Prof. Dr. Adem Sözüer Festival Başkanı Festival President

Yapay zekalı hakimler, doğal zekalıların yerine geçerse daha adil bir dünya olabilir mi? Otonom araçlar bir yandan hayatı kolaylaştırırken diğer yandan yeni hukuki sorunlarda gündeme gelmektedir. Bu nedenlerle Suç ve Ceza Film Festivali bu yıl sanal dünyada adalet konusunu gündeme getirecektir.

Adalet temalı filmlerin gösterildiği ve adaletin çeşitli boyutlarıyla tartışıldığı bir akademik programla zenginleştirilen Uluslararası Suç ve Ceza Film Festivali bu yıl 9. kez gerçekleştiriliyor. Yaşamın her alanında etkin olan adalet kavramını daha iyiye götürebilmek için bu yıl akademik tartışmaların konusu “Sanal Dünyada Adalet” olarak seçildi.

Festival Başkanı Adem Sözüer ve Festival Direktörü Bengi Semerci ile yaptığımız röportajı izleyebilirsiniz.


Hukuk dünyası bilgisayar ve internet gibi teknik gelişmelere ayak uydurmaya çalışırken, bilişim ve dijital alanda büyük dönüşümler ortaya çıktı. Dijital çağın   insan ve toplum yaşamında oluşturduğu her açıdan önemli etkileri elbette hukuk alanını da etkilemiştir. Sosyal ağlar, blok zinciri, yapay zeka ve robotlar hukuk alanında yeni sorular, sorunlarla birlikte yeni çözüm fırsatlarını da getirmektedir. Digital ortam ifade özgürlüğünün yeni alanlarından birinin olmasının yanı sıra kişilik hakları ve ifade özgürlüğü bakımından sorunlara da yol açmaktadır. Özellikle yargı sisteminin sosyal medyadan etkilenip etkilenmediği ciddi bir tartışma konusudur. Kimi ülkeler adalet sistemlerinde “robot hakimlere” yer vermeye başlamıştır. Yapay zekalı hakimler, doğal zekalıların yerine geçerse daha adil bir dünya olabilir mi? Otonom araçlar bir yandan hayatı kolaylaştırırken diğer yandan yeni hukuki sorunlarda gündeme gelmektedir. Bu nedenlerle Suç ve Ceza Film Festivali bu yıl sanal dünyada adalet konusunu gündeme getirecektir.

 

Dijital dünya, adaleti sadece hukuk sistemi üzerinden etkilememektedir. Dijital dünya ile çoktan tanışan sinema sektörünün geleceği de yeniden yapılanmaktadır. Festivalin temel amaçlarından biri sinema dünyasından adaleti yansıtırken, hakları da gündeme getirmektir.

 

Festival süresince dünyanın çeşitli ülkelerinden katılan bilim insanlarının bu konulardaki bilgilerinin paylaşmasının yanı sıra, festival için özenle seçilmiş filmlerin izlenerek, film endüstrisi ile bu konuları tartışabilmesi festivalimizin zenginliğidir.

 

Birçok açıdan özgün bir bilim, kültür ve sanat seçkisi olan Festivalimizin tüm destekçilerine yürekten teşekkür ederken herkesi seyretmeye, dinlemeye ve tartışmaya davet ediyoruz.

 

Dear Friends of Justice and Cinema,

The International Crime and Punishment Festival, a rich event that brings together justice-themed films and scholarly debate on various dimensions of justice, is held for the ninth time this year. With an eye to further justice as it is prevalent in all aspects of life, this year’s academic debate revolves around “Justice in the Virtual World.”

 

As the law strives to keep up with digital technologies, these technologies continue to rapidly develop. The tremendous impact of digital technologies on the individual and the society is also manifest in law. Social networks, big data, artificial intelligence (AI), crypto currencies, blockchain and many more technologies not only bring about new issues, but also new solutions. Social media is the new frontier of free speech, but it is also prone to manipulation and can be detrimental to free speech, democracy, public conversation and individual rights. In particular, the possible influence of social media on the judiciary is a significant issue. Some jurisdictions have started using AI tools in the criminal justice system. If AI tools replace judges with natural intelligence, could our world be fairer? As much as autonomous vehicles make life easier, they also give rise to new legal issues. Who will be held liable when these vehicles are involved in accidents and to what extent? With this year’s theme of “Justice in the Virtual World”, the Crime and Punishment Festival explores such questions of justice in the digital age.

The digital age does not impact justice merely through law. The future of the film industry has been going undergoing structural change through digital technologies. One of the main objectives of the festival is to reflect justice through the world of cinema while spotlighting rights.

