Yaramaz Çocuklar’ Filmi İnsan Hakları Ödülü’nü Kazandı

0

YARAMAZ ÇOCUKLAR’ SARAYBOSNA FİLM FESTİVALİ’NDE ‘İNSAN HAKLARI ÖDÜLÜ’NÜ KAZANDI!

 

Ahmet Necdet Çupur’un ilk uzun metrajlı belgesel filmi ‘Yaramaz Çocuklar’ (Les Enfants Terribles) bu yıl 27.’si düzenlenen Saraybosna Film Festivali’nde İnsan Hakları Ödülü’ne layık görüldü. Çupur, festivalde duygu ve düşüncelerini “Bu filmle beraber geçmişim ve ailemle bağ kurabileceğime inandım. Ailem ve geleneklerle aramdaki bağları koparmadan bir çözüm üretebileceğimize; eskileri yıkmadan yeni değerler oluşturabileceğimize inandım.” sözleriyle ifade ederken “bu belgeselin, gelecek kuşakların daha iyi bir hayat yaşayabilmeleri için gerçek bir umut olabilmesini dilediğini” sözlerine ekledi.

20 yıl önce eğitimine devam edebilmek için Antakya’daki Keskincik köyünden ayrılan Ahmet Necdet Çupur’un kardeşlerine destek olmak için Fransa’dan köyüne dönüp onların yaşadıklarını kayıt altına aldığı ‘Yaramaz Çocuklar’, dünya prömiyerini yaptığı 52. Visions du Réel – Uluslararası Nyon Belgesel Film Festivali’nden Jüri Özel Ödülü’yle dönmüş ve sonrasında DocsBarcelona’da gösterilmişti.

Yapımcılığını Liman FilmTS Productions ve Jyoti Film’in üstlendiği Türkiye-Fransa-Almanya ortak yapımı ‘Yaramaz Çocuklar’, yapım aşamasında Heinrich Böll Stiftung Derneği Türkiye Temsilciliği, Türkiye-Almanya Ortak Yapım Geliştirme Fonu, CNC Fransa, Sundance DFP prodüksiyon, Doha Film Enstitüsü, Hamburg Film Fonu ve Berlinale World Cinema Fund tarafından desteklendi. Post prodüksiyon aşamasında, Köprüde Buluşmalar ve Antalya Film Forum’dan ödül kazanan belgeselin önümüzdeki aylarda Türkiye prömiyeri yapması planlanıyor.

 

Diren Sanat Youtube kanalımıza abone olarak röportajlarımızı izleyebilirsiniz.

PAYLAŞIM
Önceki İçerikEbru Söylemez ilk Teklisi ile Geçmişle Bugün Arasında Bir Köprü
Sonraki İçerikİBB Şehir Tiyatroları Yaz Oyunları Biletleri Satışta
SABİT DOĞAN Eğitimci • Yazar • Sanat İnsanı • Dijital İçerik Üreticisi Sanatın İzinde Başlayan Bir Yolculuk Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Eğitim Fakültesi Biyoloji Öğretmenliği mezunu olan Sabit Doğan, sanatla ilk kez OMÜ Tiyatro Topluluğu’nda (OMÜTİT) tanıştı. “Kanlı Nigar” oyunundaki Narçin karakteriyle sahneye adım attığında, performansı büyük yankı uyandırdı; oyun onlarca kez sahnelendi, her şehirde yoğun ilgi gördü. Eğitimci kimliğine geçişinde idealizmiyle öne çıkan Doğan, öğretmenliğe Şanlıurfa Siverek’in Hanharabe Köyü’nde başladı. İstanbul’un konforunu geride bırakıp, zor koşullarda eğitim vermeyi seçti. Askerliğini Şırnak Beytüşşebap’ta yaptıktan sonra yeniden İstanbul’a döndü. Yazarlık, Dergicilik ve Dijital Yayıncılık İstanbul yıllarında tiyatro oyunculuğu, metin yazarlığı ve senaryo çalışmalarına yöneldi. Hürriyet Gösteri Dergisi'nde Hami Çağdaş’la birlikte hazırladığı kültür–sanat dosyaları ve röportajlar büyük ses getirdi. Daha sonra kurduğu www.dirensanat.com adlı dijital sanat portalı, 15 yıldır Türkiye’nin en saygın kültür–sanat yayınlarından biri olarak varlığını sürdürüyor. Hem kurucusu, hem yayın yönetmeni, hem de editörü olan Doğan; sanatın ve sanatçının sesi olmayı ilke edindi. Portal, “Yılın En Prestijli Sanat Haber Kaynağı” ödülünü kazandı. Diren Sanat YouTube Kanalı’nda ise 200’ü aşkın sanatçı, yönetmen ve yazarla yaptığı röportajlar sanat dünyasında büyük yankı uyandırdı. Eğitimde İnovasyon ve Duyarlılık Sabit Doğan, Beşiktaş Sakıp Sabancı Anadolu Lisesi’nde biyoloji öğretmenliği yapmaktadır. %0,1’lik dilimden öğrenci alan bu okulda 15 yıldır görev yapmakta; sadece ders anlatan değil, öğrencilerini yaşamla tanıştıran bir rehber olarak görülmektedir. Kurucusu olduğu Robotik Kulübü, ulusal ve uluslararası yarışmalarda birincilikler kazandı. Ayrıca Raylı Sistemler Projesi’ni organize edip yürütücülüğünü üstlendi, Beyaz Bayrak Projesi’nde görev aldı, TÜBİTAK Türkiye Birinciliği kazanan öğrenciler yetiştirdi. Türkiye’de mobbing kavramını ilk kez gündeme getiren eğitimcilerden biri olarak dikkat çekti. Bu konuda açtığı ilk davalar ve kamuoyu çalışmaları birçok kişiye cesaret verdi; hakkında tezler yazıldı. Dijital Dönüşümün Sanatçı Yüzü Sabit Doğan bugün, sosyal medyada milyonlara ulaşan içerikleriyle hem sanatın hem eğitimin yüzünü dijital dünyaya taşımaktadır. Eğitim, sanat, mizah, kişisel gelişim, yemek kültürü ve edebiyatı harmanlayan içerikleri; aylık 40 milyondan fazla izlenme elde etmektedir. Kendisini “bilim ve sanatın izinde yürüyen bir eğitimci” olarak tanımlasa da, izleyicileri onu çoğu zaman evin içindeki bir dost, bir ağabey, bir rehber olarak görür. Sıcaklığıyla, derinliğiyle ve üretkenliğiyle hem öğretmen hem anlatıcı, hem sanat insanı hem de dijital çağın vicdanıdır. “Sanat, insanın kalbine dokunmadan hiçbir işe yaramaz.” — Sabit Doğan