'SON ZENNE' ARALIK'TA ANKARA VE ADANA'DA

0

‘Biz bir evcilik oyununun iki oyuncağıyız. Büyük birinin oyuncakçıdan satın alıp kötü bir çocuğun eline verdiği o güzel şeyiz.’

Bo Sahne’de prömiyerini geçtiğimiz ay gerçekleştiren ‘SON ZENNE’ Serdar Saatman’ın yazıp yönettiği acı ile dans eden hayatların, hayatın içinde yanlarından geçtiğimiz, ‘öteki’ ilan etmenin doğurduğu sonuçları tüm çıplaklığı ile gözler önüne seriyor.
a2e4f699-c953-441f-a066-a9497b97f4dc

SON ZENNE

‘Son Zenne’ isimsiz kahramanların oyunu… Ucuz bir müzikholün bodrum katında yaşayan Zenne, ona sığınan Nesime ve hayatlarını altüst eden Şahin. Ötekileştirilenlerin yansıması; hayatın içinde, yanlarından geçtiğimiz, hiçbir zaman yaşamlarını merak etmediğimiz insanların derinlemesine incelendiği, toplumsal dışlamanın, bir insanı “öteki” ilan etmenin, onu yok saymanın doğurduğu sonuçlar. Heteroseksüel toplum yapısının bir erkeği, bir kadını ve bir eşcinseli, yani bireyleri ne hale getirdiği tüm çıplaklığı ve çarpıcılığı ile sahnede. ‘Son Zenne’ dilerim kalbinize dokunur!

Kapalı gişe oynayan ‘Son Zenne’ Aralık ayında Ankara ve Adana’da izleyici ile buluşacak.

4 Aralık Cuma 20:00 Ankara D.T.Şinasi Sahne
10 Aralık Perşembe 20:00 Çukurova Bld.Tiyatro Salonu
11 Aralık Cuma 20:30 Bo Sahne
17 Aralık Perşembe 20:30 Bo Sahne
21 Aralık Pazartesi 20:30 Akatlar Kültür Merkezi
25 Aralık Cuma 20:30 Bo Sahne

Zenne- ‘Her türlü pislik iş!!! Kaç kişiye sattın ulan beni! Kaç kere çıkıp göbek attım pis heriflere! Ne duygunuz varsa tatmin ediyorsunuz! Sonra huzurlu yuvalarınıza karılarınıza, çocuklarınıza, gidiyorsunuz!’

 

Şahin- ‘Keseceğim seninkini tam olacak! Senle ben bir miyiz sanki! Evli barklı adamım ben!’

 

Nesime- ‘Artık acılarımızın sonuna gitmek zorundayız! Acılar nerede bitecekse oraya kadar gitmek zorundayız…Tırnaklarımı kalbine geçirdim. Aşağı atarsan beni, göğsün baştanbaşa yarılır.’

 

Yazan – Yöneten: Serdar SAATMAN

Hikaye: Nilüfer BIYIKLI

Oyuncular: Yarkın ÜNSAL – Sevtap ÖZALTUN – Cansu FIRINCI

Dekor – Kostüm Tasarım: Oğuz ŞAHİN

Işık Tasarım: Onur ALAGÖZ

Koreografi: Uğur Can ARIKAN

Fotoğraf: Fethi KARADUMAN

Afiş Tasarım: Berkcan OKAR

Şarkılar:

GİDEMEDİKLERİMİZ:

