TÜRKİYE TİYATROSU VE DARÜLBEDAYİ SEMİNERİ

0

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları, 27 Mart Dünya Tiyatro Günü’nü ‘’Türkiye Tiyatrosu ve Darülbedayi’ başlıklı, iki günlük bir seminer programı ile kutluyor.  Üç ana başlık altında, tiyatro ve sinemanın Darülbedayi öncesi ve sonrasında, Türkiye’deki varoluş ve kurumsallaşma serüvenine odaklanan Seminer, Darülbedayi’nin kurulduğu döneme ve Avrupa Tiyatrosu/Sineması ile kurulan ilişkiler üzerinden gelişen sanatsal estetiğe yoğunlaşıyor. Seminer 28 ve 29 Mart, 14.00 – 19.00 arası, Bankalar Caddesi 11 numaradaki SALT Galata Odiyoryum’da gerçekleşecek. 

SEMİNER PROGRAMI

28 Mart Cumartesi.

Avantgarde ile Türk Tiyatrosunun Yolculuğu

Prf. Dr. Aysın Candan – Haliç Üniversitesi

Prof. Doc. Ayşın Candan, kurumsal Türk Tiyatrosunun avangardla başlayan yolculuğunu, 19. Yüzyılın sonlarından, 60’ların Halk Tiyatrosu dönemine kadar, görselli bir sunumla paylaşıyor.

19. yüzyılda başlayan batılılaşma hareketinin en belirgin toplumsal yansıması, kapalı salonlarda tiyatro temsilleri izlenmesidir. Eylemin baş aktörleri (her iki anlamda da) Ermenilerdir, izlenen temsiller ise melodramlardır. Melodram ondokuzuncu yüzyılın devrimci biçimidir. Melodram ruhuyla beslenen ilk kuşak Türk oyuncuları içinde en önde gelen isim, Musin Ertuğrul’dur. Gençlik yıllarını Avrupa başkentleri ile Istanbul arasında geçiren, bir avuç yandaşıyla kurumsal Türk tiyatrosunun temelini atan Muhsin Ertuğrul, yüzyıl başının büyük Alman oyuncu ve yönetmenlerini yakından tanımış, onlardan aldığı esinle sahne serüvenini biçimlendirmiştir. Muhsin Ertuğrul’un sahne için yazmaya yüreklendirdiği

gençler arasında Nâzım Hikmet de vardır.

16.00 – 16.30 Ara

Açık Oturum:  Türkiye’de Oyunculuk ve Reji Geleneği

Saat: 16.30 – 19.00

Moderatör: Prof. Dr. Ayşın Candan

Konuşmacılar: Hikmet Körmükçü, Mustafa Avkıran, Nihal Koldaş, Serdar Biliş,aMetin Deniz, Murat Karasu, Jülide Kural

29 Mart Pazar

Venedik’ten Istanbul’a Türkiye Tiyatrosu’nu Yaratanlar

San Lazzaro Oyunları (Okuma Tiyatrosu)

Musahipzade’yi Yüz Yıl Önceden Müjdeleyenler

Venedik’in San Lazzaro Adası’nda 18. yüzyılın sonunda çoğu Osmanlı tebaasına mensup Mıkhitarist rahiplerce komedi üslubunda yazılan ilk Türkçe Osmanlı tiyatrosu örneklerinin tanıtımı ve Musahipzade’yi bir asır önceden müjdeleyen bu oyunların Türkiye’de modern tiyatronun gelişimine katkısı…

14.00 – 15.15

Türkiye Ermenileri Sahnesi:  Bedros Atamyan’dan Ermenice bir Hamlet Tiradı (Boğos Çalgıcıoğlu)

Şarasan’ın ‘Türkiye Ermenileri Sahnesi’ kitabına dayalı olarak 19. Yüzyılda Ermenice-Türkçe tiyatroya büyük katkı yapan efsane oyuncuların tanıtımı ve bunlar arasından Darülbedayi’nin kuruluşuna katkı verenlerin aktarılması.

Mardiros Mınagyan’dan Türkçe bir Armand Duvall tiradı. (Boğos Çalgıcıoğlu)

15.30 – 16.30

Filmler:

Vasfi Rıza Zobu’nun İzinde Güllü Agop’un Mezarını Ararken (Serda Arslan – 10 dk)

Muhsin ve Vahram (1911 yılında Odeon Tiyatrosu’nda Muhsin Ertuğrul ve Vahram Papazyan ortaklığıyla İlk Türkçe Hamlet’in oynanışı üzerine kısa bir film (10 dk)

Okuma Tiyatrosu

İlk kez Abdullah Cevdet tarafından 1908 yılında Türkçe’ye çevrilen ve İstanbul’da 1911 yılında Muhsin Ertuğrul ve Vahram Papazyan tarafından sahnelenen Hamlet

oyununun 5. perde 2. Sahnesi’nde Hamlet ile Leartes arasındaki sahnenin okunması. (10 dk)

