B Planı Yola Çıktı

0

 

B Planı Yola Çıktı

Tiyatro mevsiminin son günlerinde İkincikat’ın ortaklarından Sami Berat Marçalı tiyatrodan ayrıldığını, başka bir tiyatro kuracağını açıkladı. Sami Berat Marçalı ile ayrılık sürecini, yeni tiyatro topluluğu ‘b Planı’nı, tasarladığı projelerini konuştuk…

 

Tiyatro dünyamızda uyumlu çalışan bir topluluk izlenimi bırakıyordunuz. Neden böyle bir karar verdiniz

 

Ortaklarımla birlikte yedi yıl boyunca beraber ürettik ikincikat’ta. Farklı sanat görüşünde ve anlayışında insanlarız, zevklerimiz birbirinden tamamen farklı. Görüş farklılıklarımız, beraber üretim yapmamızı engelleyecek bir boyuta ulaştı. Bu durumdan rahatsızlık duyan kişi olarak tiyatrodan ayrılmaya karar verdim. Mekânı ve tiyatroyu eski ortaklarıma bıraktım. Tiyatrodan hiçbir zaman maddi bir karşılık beklemedim. Tiyatroya olan tutkum, tiyatro yapmamdaki yegane sebep. ikincikat’a duyduğum manevi bağlılığımın tamamen çöktüğünü hissettiğim bir anda ikincikat’tan ayrılmaya karar verdim.

 

Önemli bir birikimi geride bıraktınız…

ikincikat benimle özdeşleşmiş bir yerdi. Programlarımız genelde benim yazdığım, yönettiğim, projesini tasarladığım, sahne ve ışık tasarımını yaptığım oyunlarla dolu olurdu. Şimdi kimliği farklılaşacak tabi. Nasıl bir repertuarla seyirci karşısına çıkacaklar, bilemiyorum. ‘Kabileler’ hariç oyunlara dair haklarımı da bıraktım ortaklarıma. Bu yaşanan ayrılık sonucunda hangileri devam edebilecek emin değilim. Biz de ‘B Planı’ olarak yeni yolumuzu çizeceğiz.

 

b Planı. Seyirci için de yeni bir tiyatro doğmuş oldu.

Ne güzel işte. Eski tiyatrom ikincikat’ın da yolu açık olsun, güzel işler yapsınlar. Tiyatro dünyamız giderek büyüsün ve bir sektöre dönüşebilsin. Buna ufacık bir katkım olabiliyorsa da ne mutlu bana.

Yaşadığınız kimi güçlükleri yeniden yaşayacaksınız… ‘B Planı’nı neler bekliyor?

Elbette, yedi yıllık bir emeğin birikimini terk etmek, yeniden başlarken başının üstünde bir çatının olmaması, prova yapacağın, dekorunu saklayacağın, çalışacağın bir yerinin olmaması… Zor. Üzücü. Yıpratıcı. Özgürlüğün bedeli buysa, bütün bu sorumlulukları mutlulukla alıyorum üstüme.

b-2* Bundan sonra ne olacak? ‘B Planı’nın kadrosu tamamlandı mı? Yeni ekipte kimler olacak? Yeni bir sahne mi yapacaksınız yoksa farklı sahneleri mi dolaşacaksınız?

 

B Planı’nın ilk oyunu ‘Kabileler’le sezonu açıyoruz. B Planı, gidenlere ve yeni geleceklere ait bir B Planı. Ekipte gene bildiğiniz tanıdığınız simalar var. O kadar kalabalığız ki, say say bitmez şimdi. İlk başta bu yola, ‘B Planı’na yalnız çıkmaya karar vermiştim. Birden etrafımda b planına ihtiyacı olan başka insanlar belirdi. Beraber düşünmeye, b planlarımızı kesiştirmeye başladık. Bu tiyatro birden b planı olan herkesin tiyatrosu olmaya başladı. Öyle de olsun. Burada üreten herkesin bir izi, fikri, güzelliği olsun. Sevgi, hoşgörü ve tutkunun baş rolü oynadığı bir yer olsun. Huzur olsun. Gerisi güzel güzel üretmek işte. Egodan ve kibirden uzak bir yuvamız olacak, göçebe bir tiyatro olarak sahneleri dolaşacağız.
Bu noktaya geldikten sonra yani tekrar sıfırdan başlayınca ilk günkü heyecanı oluşturabilecek misiniz?

Gençtik, hatta çocuktuk o zamanlar. Onun enerjisi seyirciyi heyecanlandırdı. Şimdi hiçbirimiz çocuk değiliz. Daha olgun bir heyecan yaratmak asıl önemli olan. Bizim de amacımız bu. Yaşadığımız yedi yılda seyirciye dair anladığım en önemli şey, fanatik olmamaları. İyi oyun yaparsan, her yere geliyorlar. Bir şekilde duyuyorlar, merak ediyorlar. Sırf ikincikat bir oyun yaptı diye gelmedi seyirciler. İyi oyun yaptığımızda geldiler. Kulaktan kulağa yayıldı. Ama şimdi hiç bilinmeyen bir ‘B Planı’ var karşılarında, tabi ki bu bir dezavantaj. Bunu hep beraber aşacağız. Yalnız hissetmiyorum. Şimdiden çok kalabalığız, diyebilirim.

