2019 Yılı Gülriz Sururi-Engin Cezzar Tiyatro Teşvik Ödülü’nü Üç Tiyatro Ekibi Paylaştı  

0

 

İSTANBUL KÜLTÜR SANAT VAKFI

GÜLRİZ SURURİ-ENGİN CEZZAR TİYATRO TEŞVİK ÖDÜLÜ’NÜN 
2019 YILI
 SAHİPLERİ BELİRLENDİ

 

2019 Yılı Gülriz SururiEngin Cezzar Tiyatro Teşvik Ödülü’nü Üç Tiyatro Ekibi Paylaştı

 

İstanbul Kültür Sanat Vakfı’nın (İKSV), ülkemizde kültür ve sanatın gelişimi, bu alandaki güncel ve nitelikli üretimin desteklenmesi adına farklı disiplinlerde sunduğu ödüllere geçtiğimiz sene eklediği Gülriz Sururi-Engin Cezzar Tiyatro Teşvik Ödülü’nün 2019 yılı sahipleri belli oldu.

 

Tiyatro sanatçısı Gülriz Sururi’nin değerli bağışlarıyla hayata geçirilen Gülriz Sururi-Engin Cezzar Tiyatro Teşvik Ödülü, üretimleriyle ve yenilikçi yaklaşımlarıyla tiyatromuzun gelişimine katkıda bulunan tiyatro topluluklarına ya da sanatçılara sunuluyor.

 

Oyuncu, senarist ve girişimci Mert Fırat; oyuncu ve eğitmen Tilbe Saran; çevirmen ve tiyatro eleştirmeni Seçkin Selvi; İstanbul Tiyatro Festivali Direktörü Leman Yılmaz; oyuncu Selçuk Yöntemve İKSV Genel Müdürü Görgün Taner’in başkanlık ettiği kurul bu yıl üretimleriyle ve yenilikçi yaklaşımlarıyla Türkiye tiyatrosuna katkıda bulunduğunu düşündüğü 8 topluluğa proje başvurusunda bulunması için çağrı yapmıştı. Topluluklar arasından Tiyatro D22, Bam İstanbul ve Tiyatro BeReZe 2019 yılı Gülriz Sururi-Engin Cezzar Tiyatro Teşvik Ödülü’ne layık görüldü. Seçici Kurul;Tiyatro D22’nin Julius Caesar, Bam İstanbul’un *Izdırap Korosu ve Tiyatro BeReZe’nin AN-SIZI-N isimli projelerini destekleme kararı aldı.

 

100 bin TL değerindeki Gülriz Sururi-Engin Cezzar Tiyatro Teşvik Ödülü, 2020 yılında sahneleyecekleri yeni prodüksiyonlarında kullanılmak üzere bu üç topluluk arasında, toplulukların sundukları proje bütçelerine oranlı olarakpaylaştırılmıştır.

 

İKSV, çağdaş tiyatromuzun gelişiminde büyük katkıları bulunan iki usta ismin anısına verilen Gülriz Sururi-Engin Cezzar Tiyatro Teşvik Ödülü aracılığıyla, genç tiyatro topluluklarını ve sahne sanatları alanında üretim yapan sanatçıları destekleyerek, Türkiye’de bu alanda yeni ve nitelikli yapımların gerçekleşmesini teşvik etmeyi amaçlıyor. 

 

Gülriz Sururi-Engin Cezzar Tiyatro Teşvik Ödülü’nün 2018 yılı sahipleri Altkat Sanat Tiyatrosu 12 Ekim’de Böyle Buyurdu Zerdüşt oyununun, Altıdan Sonra Tiyatro/Kumbaracı50 ise 6 Kasım’da Babaannemin Masalı’nın prömiyerini yapmak üzere hazırlıklarını sürdürüyor.

 

Tiyatro D22

2013 yılında Emir Çubukçu, Can Kulan ve Berkay Ateş tarafından İstanbul’da kurulan Tiyatro D22, seyirci ile buluştuğu ilk günden bugüne kadar bağımsız bir özel tiyatro olarak faaliyetlerini sürdürmektedir. Yaşadığımız coğrafyadan kaçmadan evrensele ulaşmayı hedefleyen Tiyatro D22 yeni metinler yazılmasını, klasik metinlerin bugüne uyarlanıp sahnelenmesini ve çağdaş yabancı metinlerin Türkçeye kazandırılarak seyirci ile buluşmasını desteklemektedir. Topluluk bugüne kadar içinde kendi yazdığı, yönettiği veya çevirdiği oyunların da olduğu toplam 8 oyun sahnelemiş, yurtiçi ve yurtdışı temsiller gerçekleştirmiştir. Ayrıca tiyatro oyunlarının yanı sıra tiyatro sanatının bir parçası olmak isteyen onlarca gence eğitim vererek, çağdaş ve fikri hür sanatçıların yetişmesine katkı sunmuştur.