Seslendiren: HÜMEYRA

SON ZENNE

Söz-Müzik: Zümrüt ŞAHİN

Aranje-Mix-Mastering: Erdinç ÖZTAN – Dorukhan YALDIZ

Seslendiren: Zümrüt ŞAHİN

Asistanlar: Aybike ENİŞTE, Tuna ALTUNA

Genel Sanat Yönetmeni: Levent ÖZDİLEK

PAYLAŞIM
Önceki İçerikKOMŞUDA TİYATRO’DA POLİTİK HİCİV: SHAKESPEARE’İN KERİMELERİ
Sonraki İçerik'KÖPRÜDEN GÖRÜNÜŞ' EKİBİ '10 EKİM DAYANIŞMASI' İÇİN OYNUYOR
SABİT DOĞAN Eğitimci • Yazar • Sanat İnsanı • Dijital İçerik Üreticisi Sanatın İzinde Başlayan Bir Yolculuk Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Eğitim Fakültesi Biyoloji Öğretmenliği mezunu olan Sabit Doğan, sanatla ilk kez OMÜ Tiyatro Topluluğu’nda (OMÜTİT) tanıştı. “Kanlı Nigar” oyunundaki Narçin karakteriyle sahneye adım attığında, performansı büyük yankı uyandırdı; oyun onlarca kez sahnelendi, her şehirde yoğun ilgi gördü. Eğitimci kimliğine geçişinde idealizmiyle öne çıkan Doğan, öğretmenliğe Şanlıurfa Siverek’in Hanharabe Köyü’nde başladı. İstanbul’un konforunu geride bırakıp, zor koşullarda eğitim vermeyi seçti. Askerliğini Şırnak Beytüşşebap’ta yaptıktan sonra yeniden İstanbul’a döndü. Yazarlık, Dergicilik ve Dijital Yayıncılık İstanbul yıllarında tiyatro oyunculuğu, metin yazarlığı ve senaryo çalışmalarına yöneldi. Hürriyet Gösteri Dergisi'nde Hami Çağdaş’la birlikte hazırladığı kültür–sanat dosyaları ve röportajlar büyük ses getirdi. Daha sonra kurduğu www.dirensanat.com adlı dijital sanat portalı, 15 yıldır Türkiye’nin en saygın kültür–sanat yayınlarından biri olarak varlığını sürdürüyor. Hem kurucusu, hem yayın yönetmeni, hem de editörü olan Doğan; sanatın ve sanatçının sesi olmayı ilke edindi. Portal, “Yılın En Prestijli Sanat Haber Kaynağı” ödülünü kazandı. Diren Sanat YouTube Kanalı’nda ise 200’ü aşkın sanatçı, yönetmen ve yazarla yaptığı röportajlar sanat dünyasında büyük yankı uyandırdı. Eğitimde İnovasyon ve Duyarlılık Sabit Doğan, Beşiktaş Sakıp Sabancı Anadolu Lisesi’nde biyoloji öğretmenliği yapmaktadır. %0,1’lik dilimden öğrenci alan bu okulda 15 yıldır görev yapmakta; sadece ders anlatan değil, öğrencilerini yaşamla tanıştıran bir rehber olarak görülmektedir. Kurucusu olduğu Robotik Kulübü, ulusal ve uluslararası yarışmalarda birincilikler kazandı. Ayrıca Raylı Sistemler Projesi’ni organize edip yürütücülüğünü üstlendi, Beyaz Bayrak Projesi’nde görev aldı, TÜBİTAK Türkiye Birinciliği kazanan öğrenciler yetiştirdi. Türkiye’de mobbing kavramını ilk kez gündeme getiren eğitimcilerden biri olarak dikkat çekti. Bu konuda açtığı ilk davalar ve kamuoyu çalışmaları birçok kişiye cesaret verdi; hakkında tezler yazıldı. Dijital Dönüşümün Sanatçı Yüzü Sabit Doğan bugün, sosyal medyada milyonlara ulaşan içerikleriyle hem sanatın hem eğitimin yüzünü dijital dünyaya taşımaktadır. Eğitim, sanat, mizah, kişisel gelişim, yemek kültürü ve edebiyatı harmanlayan içerikleri; aylık 40 milyondan fazla izlenme elde etmektedir. Kendisini “bilim ve sanatın izinde yürüyen bir eğitimci” olarak tanımlasa da, izleyicileri onu çoğu zaman evin içindeki bir dost, bir ağabey, bir rehber olarak görür. Sıcaklığıyla, derinliğiyle ve üretkenliğiyle hem öğretmen hem anlatıcı, hem sanat insanı hem de dijital çağın vicdanıdır. “Sanat, insanın kalbine dokunmadan hiçbir işe yaramaz.” — Sabit Doğan