Bana Bak! ve Louis Kahn’a Yeni/den Bakış

0

7 Aralık 2017 – 4 Mart 2018

Pera Müzesi, sezona iki yeni sergiyle devam ediyor. “Bana Bak!: ”la Caixa” Çağdaş Sanat Koleksiyonu’ndan Portreler ve Diğer Kurmacalar” sergisi, portreyi günümüz çağdaş sanat üretimleri üzerinden bir kez daha tartışmaya açarken, “LOUIS KAHN’A YENİ/DEN BAKIŞ: Cemal Emden Fotoğrafları- Çizimler ve Resimler” sergisi, 20. yüzyıl dünya mimarlığının önemli aktörlerinden Louis Kahn’ın yapıtlarına ve sanatsal çalışmalarına odaklanıyor.

Pera Müzesi’nin “Bana Bak!: ”la Caixa” Çağdaş Sanat Koleksiyonu’ndan Portreler ve Diğer Kurmacalar” sergisi, sanat tarihindeki en eski ifade biçimlerinden biri olan portreyi, günümüz çağdaş sanat üretimleriyle yeniden ele alıyor. Küratörlüğünü Nimfa Bisbe Molin’in üstlendiği sergi, 22 sanatçının eserleri üzerinden beden, kimlik ve temsil kavramlarını gündeme getiriyor. Sergide yer alan sanatçılar arasında, Janine Antoni, Eduardo Arroyo, Juan Navarro Baldeweg, Jean-Michel Basquiat, Christian Boltanski, Rineke Dijkstra, Marlene Dumas, Esther Ferrer, Günther Förg, Curro González, Stefan Hablützel, Roni Horn, Sharon Lockhart, Pedro Mora, Vik Muniz, Óscar Muñoz, Bruce Nauman, Carlos Pazos, Cindy Sherman, Antoni Tàpies, Gillian Wearing, Sue Williams bulunuyor. Resim, fotoğraf, heykel ve videodan oluşan seçki, izleyicileri portrelerin toplumsal aynasında kendilerine bakmaya davet ediyor.

Bana Bak!: ”la Caixa” Çağdaş Sanat Koleksiyonu’ndan Portreler ve Diğer Kurmacalar sergisine eşlik eden yayın, ”la Caixa” Vakfı Direktörü Elisa Duran’ın sunuşu, vakfın Çağdaş Sanat Koleksiyonu Yöneticisi ve aynı zamanda serginin küratörü Nimfa Bisbe, Virginia Torrente ve Lorena Amorós’un makalelerini içeriyor.

Pera Müzesi’nin “LOUIS KAHN’A YENİ/DEN BAKIŞ: Cemal Emden Fotoğrafları- Çizimler ve Resimler”sergisi ise, dünyaca tanınmış Amerikalı mimar, düşünür ve sanatçı Louis Kahn’ın yapıtlarına ve sanatsal çalışmalarına odaklanıyor. Seranit Grup sponsorluğında düzenlenen serginin küratörlüğünü mimar N. Müge Cengizkan, tasarımını ise Bülent Erkmen üstleniyor. Mimar ve fotoğraf sanatçısı Cemal Emden’in belgelediği ve Kahn’ın yapılarına yeni bir bakış sunan fotoğrafları merkezine alan sergi, Kahn’ın tüm yaşamını geçirdiği, çalıştığı ve eğitmenlik yaptığı Pensilvanya, Dakka ve Ahmedabad’da bulunan mimari yapıtlarına ait çizim ve fotoğrafların yanı sıra seyahat eskizlerini bir araya getiriyor. Sergi, Louis Kahn’ın çok yönlü kişiliğini gözler önüne sererken, sanatçının Türkiye’deki bu ilk sergisi kapsamında, Amerika’da öğrencisi olmuş Orta Doğu Teknik Üniversitesi kökenli mimar-eğitimcilerin deneyim ve düşüncelerini paylaştıkları röportajlar da izleyiciyle buluşuyor.

“LOUIS KAHN’A YENİ/DEN BAKIŞ: Cemal Emden Fotoğrafları- Çizimler ve Resimler” sergisine eşlik eden ve yine tasarımını Bülent Erkmen’in gerçekleştirdiği katalog, N. Müge Cengizkan, Jale Erzen, Ahmet Gülgönen, Gönül Aslanoğlu Evyapan, Neslihan Dostoğlu, Cengiz Yetken, Yıldırım Yavuz, Orhan Özgüner’in metinlerini bir araya getirmenin yanı sıra, Kahn’ın Türkçeye ilk kez çevrilen kült metinlerini de içeriyor.

