Koç Üniversitesi KARMA Gerçeklik Laboratuvarı 2019 Kapanış Sergisi ve Etkinlikleri

0

17-18-19 Ocak 2020

İKSV Alt Kat: Öğrenme ve Etkileşim Alanı, Şişhane, İstanbul

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı koordinasyonunda çalışan İstanbul Kalkınma Ajansı’nın (İSTKA) desteği ile Koç Üniversitesi bünyesinde kurulan KARMA Gerçeklik Laboratuvarı, Türkiye’deki “artırılmış ve sanal gerçeklik (genişletilmiş gerçeklik) ekosistemine” dair edindiği deneyimi 17-18-19 Ocak 2020 tarihlerinde, Şişhane’deki İKSV Alt Kat: Öğrenme ve Etkileşim Alanı’nda düzenlediği sergi ve etkinlikler dizisi kapsamında ziyaretçiler ile paylaştı. 

Geçtiğimiz yıl Kolektif İnovasyon ve Tasarım Derneği ve Koç Üniversitesi KWORKS Kuluçka Merkezi işbirliği ile genişletilmiş gerçeklik alanında birçok konuşma ve etkinlik düzenleyerek, ulusal ve uluslararası konferanslara katılım sağlayan KARMA Gerçeklik Laboratuvarı’nın düzenlediği sergide, 2019 yılında başlangıç seviyesi eğitim programına kabul edilen katılımcıların hazırladığı projelere yer verildi. HTC Vive Türkiye ve Monster Notebook tarafından desteklenen etkinlikte, ziyaretçiler 3 gün boyunca Gökkuşağı Köprüsü, Ahıska, İnİn, Reliefs of Sebasteion, Post Cube Sanal Sanat Galerisi, Bafa Gölü gibi genişletilmiş gerçeklik projelerini deneyimleme ve projelerin perde arkasını dinleme fırsatı yakaladı. Ayrıca Enes Beşinci, Seher Kış ve Meltem Şahin gibi sanatçılar Tilt Brush ve Medium gibi 3 boyutlu çizim programlarında canlı çizim performansları gerçekleşti. 

Serginin ilk gününde gerçekleştirilen ve açılış konuşmasını İstanbul Kalkınma Ajansı (İSTKA) Genel Sekreter Vekili Dr. Fatih Pişkin’in yaptığı panele genişletilmiş gerçeklik alanında Türkiye’den öncü isimler davet edildi. KARMA Lab kurucu ekibinden Ivon Bensason ve Asım Evren Yantaç tarafından yürütülen panelde, Bahçeşehir BUG Lab’den Güven Çatak, Galatasaray Üniversitesi’nden Kerem Rızvanoğlu, HTC Vive Türkiye Direktörü Batuhan Basal, Garage Atlas kurucuları Burçin Gürbüz ve Pınar Öncü, MuseVR’ın kurucu ortaklarından Talat Alkan, Timelooper’ın kurucusu Alper Özyurtlu, Anima Prodüksiyon Şirketi yönetici ortağı İlhan Poyraz, Türkiye’de alanın bugün geldiği noktayı tartışarak ileriye dönük ihtiyaç ve fırsatlar ile ilgili paylaşımlarda bulundu.

Dr. Fatih Pişkin: “Türkiye’de karma gerçeklik ekosistemini oluşturmamız önem arz ediyor.” 

Panelin açılış konuşmasını yapan İstanbul Kalkınma Ajansı İSTKA Genel Sekreter Vekili Dr. Fatih Pişkin, Sanal Gerçeklik (VR) ve Artırılmış Gerçeklik (AR) teknolojilerinin eğitim başta olmak üzere sağlık, endüstri ve eğlence sektörü gibi alanlarda günlük hayatta yaygın olarak kullanılmaya başlandığını belirtti. “Dünyada büyük teknoloji şirketleri hızla bu alana yatırım yapıyor. Bizim de yarının teknolojilerinden biri olan VR ve AR alanındaki gelişmeleri yakından takip etmemiz Türkiye’de karma gerçeklik ekosistemini oluşturmamız önem arz ediyor.