 

Bam İstanbul

Bam İstanbul, ”Sen İstanbul’dan Daha Güzelsin” oyunu ekibi tarafından Ağustos 2016’da kuruldu. Topluluğun ilk oyunu “Sen İstanbul’dan Daha Güzelsin 11 Kasım 2016’da, ikinci oyunu ”Kader Can” 15 Aralık 2018’de seyirciyle buluştu. Her iki oyununda metin yazarlığını ve yönetmenliğini Murat Mahmutyazıcıoğlu üstlendi.

 

Tiyatro BeReZe

Tiyatro BeReZe, Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih – Coğrafya Fakültesi Tiyatro Bölümü’nde tanışan Firuze Engin, Elif Temuçin ve Erkan Uyanıksoy tarafından 2006 yılında kuruldu. Ekip ilk oyununu 20 Mart 2008’de, Dünya Çocuk ve Gençlik Tiyatroları Günü’nde sahneledi. BeReZe bu tarihten itibaren çalışmalarını aralıksız olarak sürdürdü. 2008 ve 2019 yılları arasında BeReZe; hikaye anlatıcılığı, obje tiyatrosu, clown, buffoon, dans tiyatrosu gibi farklı tarzlarda, -3 yaştan başlamak üzere- farklı yaş grupları için 13 oyun sahneledi. Bu oyunları Türkiye dışında, Almanya, Fransa,Danimarka, Brezilya, Küba ve Makedonya gibi ülkelerde sahneledi; 40’ın üzerinde tiyatro festivaline konuk oldu; Danimarka, Fransa ve Almanya’da ortak projelere imza attı. Tiyatro BeReZe 2011’de 12. Direklerarası Seyirci Ödülleri’nde “Yenilikçi Tiyatro” ödülüne layık görüldü. 2016’da “Macbeth / iki kişilik kâbus” oyunundaki performansıyla Erkan Uyanıksoy “Yılın En Başarılı Erkek Oyuncusu”; Lucile Larour ve Patricia Ulbricht de aynı oyundaki tasarımlarıyla “Yılın En Başarılı Sahne Tasarımı” dalında Afife Tiyatro Ödülleri’ne aday gösterildi.

 

Gülriz Sururi ve Engin Cezzar Hakkında 

 

2018 yılının son gününde kaybettiğimiz tiyatrocu bir aileden gelen Gülriz Sururi, tiyatro yaşamına Muhsin Ertuğrul’un isteğiyle 12 yaşında çocuk tiyatrosunda başladı ve İstanbul Belediye Konservatuvarı Tiyatro Bölümü’nde okudu. 

 

2017 yılında kaybettiğimiz Engin Cezzar ise Yale Üniversitesi’nde aldığı tiyatro eğitiminin ardından Broadway’de ve New York Actors’ Studio’da başrollerde sahneye çıktı.

 

Gülriz Sururi ve Engin Cezzar, bireysel çalışmalarının ardından tiyatro kariyerlerine 1962’de kurdukları Gülriz Sururi–Engin Cezzar Tiyatrosu ile devam ettiler. Gülriz Sururi-Engin Cezzar Tiyatrosu dünya tiyatro literatürünün önemli oyunlarına yer verdiği gibi aralarında; Teneke, Kurban ve Midas’ın Kulakları’nın da bulunduğu yerli tiyatro eserlerini ilk kez sahneleyerek Türk tiyatro tarihine damgasını vurdu. Gülriz Sururi ve Engin Cezzar, Haldun Taner’in oyunu Keşanlı Ali Destanı’yla unutulmaz bir ikili yarattı. 

 

Birçok ödülün sahibi, yazar ve yönetmen olarak edebiyat ve tiyatro dünyamıza katkılarda bulunan Gülriz Sururi, 2008’de, Ankara Devlet Tiyatrosunda 5 yıl kapalı gişe oynayan, Suat Derviş’inromanından oyunlaştırdığı Fosforlu Cevriye müzikalini yönetti. 

 

İstanbul Kültür Sanat Vakfı’nın Kültür Sanat Üretimine Katkıları Hakkında 

 

Kâr amacı gütmeyen ve kamu yararına çalışan bir kültür kurumu olan İKSV, 1973 yılından bu yana İstanbul’un kültür sanat yaşamını zenginleştiren çalışmalar yürütüyor. Tüm festival ve bienalleri ile yurtdışında gerçekleştirdiği projelerde sağladığı prodüksiyon destekleri ve dâhil olduğu ortak yapımlarla da güncel kültür-sanat üretiminde etkin rol oynuyor.