Pera Müzesi Salı’dan Cumartesi’ye 10:00 – 19:00 saatleri arasında, Pazar günleri ise 12:00 – 18:00 saatleri arasında gezilebilir. Müzede Cuma günleri hem uzun hem de ücretsiz! “Uzun Cuma”larda müze 18:00 – 22:00 saatleri arasında ücretsiz olarak ziyaret edilebilir. “Genç Çarşamba” günlerindeyse tüm öğrenciler müzeyi ücretsiz ziyaret edebilir.

PAYLAŞIM
Önceki İçerikİmparatorluk Kuranlar Mardin Festivali için sahnede
Sonraki İçerikElim Sende Filmi’nin Çekimleri Tamamlandı
SABİT DOĞAN Eğitimci • Yazar • Sanat İnsanı • Dijital İçerik Üreticisi Sanatın İzinde Başlayan Bir Yolculuk Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Eğitim Fakültesi Biyoloji Öğretmenliği mezunu olan Sabit Doğan, sanatla ilk kez OMÜ Tiyatro Topluluğu’nda (OMÜTİT) tanıştı. “Kanlı Nigar” oyunundaki Narçin karakteriyle sahneye adım attığında, performansı büyük yankı uyandırdı; oyun onlarca kez sahnelendi, her şehirde yoğun ilgi gördü. Eğitimci kimliğine geçişinde idealizmiyle öne çıkan Doğan, öğretmenliğe Şanlıurfa Siverek’in Hanharabe Köyü’nde başladı. İstanbul’un konforunu geride bırakıp, zor koşullarda eğitim vermeyi seçti. Askerliğini Şırnak Beytüşşebap’ta yaptıktan sonra yeniden İstanbul’a döndü. Yazarlık, Dergicilik ve Dijital Yayıncılık İstanbul yıllarında tiyatro oyunculuğu, metin yazarlığı ve senaryo çalışmalarına yöneldi. Hürriyet Gösteri Dergisi'nde Hami Çağdaş’la birlikte hazırladığı kültür–sanat dosyaları ve röportajlar büyük ses getirdi. Daha sonra kurduğu www.dirensanat.com adlı dijital sanat portalı, 15 yıldır Türkiye’nin en saygın kültür–sanat yayınlarından biri olarak varlığını sürdürüyor. Hem kurucusu, hem yayın yönetmeni, hem de editörü olan Doğan; sanatın ve sanatçının sesi olmayı ilke edindi. Portal, “Yılın En Prestijli Sanat Haber Kaynağı” ödülünü kazandı. Diren Sanat YouTube Kanalı’nda ise 200’ü aşkın sanatçı, yönetmen ve yazarla yaptığı röportajlar sanat dünyasında büyük yankı uyandırdı. Eğitimde İnovasyon ve Duyarlılık Sabit Doğan, Beşiktaş Sakıp Sabancı Anadolu Lisesi’nde biyoloji öğretmenliği yapmaktadır. %0,1’lik dilimden öğrenci alan bu okulda 15 yıldır görev yapmakta; sadece ders anlatan değil, öğrencilerini yaşamla tanıştıran bir rehber olarak görülmektedir. Kurucusu olduğu Robotik Kulübü, ulusal ve uluslararası yarışmalarda birincilikler kazandı. Ayrıca Raylı Sistemler Projesi’ni organize edip yürütücülüğünü üstlendi, Beyaz Bayrak Projesi’nde görev aldı, TÜBİTAK Türkiye Birinciliği kazanan öğrenciler yetiştirdi. Türkiye’de mobbing kavramını ilk kez gündeme getiren eğitimcilerden biri olarak dikkat çekti. Bu konuda açtığı ilk davalar ve kamuoyu çalışmaları birçok kişiye cesaret verdi; hakkında tezler yazıldı. Dijital Dönüşümün Sanatçı Yüzü Sabit Doğan bugün, sosyal medyada milyonlara ulaşan içerikleriyle hem sanatın hem eğitimin yüzünü dijital dünyaya taşımaktadır. Eğitim, sanat, mizah, kişisel gelişim, yemek kültürü ve edebiyatı harmanlayan içerikleri; aylık 40 milyondan fazla izlenme elde etmektedir. Kendisini “bilim ve sanatın izinde yürüyen bir eğitimci” olarak tanımlasa da, izleyicileri onu çoğu zaman evin içindeki bir dost, bir ağabey, bir rehber olarak görür. Sıcaklığıyla, derinliğiyle ve üretkenliğiyle hem öğretmen hem anlatıcı, hem sanat insanı hem de dijital çağın vicdanıdır. “Sanat, insanın kalbine dokunmadan hiçbir işe yaramaz.” — Sabit Doğan