1.000’e yakın eser ve arşiv seçkisi ilk kez birarada 

 

Sabancı Üniversitesi Sakıp Sabancı Müzesi (SSM), Sabancı Holding’in katkılarıyla Türk resim tarihinde özgün bir yere sahip olan Hüseyin Avni Lifij’in(1886-1927) çok yönlü üretimini yansıtan bir sergiye ev sahipliği yapıyor. Serginin açılışından önce düzenlenen basın toplantısında konuşan Sabancı Holding’in CEO’su Cenk Alper, “Sabancı Holding olarak, Türk sanatının önemli ustalarına sahip çıkmaktan ve  zengin içeriği ile “Avni Lifij.Çağının Yenisi” sergisinin destekçisi olmaktan büyük mutluluk duyuyoruz” dedi. SSM Müze Müdürü Dr. Nazan Ölçer ise, “Müzemizde Türk resim sanatının büyük öncülerini tüm yönleriyle araştırma ve sergilemeyi amaçlayan uzun soluklu projemiz bu yıl Avni Lifij ile devam ediyor” diye konuştu.

 

Sabancı Holding’in katkılarıyla 15 Ekim 2019 – 12 Ocak 2020 arasında gerçekleştirilecek “Avni Lifij. Çağının Yenisi” sergisi, sanatçının otoportrepoşad, manzara, figür gibi farklı türleri içeren geniş bir yelpazeye yayılmış üretiminin yanı sıra kültür politikaları, sanat eleştirisi, fotoğraf gibi alanlardaki çalışmalarını da müze ortamına taşıyor. Avni Lifij’in sanatçı kimliğini Türkiye’de ilk kez tüm yönleriyle, bütünlüklü olarak değerlendiren bir içerikle sunacak sergi, sanatçının mensubu olduğu 1914 Kuşağı ve Türkiye sanat tarihindeki öncül konumunu aydınlatmayı amaçlıyor.


nbsp;

 

MİSYONUMUZ; DEĞERLERİMİZİ KİTLELERE ULAŞTIRMAK

Sergi öncesi düzenlenen basın toplantısında konuşan Sabancı Holding’in CEO’su Cenk Alper, “Ülkemizin sahip olduğu değerleri daha geniş kitlelere ulaştırmayı kendimize misyon edindik. Geçtiğimiz yıllarda destekçisi olduğumuz ‘FeyhamanDuran’ve ‘Selim Turan’ sergilerimiz büyük ilgi görmüştü. Bu sergilerin devamı niteliğindeki, Türk sanatının önemli ustalarından ‘Avni Lifij. Çağının Yenisi’ sergisi de kapılarını bugün açıyor” diye konuştu. 

 

Cenk Alper şunları aktardı: “Avni Lifij 1914 Kuşağı’nın en yenilikçi figürlerinden; çok yönlülüğü ve üretkenliği ile zamanın ötesinde bir bakış açısına sahip. Bu yönleriyle aslında bizim ‘Yeni Neslin Sabancı’sı’ olarak adlandırdığımız vizyonumuzdaki ilericilik, yenilikçilik, üretkenlik ruhuyla ortak paydada buluşuyor. Sergimizin adı “Çağının Yenisi.” Bu isim hem sanatçıyı hem de her zaman ‘öncü’ ve ‘örnek’ olmayı kendine hedef olarak almış Sabancı Topluluğu’nu çok net tanımlıyor. Bu nedenle de, Sabancı Holding olarak, ilk kez tüm yönleriyle değerlendirilen“Avni Lifij. Çağının Yenisi” sergisinin destekçisi olmaktan büyük mutluluk duyuyoruz.”

 

UZUN SOLUKLU PROJEMİZİ AVNİ LİFİJ’LE SÜRDÜRÜYORUZ

Sergiyle ilgili bilgi veren SSM Müze Müdürü Dr. Nazan Ölçer, “Müzemizde Türk resim sanatının büyük öncülerini tüm yönleriyle araştırma ve sergilemeyi amaçlayan Sabancı Holding desteğiyle yürüttüğümüz uzun soluklu projemizi bu yıl “Avni Lifij– Çağının Yenisi”  sergisi ile devam ettiriyoruz.  Avni Lifij’i; büyük bir ressam olmanın yanı sıra çağının çok önünde koşan, günlük sanat olaylarına, sosyal yaşama ve eğitim sistemine cesur eleştiriler içeren yazı ve yorumları ile gerçek bir aydın, iyi bir sanat eleştirmeni, fotoğrafçı ve düşünür olarak da tanıtacak olmaktan büyük mutluluk duyuyoruz.  Sergimiz için bizlere güvenerek,  değerliemanetlerini cömertçe paylaşan Ayten-Şazi Sirel’e,  Belkıs-Erdal Aksoy başta olmak üzere Banu Aksoy Tarakçıoğlu’na, Nilüfer Sirel ve Osman Sirel’e teşekkürlerimizi sunuyoruz.” dedi.