Koç Üniversitesi KARMA Gerçeklik Laboratuvarı projesini de ülkemizde bu alanda çalışan akademisyenler, uzmanlar ve profesyonelleri tek bir çatı altında buluşturarak, disiplinler arası çalışmalar yürütmeleri ve nitelikli insan kaynağının yetiştirilmesi için desteklemiş bulunuyoruz. Bu merkezimizin Sanal Gerçeklik ve Artırılmış Gerçeklik teknolojileri alanında yürütülen çalışmalar için önemli bir adım teşkil edeceğine, İstanbul’da kamu-üniversite-sanayi iş birliği ile öncü çalışmalara imza atılacağına yürekten inanıyoruz.” dedi. 

KARMA LAB hakkında

Koç Üniversitesi KARMA Gerçeklik Laboratuvarı, 2019 yılında İstanbul Kalkınma Ajansı (İSTKA) desteği ile yeni nesil etkileşimli medya teknolojileri (AR/VR/MR=XR) alanında sosyal fayda yaratmak misyonu ile kurulmuştur. KARMA Lab çatısı altında grafik ve anlatı sanatçıları, XR geliştiricileri, psikoloji ve nörobilim uzmanları, mühendisler ve bilgisayar bilimcilerinden oluşan çok disiplinli ekipler bir araya gelmektedir. XR ile fark yaratmak amacıyla araştırma yapılan ve özel çözümler tasarlanan alanlar arasında; kapsayıcı deneyimler üzerinden yaparak öğrenme yöntemleri, veri ve bilgi görselleştirme teknikleri ile akıl, beden ve ruh sağlığı farkındalık uygulamaları yer almaktadır. Bu uygulamalar sağlık, kültürel miras, eğitim ve endüstri alanlarında sıçrama ve çarpan etki yaratma amacı taşımaktadır. KARMA Lab’ın çalışma alanı içerisinde; yaratıcı endüstrilerde faaliyet gösteren bireyler, karar verici ve politika yapıcılar, veya çeşitli endüstrilerde faal tasarımcı ve geliştiricilerin farklı ihtiyaçları göz önüne alınarak, özel olarak geliştirilmiş eğitim programları açmak, XR projeleri için tasarım, geliştirme danışmanlığı ve geliştirme hizmeti sağlamak ve geleceğin özgün XR deneyimleri için araştırma faaliyetleri yürütmek yer alır.


Koç Üniversitesi Hakkında

1993 yılında, en yetkin mezunları yetiştirmek, bilimin sınırlarını ilerletmek ve bu alanlarda ülkemize, insanlığa ve Türkiye’ye hizmet etmek misyonuyla kurulan Koç Üniversitesi, uluslararası düzeyde eğitim veren bir kurumdur. 22 lisans, 32 yüksek lisans ve 26 doktora programı bulunan Koç Üniversitesi’nde lisans programındaki öğrencilerin yüzde 68’i burslu olarak eğitim görmektedir. Koç Üniversitesi’nde öğrenim gören 7.421 öğrenci bulunuyor. Koç Üniversitesi’nin lisans ve yüksek lisans programlarından bugüne değin 15.000’den fazla öğrenci mezun oldu. Koç Üniversitesi, dünya standartlarında geniş laboratuvar, bilgi işlem ve araştırma olanaklarıyla, öğretim üyesi başına düşen bilimsel makale sayısında Türkiye’deki eğitim kurumlarının arasında en üst sıralarda yer alır.