Sercan Gidişoğlu, Özgür Eren, İlker Yasin Keskin

16.45 – 17.15


Türkiye Sineması’nda Ilkler ve Tiyatroyla Ilişkisi

(Sinemada Muhsin Ertuğrul Öncesi Dönem)

Yrd. Doç. Dr. Müjgan Yıldırım – Maltepe Üniversitesi

‘Leblebc Horhor’ (1916); ‘Himmet Aga’nın İzdvacı’ (1916-18); Sedat Simavi: ‘Pençe ve Casus’ (1917); ‘Mürebbiye’ (1919); ‘Binnaz’ (1919); ‘Bican Efend Serisi’ (1921-’22) filmleri

üzerinden dönemin sineması ve oyuncular üzerinden Darülbedayi ile bağlantısının anlatılarak, filmlerden kısa görüntü ve fotoğrafların paylaşılması…

Sinemada Muhsin Ertuğrul Dönemi

Sinemada “Tiyatrocular Dönemi (1922-1939) 17 yıl “Tek yönetmen” 30 flm. Muhsin Ertuğrul’un Türkiye sinemasında belirleyici olduğu 17 yıllık bu dönem, flmlerden

görüntüler ve belgeseller eşliğinde aktarılıyor.

Muhsin Ertuğrul üzerine kısa belgesel; Aysel Bataklı Damın Kızı filmi; ‘Bedia Muvahhit: Çoban Yıldızı’ belgeseli; Cahide Sonku belgeseli

 

KATILANLAR

Ayşın Candan:

Viyana Üniversitesi’nde tiyatro bilimi okudu. New York Eyalet Üniversitesi (SUNY) Binghamton’da reji dalında yüksek lisans eğitimi gördü. 1979’da Viyana Üniversitesinde doktorasını tamamladı. istanbul Şehir Tiyatrosunda Muhsin Ertuğrul’un son genel sanat yönetmenliği sırasında 4 yıl dramaturg –yönetmen olarak çalıştı. 1981-97 arası Mimar Sinan

Üniversitesi Sahne ve Görüntü Sanatları bölümünde öğretim üyesiydi. 1990’da NewYork’ta Fulbright, 1993’te Berlin’de Goethe Enstitüsü burslarıyla çağdaş tiyatro, 2004’te ARIT bursuyla Atina’da antik tragedya sahnelemeleri araştırdı. 1996’dan bu yana Uluslararası Tiyatro Antropolojisi Okulu üyesi. 1997’den 2013’e Yeditepe, 2013’ten bu yana Haliç Üniversitesi Konservatuarı’nda profesör. Kitapları: 20. Yüzyıl Öncü Tyatro; Oyun Tören Gösterim; Öncü Tiyatro ve Dijtal Çağda Gösterim

Boğos Çalgıcıoğlu:

1974’de Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Akademisi’nden mezun oldu. Tiyatro oyunculuğu ve sanat yönetmenliği yapıyor. Osmanlı Ermeni Tiyatro Tarihi araştırmacısı ve yazarı. Aylık Paros Dergisi’nde düzenli olarak tarihi tiyatro mekânları üzerine yazıları yayınlamaktadır. Çevirmeni olduğu kitaplar: Şarasan, ‘Türkiye Ermenileri Sahnesi ve Çalışanları’ ;

Baronyan, ‘Şark Dişçisi’ (oyun- Şehir Tiyatroları’nda oynandı.); Zekiyan, ‘Venedik’ten İstanbul’a Modern Ermeni Tiyatrosunun İlk Adımları.’

Fırat Güllü:

Boğaziçi Üniversitesi Tarih Bölümü’nü bitirdi. Boğaziçi Üniversitesi Oyuncuları’nda oyunculuk, eğitmenlik ve yönetmenlik yaptı. Çeviri ve yazıları Mimesis Tiyatro Çeviri Araştırma

Dergisi’nde yayınlandı. Mezuniyet sonrasında 1996 yılında Boğaziçi Gösteri Sanatları Topluluğu’na katıldı. Şu anda Mimesis Tiyatro Çeviri Araştırma Dergisi’nin yayın kurulu

üyesi ve Mimesis Sahne Sanatları Portali’nin (mimesis-dergi.org) düzenli yazarları. Tiyatro tarihi üzerine çalışmalarını sürdürüyor. ‘Vartovyan Kumpanyası ve Yeni Osmanlılar’ adlı bir kitabı, ‘Bir Rol Yaratmak (K. Stanislavski) ve Arzu Gökkuşağı (A. Boal) adlı çevirileri yayınlandı.