 

 

 

SERGİ HAKKINDA

 

15 Ekim 2019 – 12 Ocak 2020 arasında gerçekleştirilecek “Avni Lifij. Çağının Yenisi” sergisi, sanatçının otoportre, poşad, manzara, figür gibi farklı türleri içeren geniş bir yelpazeye yayılmış üretiminin yanı sıra kültür politikaları, sanat eleştirisi, fotoğraf gibi alanlardaki çalışmalarını da müze ortamına taşıyor. Avni Lifij’i kültür insanı kimliğiyle odağına alan “Avni Lifi. Çağının Yenisi” 1000’e yakın yağlıboya resim, etüt, desen, eskiz, poşad, fotoğraf, arşiv malzemesi ve kişisel eşyayla sanatçının hayatına ve sanatına ayrıntılı bir bakış sunuyor. 

Konsepti ve yönetimi SSM Müdürü Dr. Nazan Ölçer’e ait olan “Avni Lifij. Çağının Yenisi” sergisi, sanatçının kimliğini Türkiye’de ilk kez tüm yönleriyle, bütünlüklü olarak değerlendirerek, mensubu olduğu 1914 Kuşağı ve Türkiye sanat tarihindeki öncül konumunu aydınlatmayı amaçlıyor.  

Sanatçının eşi Harika Lifij ve sonrasında  yeğenleri  başta Şazi Sirel ve Belkıs Aksoy olmak üzere   günümüze kadar  titizlikle korunarak ulaştırılan benzersiz resim ve çizim koleksiyonu ile  arşiv malzemeleri; ilk kez sanatçının başyapıtlarıyla beraber sergileniyor. Avni Lifij’in yoğun üretimini yansıtan seçkide Sakıp Sabancı Müzesi, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Resim ve Heykel Müzesi, Kültür ve Turizm Bakanlığı bünyesindeki Ankara Resim ve Heykel Müzesi, Milli Kütüphane koleksiyonları ve özel koleksiyonlarda bulunan, Türk resim tarihinin başyapıtları arasında yer alan Avni Lifij eserleri bir araya getiriliyor. Pipolu Adam: Sanatkârın Kendi Portresi, Mareşal Fevzi Çakmak’ın Portresi, Alegori, Sanatkârın Kendi Portresi gibi uzun zamandır sergilenmemiş ve özel koleksiyonlardan daha önce hiç sunulmamış Avni Lifij eserleri izleyiciyle buluşuyor. 

Osmanlı İmparatorluğu’nun yıkılışı, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşu sürecinde yaşayan Avni Lifij’in özgün bir kimlik arayışını araştıran “Avni Lifij. Çağının Yenisi” sergisinde sunulacak poşadları, onun İstanbul ve Anadolu tasvirlerinde yakaladığı özgün dilin gelişimini izlemeyi mümkün kılacak. Sanatçının yeterince bilinmeyen fotoğraf alanındaki çalışmalarına ışık tutmak üzere, Sirel ailesinin arşivinde yer alan tüm cam negatifler ve fotoğraflar bir araya getirilecek ve bazılarına temel oluşturdukları poşadlarla beraber sunulacak. Avni Lifij’in sanat hayatında belirleyici bir noktada olan ve hayatının farklı dönemlerini yansıtarak, kendini konumlandırdığı noktaya dair göstergeler içeren otoportreleribirlikte sergilenecek. Sanatçının ustalığının kanıtı olan desenleri, onun figüre verdiği öneme işaret ederken, mimari ayrıntıları betimlediği eskizleri ise yazılarında da ağırlık verdiği şehircilik, sanat tarihi gibi alanlara ilgisini yansıtacak. 

Aynı zamanda Avni Lifij’in Aile Koleksiyonları ve özel koleksiyonlarda bulunan tüm yazılarının bir araya getirileceği sergi, izleyicilere yazar Lifij’i keşfetme imkânı sunacak. Sanatçının sanat eleştirisi, şehircilik, kültür politikaları ve sanat kuramını içeren temalarda Osmanlıca ve Fransızca kaleme aldığı yazılar ve felsefe çevirileri müze ortamına taşınacak. Söz konusu yazılar ise sergiyle bağlantılı yayımlanacak bir kitapta, sanat tarihçi Ömer Faruk Şerifoğlu’nun titiz çalışmasıyla ilk kez bir araya getirilecek. 

