izinde yürüyen bir eğitimci” olarak tanımlasa da, izleyicileri onu çoğu zaman evin içindeki bir dost, bir ağabey, bir rehber olarak görür. Sıcaklığıyla, derinliğiyle ve üretkenliğiyle hem öğretmen hem anlatıcı, hem sanat insanı hem de dijital çağın vicdanıdır. “Sanat, insanın kalbine dokunmadan hiçbir işe yaramaz.” — Sabit Doğan