İstanbul Büyük Şehir Belediyesi Şehir Tiyatroları’nın yeni Genel Sanat Yönetmeni Süha Uygur Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi’nde bir basın toplantısı düzenleyerek çalışmalarının genel çerçevesi hakkında bilgi verdi hem de basın ile tanışmış oldu. Elbette 1 Ocak’taki atamasının üzerinden çok az bir süre geçtiği için çok ayrıntılı bir basın toplantısı olmadı ama kendine olan güveni ve kararlılığı belli oluyordu.

Süha Uygur, Şehir Tiyatroları’nın çatısı altında bulunmaktan gurur duyduğunu, çalışmaları süresince Muhsin Ertuğrul’un çizdiği “sanat yol haritasından” asla ve asla bir sapma olmayacağını vurguladığı konuşmasında önümüzdeki dönemlerde Şehir Tiyatroları’nda Batı Tiyatrosu’nun zaten var olan güzel örneklerinin yanında, Geleneksel Türk Tiyatrosu örneklerinin de sahneleneceğini söyledi.  Hali hazırdaki repertuar sürdürülürken, hazırlanan oyunların da sahneye çıkacağını, gelecek sezon da bu oyunlardan bir kısmı sürdürülürken her toplumsal kesimden seyircinin beğeneceği türde oyunlarla repertuarın zenginleştirileceğini de ekledi.

Basın Toplantısı

Basın mensuplarının yaşanan sorunlar ve çözüm yolları konusunda sorduğu soruları yanıtlarken, görevinde henüz çok yeni olduğunu ve sorunlar hakkında bilgisi olmasına karşın ayrıntılarına vâkıf olmadığını,  gerekli incelemeleri yapıp danışmalarda bulunduktan sonra düşüncelerini açıklayabileceğini belirtti.

Görülen o ki Süha Uygur’u zorlu bir süreç bekliyor.

PAYLAŞIM
Önceki İçerikSUHA UYGUR’DAN ÌLK AÇIKLAMA
Sonraki İçerikTİYATRO İN’TAKT’IN OYUNU MAYMUNLAŞ-MA!!!!
SABİT DOĞAN Eğitimci • Yazar • Sanat İnsanı • Dijital İçerik Üreticisi Sanatın İzinde Başlayan Bir Yolculuk Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Eğitim Fakültesi Biyoloji Öğretmenliği mezunu olan Sabit Doğan, sanatla ilk kez OMÜ Tiyatro Topluluğu’nda (OMÜTİT) tanıştı. “Kanlı Nigar” oyunundaki Narçin karakteriyle sahneye adım attığında, performansı büyük yankı uyandırdı; oyun onlarca kez sahnelendi, her şehirde yoğun ilgi gördü. Eğitimci kimliğine geçişinde idealizmiyle öne çıkan Doğan, öğretmenliğe Şanlıurfa Siverek’in Hanharabe Köyü’nde başladı. İstanbul’un konforunu geride bırakıp, zor koşullarda eğitim vermeyi seçti. Askerliğini Şırnak Beytüşşebap’ta yaptıktan sonra yeniden İstanbul’a döndü. Yazarlık, Dergicilik ve Dijital Yayıncılık İstanbul yıllarında tiyatro oyunculuğu, metin yazarlığı ve senaryo çalışmalarına yöneldi. Hürriyet Gösteri Dergisi'nde Hami Çağdaş’la birlikte hazırladığı kültür–sanat dosyaları ve röportajlar büyük ses getirdi. Daha sonra kurduğu www.dirensanat.com adlı dijital sanat portalı, 15 yıldır Türkiye’nin en saygın kültür–sanat yayınlarından biri olarak varlığını sürdürüyor. Hem kurucusu, hem yayın yönetmeni, hem de editörü olan Doğan; sanatın ve sanatçının sesi olmayı ilke edindi. Portal, “Yılın En Prestijli Sanat Haber Kaynağı” ödülünü kazandı. Diren Sanat YouTube Kanalı’nda ise 200’ü aşkın sanatçı, yönetmen ve yazarla yaptığı röportajlar sanat dünyasında büyük yankı uyandırdı. Eğitimde İnovasyon ve Duyarlılık Sabit Doğan, Beşiktaş Sakıp Sabancı Anadolu Lisesi’nde biyoloji öğretmenliği yapmaktadır. %0,1’lik dilimden öğrenci alan bu okulda 15 yıldır görev yapmakta; sadece ders anlatan değil, öğrencilerini yaşamla tanıştıran bir rehber olarak görülmektedir. Kurucusu olduğu Robotik Kulübü, ulusal ve uluslararası yarışmalarda birincilikler kazandı. Ayrıca Raylı Sistemler Projesi’ni organize edip yürütücülüğünü üstlendi, Beyaz Bayrak Projesi’nde görev aldı, TÜBİTAK Türkiye Birinciliği kazanan öğrenciler yetiştirdi. Türkiye’de mobbing kavramını ilk kez gündeme getiren eğitimcilerden biri olarak dikkat çekti. Bu konuda açtığı ilk davalar ve kamuoyu çalışmaları birçok kişiye cesaret verdi; hakkında tezler yazıldı. Dijital Dönüşümün Sanatçı Yüzü Sabit Doğan bugün, sosyal medyada milyonlara ulaşan içerikleriyle hem sanatın hem eğitimin yüzünü dijital dünyaya taşımaktadır. Eğitim, sanat, mizah, kişisel gelişim, yemek kültürü ve edebiyatı harmanlayan içerikleri; aylık 40 milyondan fazla izlenme elde etmektedir. Kendisini “bilim ve sanatın izinde yürüyen bir eğitimci” olarak tanımlasa da, izleyicileri onu çoğu zaman evin içindeki bir dost, bir ağabey, bir rehber olarak görür. Sıcaklığıyla, derinliğiyle ve üretkenliğiyle hem öğretmen hem anlatıcı, hem sanat insanı hem de dijital çağın vicdanıdır. “Sanat, insanın kalbine dokunmadan hiçbir işe yaramaz.” — Sabit Doğan