Belgesel gösterimleri, konferanslar, sergi turları ve çocuklara yönelik atölye çalışmalarıyla Hüseyin Avni Lifij’in sanatı ve hayatının derinlemesine ele alınacağı sergi kapsamında aynı zamanda sanatçıya dair bir kaynak kitap niteliği taşıyacak ve onun hayat hikâyesinin, çok yönlü üretimine dair makalelerin ve eserlerinden geniş bir seçkinin yer alacağı bir sergi katalog hazırlanıyor. 

 
Avni Lifij kimdir?

 

Avni Lifij (1886-1927), Osmanlı İmparatorluğu’nda Batı tarzı resim anlayışının yaygınlaşmasında öncü bir rol üstlenen 1914 Kuşağı’nın önde gelen figürleri arasındadır. 

Lifij, Çerkes-Vıbıh kökenli yoksul bir ailenin oğlu olarak dünyaya geldi. Fatih Âşıkpaşa Mahallesi okulundaki ilköğreniminin ardından bugünkü İstanbul Lisesi’nin temellerini oluşturan Numune-i Terakki Mektebi’ne gitti; ancak, muhtemelen verem başlangıcı olan hastalığı nedeniyle öğrenimine ara verdi. Okuma yazma bilmeyen ve geleneksel bir anlayışa sahip olan babası Abdullah Efendi’nin itirazlarına rağmen kendi çabalarıyla dil öğrenmeye yöneldi. Fransızca dersleri aldığı Macar asıllı İskender Ferid Bey’in ve o dönem Ayasofya’da çalışmalar yaparken tanıştığı Fransız mimar HenriProst’un tavsiyeleriyle resimlerini Sanayi-i Nefise Mektebi Müdürü Osman Hamdi Bey’e gösterdi; o da yeteneğinden etkilendiği genç sanatçının Şehzade Abdülmecid Efendi tarafından Paris’e gönderilmesini sağladı. 

Abdülmecid Efendi’den aldığı bursla 11 Ocak 1909’da Paris’e giden ve burada l’École nationalessupérieure des beaux-arts bünyesinde FernandCormon atölyesinde öğrenim gören Lifij, Fransa’da kaldığı süre boyunca sanatsal arayışlarını akademik eğitiminin ötesine taşıdı. 19. yüzyılın önemli duvar ressamlarından Pierre Puvis de Chavannes’ıneserlerini inceledi, dönemin önde gelen ressamları Jean-Jules-Antoine Lecomte du Nouÿ ve OctaveDennis Victor Guillonnet’nin atölyelerine devam etti; Guillonnet’yle dostluğunu 1911’de İstanbul’a döndükten sonra da devam ettirerek ressamla uzun yıllar mektuplaştı. Bu isimlerin dışında, dönemin hem yerel hem de uluslararası kültür ve sanat figürleriyle yakın ilişkiler içinde oldu: Henri Prost’latemasını sürdürdü, yolu ressam Albert Mille, fotoğrafçı Maurice Meys, yazar Baha Said ve şair-yazar Ahmed Haşim’le kesişti.

Bu isimlerin birçoğuyla yazışmalarından, sanat eğitiminin nasıl olması gerektiği üzerine düşündüğü anlaşılan Lifij, bu alanda da öncülük yaptı: Sanayi-i Nefise Mektebi’nde bir disiplin olarak dekoratif sanatların yerleşmesi için çalışmalarda bulundu, hayatının sonuna kadar bu bölümde öğretmenlik yaptı. Sanatçı ve eğitimciliğinin yanı sıra, ilk kez bu sergi için bir araya getirilen, sanat eleştirisi, felsefe, sanat eğitimi gibi konulardaki yazılarıyla da Türkiye sanatına katkıda bulundu.

SABANCI HOLDİNG’İN DESTEKLEDİĞİ SANAT PROJELERİ

 

Sabancı Holding, faaliyet gösterdiği iş alanlarında ülke ekonomisine yarattığı katma değerin yanı sıra, aynı zamanda sosyal ve kültürel alanda liderlik ve öncülük yapmayı kendine misyon edinmektedir. Tarihi boyunca, kültür-sanat projelerini desteklemeyi, sosyal sorumluluğunun bir parçası olarak kabul eden Sabancı Holding; kendi alanlarında ilk olan birçok projenin hayata geçirilmesine katkıda bulunmaktadır.