PAYLAŞIM
Önceki İçerikFeriye’de Müzik ve Eğlence Boğaza Karışacak
Sonraki İçerikİlk Senaryo’da finale kalan 10 proje belli oldu
SABİT DOĞAN Eğitimci • Yazar • Sanat İnsanı • Dijital İçerik Üreticisi Sanatın İzinde Başlayan Bir Yolculuk Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Eğitim Fakültesi Biyoloji Öğretmenliği mezunu olan Sabit Doğan, sanatla ilk kez OMÜ Tiyatro Topluluğu’nda (OMÜTİT) tanıştı. “Kanlı Nigar” oyunundaki Narçin karakteriyle sahneye adım attığında, performansı büyük yankı uyandırdı; oyun onlarca kez sahnelendi, her şehirde yoğun ilgi gördü. Eğitimci kimliğine geçişinde idealizmiyle öne çıkan Doğan, öğretmenliğe Şanlıurfa Siverek’in Hanharabe Köyü’nde başladı. İstanbul’un konforunu geride bırakıp, zor koşullarda eğitim vermeyi seçti. Askerliğini Şırnak Beytüşşebap’ta yaptıktan sonra yeniden İstanbul’a döndü. Yazarlık, Dergicilik ve Dijital Yayıncılık İstanbul yıllarında tiyatro oyunculuğu, metin yazarlığı ve senaryo çalışmalarına yöneldi. Hürriyet Gösteri Dergisi'nde Hami Çağdaş’la birlikte hazırladığı kültür–sanat dosyaları ve röportajlar büyük ses getirdi. Daha sonra kurduğu www.dirensanat.com adlı dijital sanat portalı, 15 yıldır Türkiye’nin en saygın kültür–sanat yayınlarından biri olarak varlığını sürdürüyor. Hem kurucusu, hem yayın yönetmeni, hem de editörü olan Doğan; sanatın ve sanatçının sesi olmayı ilke edindi. Portal, “Yılın En Prestijli Sanat Haber Kaynağı” ödülünü kazandı. Diren Sanat YouTube Kanalı’nda ise 200’ü aşkın sanatçı, yönetmen ve yazarla yaptığı röportajlar sanat dünyasında büyük yankı uyandırdı. Eğitimde İnovasyon ve Duyarlılık Sabit Doğan, Beşiktaş Sakıp Sabancı Anadolu Lisesi’nde biyoloji öğretmenliği yapmaktadır. %0,1’lik dilimden öğrenci alan bu okulda 15 yıldır görev yapmakta; sadece ders anlatan değil, öğrencilerini yaşamla tanıştıran bir rehber olarak görülmektedir. Kurucusu olduğu Robotik Kulübü, ulusal ve uluslararası yarışmalarda birincilikler kazandı. Ayrıca Raylı Sistemler Projesi’ni organize edip yürütücülüğünü üstlendi, Beyaz Bayrak Projesi’nde görev aldı, TÜBİTAK Türkiye Birinciliği kazanan öğrenciler yetiştirdi. Türkiye’de mobbing kavramını ilk kez gündeme getiren eğitimcilerden biri olarak dikkat çekti. Bu konuda açtığı ilk davalar ve kamuoyu çalışmaları birçok kişiye cesaret verdi; hakkında tezler yazıldı. Dijital Dönüşümün Sanatçı Yüzü Sabit Doğan bugün, sosyal medyada milyonlara ulaşan içerikleriyle hem sanatın hem eğitimin yüzünü dijital dünyaya taşımaktadır. Eğitim, sanat, mizah, kişisel gelişim, yemek kültürü ve edebiyatı harmanlayan içerikleri; aylık 40 milyondan fazla izlenme elde etmektedir. Kendisini “bilim ve sanatın izinde yürüyen bir eğitimci” olarak tanımlasa da, izleyicileri onu çoğu zaman evin içindeki bir dost, bir ağabey, bir rehber olarak görür. Sıcaklığıyla, derinliğiyle ve üretkenliğiyle hem öğretmen hem anlatıcı, hem sanat insanı hem de dijital çağın vicdanıdır. “Sanat, insanın kalbine dokunmadan hiçbir işe yaramaz.” — Sabit Doğan