 

İKSV’nin kültür-sanat üretimini desteklemek amacıyla yürüttüğü çalışmalar arasında 2018 yılında vermeye başladığı Gülriz Sururi-Engin Cezzar Tiyatro Teşvik Ödülü’nün yanı sıra, nitelikli edebiyat çevirilerini desteklemek üzere verdiği Talât Sait Halman Çeviri Ödülü, her yıl eğitimine klasik müzik veya opera alanında devam eden üstün başarılı bir gence sunduğu Aydın Gün Teşvik Ödülü, genç sanatçıların çalışmalarını desteklemek amacıyla Paris’teki Cité International des Arts atölyesinde bir misafir sanatçı programı ve ayrıca Leyla Gencer Şan Yarışması’nda sunduğu ödüller de bulunuyor.

 

 

Ayrıntılı bilgi için: www.iksv.org

 

Gülriz Sururi-Engin Cezzar Tiyatro Teşvik Ödülü ile 

PAYLAŞIM
Önceki İçerikAziz Nesin’in ‘Tülsüyü Sevmek’ Öyküsü Sahnede
Sonraki İçerikAnnem Filminin Galasında Halkla İlişkiler Skandalı
SABİT DOĞAN Eğitimci • Yazar • Sanat İnsanı • Dijital İçerik Üreticisi Sanatın İzinde Başlayan Bir Yolculuk Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Eğitim Fakültesi Biyoloji Öğretmenliği mezunu olan Sabit Doğan, sanatla ilk kez OMÜ Tiyatro Topluluğu’nda (OMÜTİT) tanıştı. “Kanlı Nigar” oyunundaki Narçin karakteriyle sahneye adım attığında, performansı büyük yankı uyandırdı; oyun onlarca kez sahnelendi, her şehirde yoğun ilgi gördü. Eğitimci kimliğine geçişinde idealizmiyle öne çıkan Doğan, öğretmenliğe Şanlıurfa Siverek’in Hanharabe Köyü’nde başladı. İstanbul’un konforunu geride bırakıp, zor koşullarda eğitim vermeyi seçti. Askerliğini Şırnak Beytüşşebap’ta yaptıktan sonra yeniden İstanbul’a döndü. Yazarlık, Dergicilik ve Dijital Yayıncılık İstanbul yıllarında tiyatro oyunculuğu, metin yazarlığı ve senaryo çalışmalarına yöneldi. Hürriyet Gösteri Dergisi'nde Hami Çağdaş’la birlikte hazırladığı kültür–sanat dosyaları ve röportajlar büyük ses getirdi. Daha sonra kurduğu www.dirensanat.com adlı dijital sanat portalı, 15 yıldır Türkiye’nin en saygın kültür–sanat yayınlarından biri olarak varlığını sürdürüyor. Hem kurucusu, hem yayın yönetmeni, hem de editörü olan Doğan; sanatın ve sanatçının sesi olmayı ilke edindi. Portal, “Yılın En Prestijli Sanat Haber Kaynağı” ödülünü kazandı. Diren Sanat YouTube Kanalı’nda ise 200’ü aşkın sanatçı, yönetmen ve yazarla yaptığı röportajlar sanat dünyasında büyük yankı uyandırdı. Eğitimde İnovasyon ve Duyarlılık Sabit Doğan, Beşiktaş Sakıp Sabancı Anadolu Lisesi’nde biyoloji öğretmenliği yapmaktadır. %0,1’lik dilimden öğrenci alan bu okulda 15 yıldır görev yapmakta; sadece ders anlatan değil, öğrencilerini yaşamla tanıştıran bir rehber olarak görülmektedir. Kurucusu olduğu Robotik Kulübü, ulusal ve uluslararası yarışmalarda birincilikler kazandı. Ayrıca Raylı Sistemler Projesi’ni organize edip yürütücülüğünü üstlendi, Beyaz Bayrak Projesi’nde görev aldı, TÜBİTAK Türkiye Birinciliği kazanan öğrenciler yetiştirdi. Türkiye’de mobbing kavramını ilk kez gündeme getiren eğitimcilerden biri olarak dikkat çekti. Bu konuda açtığı ilk davalar ve kamuoyu çalışmaları birçok kişiye cesaret verdi; hakkında tezler yazıldı. Dijital Dönüşümün Sanatçı Yüzü Sabit Doğan bugün, sosyal medyada milyonlara ulaşan içerikleriyle hem sanatın hem eğitimin yüzünü dijital dünyaya taşımaktadır. Eğitim, sanat, mizah, kişisel gelişim, yemek kültürü ve edebiyatı harmanlayan içerikleri; aylık 40 milyondan fazla izlenme elde etmektedir. Kendisini “bilim ve sanatın izinde yürüyen bir eğitimci” olarak tanımlasa da, izleyicileri onu çoğu zaman evin içindeki bir dost, bir ağabey, bir rehber olarak görür. Sıcaklığıyla, derinliğiyle ve üretkenliğiyle hem öğretmen hem anlatıcı, hem sanat insanı hem de dijital çağın vicdanıdır. “Sanat, insanın kalbine dokunmadan hiçbir işe yaramaz.” — Sabit Doğan