Pera Müzesi, yeni sezonda sanatseverleri “Pera’da Camerata” başlıklı konser serisi ile buluşturuyor. Devlet Çoksesli Korosu şefi Burak Onur Erdem’in sanat yönetmenliğinde düzenlenen konser serisinin ilki, 19 Ekim Cuma günü Hande Cangökçe ve Kaan Buldular’ın performansı ile başlıyor. Konser öncesi sınırlı sayıda katılımcıyla gerçekleşecek sohbette müzisyenler Barok müzik, kastratlar ve lavta hakkında konuşmak üzere müzik severlerle bir araya geliyor.

Pera Müzesi, sanatın farklı alanlarına odaklanan projelerle ziyaretçilerine çok yönlü bir program sunmaya devam ediyor. Devlet Çoksesli Korosu şefi Burak Onur Erdem’in sanat yönetmenliğinde düzenlenen konserler, bu kez müzik severleri oda müziği ile buluşturuyor. “Pera’da Camerata” konser serisinin ilk performansını Hande Cangökçe ve Kaan Buldular, 19 Ekim Cumartesi günü saat 17.00’de gerçekleştiriyor. Klasik oda müziği konserlerinin gelecek aylardaki programında Semplice Quartet, Rezonans, Hakan Ali Toker ve Opera Trio yer alıyor.

Pera Müzesi yeni sezonda oda müziği tınıları ile dolacak!

Müziğin üretim süreçlerini konuşmak, müzisyenlerle sohbet etmek ve bilgilerini paylaşmak isteyenler için hazırlanan “Atölyede Sohbet” programı ise her konser öncesi sınırlı sayıda katılımcıyla gerçekleştiriliyor. Hande Cangökçe ve Kaan Buldular serinin ilk konseri öncesinde, 19 Ekim Cumartesi günü saat 16.00’da Barok müzik, kastratlar ve lavta üzerine sohbet etmek üzere müzik severlerle bir araya gelecek.

 

Konser biletleri Biletix’ten ve konser günü Pera Müzesi’nden temin edilebilir. Pera Müzesi Dostları biletlerini %50 indirimli olarak müzeden alabilir. Yerler sınırlıdır ve numaralı değildir.

PAYLAŞIM
Önceki İçerikPow Trio Konserinde Müzik Şöleni Yaşandı
Sonraki İçerikMerakla Beklenen ‘TER’ Oyunu Prömiyer Yapıyor
SABİT DOĞAN Eğitimci • Yazar • Sanat İnsanı • Dijital İçerik Üreticisi Sanatın İzinde Başlayan Bir Yolculuk Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Eğitim Fakültesi Biyoloji Öğretmenliği mezunu olan Sabit Doğan, sanatla ilk kez OMÜ Tiyatro Topluluğu’nda (OMÜTİT) tanıştı. “Kanlı Nigar” oyunundaki Narçin karakteriyle sahneye adım attığında, performansı büyük yankı uyandırdı; oyun onlarca kez sahnelendi, her şehirde yoğun ilgi gördü. Eğitimci kimliğine geçişinde idealizmiyle öne çıkan Doğan, öğretmenliğe Şanlıurfa Siverek’in Hanharabe Köyü’nde başladı. İstanbul’un konforunu geride bırakıp, zor koşullarda eğitim vermeyi seçti. Askerliğini Şırnak Beytüşşebap’ta yaptıktan sonra yeniden İstanbul’a döndü. Yazarlık, Dergicilik ve Dijital Yayıncılık İstanbul yıllarında tiyatro oyunculuğu, metin yazarlığı ve senaryo çalışmalarına yöneldi. Hürriyet Gösteri Dergisi'nde Hami Çağdaş’la birlikte hazırladığı kültür–sanat dosyaları ve röportajlar büyük ses getirdi. Daha sonra kurduğu www.dirensanat.com adlı dijital sanat portalı, 15 yıldır Türkiye’nin en saygın kültür–sanat yayınlarından biri olarak varlığını sürdürüyor. Hem kurucusu, hem yayın yönetmeni, hem de editörü olan Doğan; sanatın ve sanatçının sesi olmayı ilke edindi. Portal, “Yılın En Prestijli Sanat Haber Kaynağı” ödülünü kazandı. Diren Sanat YouTube Kanalı’nda ise 200’ü aşkın sanatçı, yönetmen ve yazarla yaptığı röportajlar sanat dünyasında büyük yankı uyandırdı. Eğitimde İnovasyon ve Duyarlılık Sabit Doğan, Beşiktaş Sakıp Sabancı Anadolu Lisesi’nde biyoloji öğretmenliği yapmaktadır. %0,1’lik dilimden öğrenci alan bu okulda 15 yıldır görev yapmakta; sadece ders anlatan değil, öğrencilerini yaşamla tanıştıran bir rehber olarak görülmektedir. Kurucusu olduğu Robotik Kulübü, ulusal ve uluslararası yarışmalarda birincilikler kazandı. Ayrıca Raylı Sistemler Projesi’ni organize edip yürütücülüğünü üstlendi, Beyaz Bayrak Projesi’nde görev aldı, TÜBİTAK Türkiye Birinciliği kazanan öğrenciler yetiştirdi. Türkiye’de mobbing kavramını ilk kez gündeme getiren eğitimcilerden biri olarak dikkat çekti. Bu konuda açtığı ilk davalar ve kamuoyu çalışmaları birçok kişiye cesaret verdi; hakkında tezler yazıldı. Dijital Dönüşümün Sanatçı Yüzü Sabit Doğan bugün, sosyal medyada milyonlara ulaşan içerikleriyle hem sanatın hem eğitimin yüzünü dijital dünyaya taşımaktadır. Eğitim, sanat, mizah, kişisel gelişim, yemek kültürü ve edebiyatı harmanlayan içerikleri; aylık 40 milyondan fazla izlenme elde etmektedir. Kendisini “bilim ve sanatın izinde yürüyen bir eğitimci” olarak tanımlasa da, izleyicileri onu çoğu zaman evin içindeki bir dost, bir ağabey, bir rehber olarak görür. Sıcaklığıyla, derinliğiyle ve üretkenliğiyle hem öğretmen hem anlatıcı, hem sanat insanı hem de dijital çağın vicdanıdır. “Sanat, insanın kalbine dokunmadan hiçbir işe yaramaz.” — Sabit Doğan