kabileler_fotor-2
Kabileler, yeni sezonda bir ‘B Planı’ projesi olarak seyirciyle buluşmaya devam edecek

Gelelim ‘B Planı’nın bu mevsim programına…. 
Nina Raine’in yazdığı geçtiğimiz sezon çok beğenilen ve ödüller kazanan ‘Kabileler (Tribes) oyunu, yeni sezonda bir ‘B Planı’ projesi olarak seyirciyle buluşmaya devam edecek. Gelecek sezonun ilk B Planı projesi ise İsveçli yazar Jonas Hassen Khemiri’nin ilk oyunu ‘İstila!’ (Invasion!) olacak. Gelecek ılın ilk ayında sahnelemeyi planlanladığımız oyunun hazırlıkları devam ediyor. Ayrıca İngilizce-Türkçe yazdığım yeni oyunum ‘Yuva (Home)’, 28 Ekim’de Elena Heyman’ın yönetmenliğinde New York Laguardia Performing Arts Center’da sahnelenmeye başlıyor. Oyun bir B Planı Projesi olarak İstanbul seyircisi ile de buluşacak. Tutkuyla çalışacağımız bir sezon bizi bekliyor diyebilirim.

Röportaj: Sabit Doğan

www.dirensanat.com

PAYLAŞIM
Önceki İçerikAhududu’nun Oyuncuları Açıklandı
Sonraki İçerikikincikat hâlâ ikincikat
SABİT DOĞAN Eğitimci • Yazar • Sanat İnsanı • Dijital İçerik Üreticisi Sanatın İzinde Başlayan Bir Yolculuk Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Eğitim Fakültesi Biyoloji Öğretmenliği mezunu olan Sabit Doğan, sanatla ilk kez OMÜ Tiyatro Topluluğu’nda (OMÜTİT) tanıştı. “Kanlı Nigar” oyunundaki Narçin karakteriyle sahneye adım attığında, performansı büyük yankı uyandırdı; oyun onlarca kez sahnelendi, her şehirde yoğun ilgi gördü. Eğitimci kimliğine geçişinde idealizmiyle öne çıkan Doğan, öğretmenliğe Şanlıurfa Siverek’in Hanharabe Köyü’nde başladı. İstanbul’un konforunu geride bırakıp, zor koşullarda eğitim vermeyi seçti. Askerliğini Şırnak Beytüşşebap’ta yaptıktan sonra yeniden İstanbul’a döndü. Yazarlık, Dergicilik ve Dijital Yayıncılık İstanbul yıllarında tiyatro oyunculuğu, metin yazarlığı ve senaryo çalışmalarına yöneldi. Hürriyet Gösteri Dergisi'nde Hami Çağdaş’la birlikte hazırladığı kültür–sanat dosyaları ve röportajlar büyük ses getirdi. Daha sonra kurduğu www.dirensanat.com adlı dijital sanat portalı, 15 yıldır Türkiye’nin en saygın kültür–sanat yayınlarından biri olarak varlığını sürdürüyor. Hem kurucusu, hem yayın yönetmeni, hem de editörü olan Doğan; sanatın ve sanatçının sesi olmayı ilke edindi. Portal, “Yılın En Prestijli Sanat Haber Kaynağı” ödülünü kazandı. Diren Sanat YouTube Kanalı’nda ise 200’ü aşkın sanatçı, yönetmen ve yazarla yaptığı röportajlar sanat dünyasında büyük yankı uyandırdı. Eğitimde İnovasyon ve Duyarlılık Sabit Doğan, Beşiktaş Sakıp Sabancı Anadolu Lisesi’nde biyoloji öğretmenliği yapmaktadır. %0,1’lik dilimden öğrenci alan bu okulda 15 yıldır görev yapmakta; sadece ders anlatan değil, öğrencilerini yaşamla tanıştıran bir rehber olarak görülmektedir. Kurucusu olduğu Robotik Kulübü, ulusal ve uluslararası yarışmalarda birincilikler kazandı. Ayrıca Raylı Sistemler Projesi’ni organize edip yürütücülüğünü üstlendi, Beyaz Bayrak Projesi’nde görev aldı, TÜBİTAK Türkiye Birinciliği kazanan öğrenciler yetiştirdi. Türkiye’de mobbing kavramını ilk kez gündeme getiren eğitimcilerden biri olarak dikkat çekti. Bu konuda açtığı ilk davalar ve kamuoyu çalışmaları birçok kişiye cesaret verdi; hakkında tezler yazıldı. Dijital Dönüşümün Sanatçı Yüzü Sabit Doğan bugün, sosyal medyada milyonlara ulaşan içerikleriyle hem sanatın hem eğitimin yüzünü dijital dünyaya taşımaktadır. Eğitim, sanat, mizah, kişisel gelişim, yemek kültürü ve edebiyatı harmanlayan içerikleri; aylık 40 milyondan fazla izlenme elde etmektedir. Kendisini “bilim ve sanatın izinde yürüyen bir eğitimci” olarak tanımlasa da, izleyicileri onu çoğu zaman evin içindeki bir dost, bir ağabey, bir rehber olarak görür. Sıcaklığıyla, derinliğiyle ve üretkenliğiyle hem öğretmen hem anlatıcı, hem sanat insanı hem de dijital çağın vicdanıdır. “Sanat, insanın kalbine dokunmadan hiçbir işe yaramaz.” — Sabit Doğan