Sabancı Holding’in 1998 yılında New York’taki Metropolitan Müzesi’nde gerçekleştirilen Altın Harfler: Sakıp Sabancı Koleksiyonu’ndan Osmanlı Hat Sanatı sergisiyle Sakıp Sabancı Osmanlı Hat Koleksiyonu’na başlayan desteği ise, koleksiyonun bugüne kadar gerçekleştirilen önemli yurtdışı sergilerinin sponsorluğuyla devam etmiştir.

 

Sabancı Holding’in, Türk halkıyla buluşturduğu ilk büyük ustaise, Picasso olmuştur. 2005 yılında Türk müzeciliğinde çığır açan ve Türk kültür sanat hayatında bir kilometre taşı olan Picasso İstanbul’da sergisinin sponsorluğunu üstlenmiştir. 

 

Hollanda ve Türkiye arasındaki diplomatik ilişkilerin 400. yılı vesilesiyle 2012 yılında SSM’de gerçekleştirilen, Karanlıkla Işığın Buluştuğu Yerde… Rembrandt ve Çağdaşları – Hollanda Sanatının Altın Çağı sergisinin ana destekçisi olan Sabancı Holding; aynı sene 10. yılını kutlayan SSM’nin düzenlediği, Fransız Ressam Claude Monet’nin hayranlıkyaratan tablolarını içeren Monet’nin Bahçesi sergisinin de ana sponsoru olmuştur. Ardından dünyaca tanınmış sanatçı Joan Miró’nun eserlerinden oluşan ve S.Ü. Sakıp Sabancı Müzesi’nde (SSM) açılan Joan Miró. Kadınlar, Kuşlar, Yıldızlar sergisi Sabancı Holding’in katkılarıyla gerçekleşmiştir. Sergi, 23 Eylül 2014 – 1 Şubat 2015 tarihleri arasında sanatseverleri ağırlamıştır.

 

Efsane İstanbul: Bir Başkentin 8000 Yılı sergisiyle, “İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti”nin en kapsamlı etkinliğinin SSM’de gerçekleştirilmesine katkı sağlayan Sabancı Holding aynı zamanda 2009 yılında, “İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti” etkinliklerinin ilki olan Osmanlı Döneminde Venedik ve İstanbul; Nam-ı Diğer Aşksergisinin hayata geçirilmesini desteklemiştir. 

 

Sabancı Holding, Sakıp Sabancı Müzesi Koleksiyonları’nın yurtdışı yolculuklarının destekçisi olmuştur. 2007 yılında, Lizbon’daki Gulbenkian Vakfı Müzesi’nde düzenlenen Çağrışımları, Yolculukları ve Atmosferiyle İstanbul, Sakıp Sabancı Müzesi Resim Koleksiyonu’ndan Tablolarsergisinin sponsorluğunu üstlenerek, kültürlerarası diyaloga destek vermiştir. Böylece ilk kez Türk resim sanatının büyük ustalarından bir seçki, önde gelen bir Avrupa müzesinde sergilenmiştir. Bu serginin ardından Madrid’deki Real Academia de Bellas Artes de San Fernandoda ve Sevilla’dakiReal Alcázar Sarayı”nda gerçekleştirilen Altın Satırlar: Sakıp Sabancı Müzesi’nden Osmanlı Hat Sanatı başlıklı sergiye destek vermiştir. 

 

Sabancı Holding, Sakıp Sabancı’nın aramızdan ayrılışının 10. yıldönümü için hazırlanan ve bir saygı duruşu niteliğindeki video enstalasyon çalışması olan “Sakıp Sabancı’nın Portresi” adlı eserin, Londra’nın önemli sanat merkezlerinden biri olan Royal Academy of Arts’ta sergilenmesine de katkıda bulundu. 

 

Yeni Neslin Sabancı’sı vizyonuyla başlattığı dönüşümü, kültür- sanata verdiği desteğe de yansıtan Sabancı Holding, son olarak desteklediği “Rus Avangardı. Sanat ve Tasarımla Geleceği Düşlemek” Sergisi’yle de çağının ötesinde sanatçıların geniş kitlelerle buluşmasına katkı sağlamıştır. 

Ülkemizin değerlerini sanatseverlerle buluşturmayı da sorumluluğu olarak gören Sabancı Holding, Türkiye sanat tarihinin farklı dönemlerine bakan “Feyhaman Duran: İki Dünya Arasında” ve “Selim Turan: Tez- Antitez- Sentez” sergilerinin ardından; onların devamı niteliğindeki, 1914 Kuşağı’nın en yenilikçi figürlerinden Hüseyin Avni Lifij’in şimdiye kadarki en kapsamlı sergisinin de sponsorluğunu üstleniyor. 

 

Bir Cevap Yazın

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.