 

Throughout the festival, scholars from various countries to share their ideas on these topics, which is enriched by the opportunity for further debate through the screening of select films.

 

We thank all those who support this unique combination of scholarly work, culture, and art and invite all to watch, listen, and discuss.

 

PAYLAŞIM
Önceki İçerikBengi Semerci: Sanatın Adaleti Güçlendirmesi Gerekir/ Diren Sanat Söyleşileri
Sonraki İçerikSinemaları Boş Adaleti Sahipsiz Bırakmayan Seyircileri Bekliyoruz
SABİT DOĞAN Eğitimci • Yazar • Sanat İnsanı • Dijital İçerik Üreticisi Sanatın İzinde Başlayan Bir Yolculuk Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Eğitim Fakültesi Biyoloji Öğretmenliği mezunu olan Sabit Doğan, sanatla ilk kez OMÜ Tiyatro Topluluğu’nda (OMÜTİT) tanıştı. “Kanlı Nigar” oyunundaki Narçin karakteriyle sahneye adım attığında, performansı büyük yankı uyandırdı; oyun onlarca kez sahnelendi, her şehirde yoğun ilgi gördü. Eğitimci kimliğine geçişinde idealizmiyle öne çıkan Doğan, öğretmenliğe Şanlıurfa Siverek’in Hanharabe Köyü’nde başladı. İstanbul’un konforunu geride bırakıp, zor koşullarda eğitim vermeyi seçti. Askerliğini Şırnak Beytüşşebap’ta yaptıktan sonra yeniden İstanbul’a döndü. Yazarlık, Dergicilik ve Dijital Yayıncılık İstanbul yıllarında tiyatro oyunculuğu, metin yazarlığı ve senaryo çalışmalarına yöneldi. Hürriyet Gösteri Dergisi'nde Hami Çağdaş’la birlikte hazırladığı kültür–sanat dosyaları ve röportajlar büyük ses getirdi. Daha sonra kurduğu www.dirensanat.com adlı dijital sanat portalı, 15 yıldır Türkiye’nin en saygın kültür–sanat yayınlarından biri olarak varlığını sürdürüyor. Hem kurucusu, hem yayın yönetmeni, hem de editörü olan Doğan; sanatın ve sanatçının sesi olmayı ilke edindi. Portal, “Yılın En Prestijli Sanat Haber Kaynağı” ödülünü kazandı. Diren Sanat YouTube Kanalı’nda ise 200’ü aşkın sanatçı, yönetmen ve yazarla yaptığı röportajlar sanat dünyasında büyük yankı uyandırdı. Eğitimde İnovasyon ve Duyarlılık Sabit Doğan, Beşiktaş Sakıp Sabancı Anadolu Lisesi’nde biyoloji öğretmenliği yapmaktadır. %0,1’lik dilimden öğrenci alan bu okulda 15 yıldır görev yapmakta; sadece ders anlatan değil, öğrencilerini yaşamla tanıştıran bir rehber olarak görülmektedir. Kurucusu olduğu Robotik Kulübü, ulusal ve uluslararası yarışmalarda birincilikler kazandı. Ayrıca Raylı Sistemler Projesi’ni organize edip yürütücülüğünü üstlendi, Beyaz Bayrak Projesi’nde görev aldı, TÜBİTAK Türkiye Birinciliği kazanan öğrenciler yetiştirdi. Türkiye’de mobbing kavramını ilk kez gündeme getiren eğitimcilerden biri olarak dikkat çekti. Bu konuda açtığı ilk davalar ve kamuoyu çalışmaları birçok kişiye cesaret verdi; hakkında tezler yazıldı. Dijital Dönüşümün Sanatçı Yüzü Sabit Doğan bugün, sosyal medyada milyonlara ulaşan içerikleriyle hem sanatın hem eğitimin yüzünü dijital dünyaya taşımaktadır. Eğitim, sanat, mizah, kişisel gelişim, yemek kültürü ve edebiyatı harmanlayan içerikleri; aylık 40 milyondan fazla izlenme elde etmektedir. Kendisini “bilim ve sanatın izinde yürüyen bir eğitimci” olarak tanımlasa da, izleyicileri onu çoğu zaman evin içindeki bir dost, bir ağabey, bir rehber olarak görür. Sıcaklığıyla, derinliğiyle ve üretkenliğiyle hem öğretmen hem anlatıcı, hem sanat insanı hem de dijital çağın vicdanıdır. “Sanat, insanın kalbine dokunmadan hiçbir işe yaramaz.” — Sabit Doğan