Müjgan Yıldırım:

1989 yılında Yıldız Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Mimarlık bölümünden mezun oldu. Master ve doktora eğitimini Marmara Üniversitesi Sinema-Televizyon bölümünde tamamladı. Çektiği iki kısa belgeselle (Bedia Muvahhit’in hayatı ve Paris Apartmanı) ulusal ve uluslararası festivallere katıldı. Yazarın, ‘Doğan Kuban- Bir Rönesans Adamı’ (Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, Nehir Söyleşileri 2007)  ile ‘Edebiyatçı Mimarlar Antolojisi’  (Mimarlık Vakfı Yayınları-2008) adlı kitaplarının yanı sıra Literatür Yayıncılık adına yayıma hazırladığı başta ‘Sedad Eldem ile Söyleşiler’, ‘19. yy’da İzmir Kenti’ olmak üzere birçok kitabı var. Doğuş Üniversitesi’nde başladığı akademisyenliğini, Maltepe Üniversitesi, Güzel Sanatlar Fakültesi Çizgi Film Animasyon Bölümü’nde Yardımcı Doçent olarak sürdürüyor.

PAYLAŞIM
Önceki İçerik34. İSTANBUL FİLM FESTİVALİ 4 – 19 NİSAN ARASINDA
Sonraki İçerikİDAM TARTIŞMALARI SAHNEDE
SABİT DOĞAN Eğitimci • Yazar • Sanat İnsanı • Dijital İçerik Üreticisi Sanatın İzinde Başlayan Bir Yolculuk Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Eğitim Fakültesi Biyoloji Öğretmenliği mezunu olan Sabit Doğan, sanatla ilk kez OMÜ Tiyatro Topluluğu’nda (OMÜTİT) tanıştı. “Kanlı Nigar” oyunundaki Narçin karakteriyle sahneye adım attığında, performansı büyük yankı uyandırdı; oyun onlarca kez sahnelendi, her şehirde yoğun ilgi gördü. Eğitimci kimliğine geçişinde idealizmiyle öne çıkan Doğan, öğretmenliğe Şanlıurfa Siverek’in Hanharabe Köyü’nde başladı. İstanbul’un konforunu geride bırakıp, zor koşullarda eğitim vermeyi seçti. Askerliğini Şırnak Beytüşşebap’ta yaptıktan sonra yeniden İstanbul’a döndü. Yazarlık, Dergicilik ve Dijital Yayıncılık İstanbul yıllarında tiyatro oyunculuğu, metin yazarlığı ve senaryo çalışmalarına yöneldi. Hürriyet Gösteri Dergisi'nde Hami Çağdaş’la birlikte hazırladığı kültür–sanat dosyaları ve röportajlar büyük ses getirdi. Daha sonra kurduğu www.dirensanat.com adlı dijital sanat portalı, 15 yıldır Türkiye’nin en saygın kültür–sanat yayınlarından biri olarak varlığını sürdürüyor. Hem kurucusu, hem yayın yönetmeni, hem de editörü olan Doğan; sanatın ve sanatçının sesi olmayı ilke edindi. Portal, “Yılın En Prestijli Sanat Haber Kaynağı” ödülünü kazandı. Diren Sanat YouTube Kanalı’nda ise 200’ü aşkın sanatçı, yönetmen ve yazarla yaptığı röportajlar sanat dünyasında büyük yankı uyandırdı. Eğitimde İnovasyon ve Duyarlılık Sabit Doğan, Beşiktaş Sakıp Sabancı Anadolu Lisesi’nde biyoloji öğretmenliği yapmaktadır. %0,1’lik dilimden öğrenci alan bu okulda 15 yıldır görev yapmakta; sadece ders anlatan değil, öğrencilerini yaşamla tanıştıran bir rehber olarak görülmektedir. Kurucusu olduğu Robotik Kulübü, ulusal ve uluslararası yarışmalarda birincilikler kazandı. Ayrıca Raylı Sistemler Projesi’ni organize edip yürütücülüğünü üstlendi, Beyaz Bayrak Projesi’nde görev aldı, TÜBİTAK Türkiye Birinciliği kazanan öğrenciler yetiştirdi. Türkiye’de mobbing kavramını ilk kez gündeme getiren eğitimcilerden biri olarak dikkat çekti. Bu konuda açtığı ilk davalar ve kamuoyu çalışmaları birçok kişiye cesaret verdi; hakkında tezler yazıldı. Dijital Dönüşümün Sanatçı Yüzü Sabit Doğan bugün, sosyal medyada milyonlara ulaşan içerikleriyle hem sanatın hem eğitimin yüzünü dijital dünyaya taşımaktadır. Eğitim, sanat, mizah, kişisel gelişim, yemek kültürü ve edebiyatı harmanlayan içerikleri; aylık 40 milyondan fazla izlenme elde etmektedir. Kendisini “bilim ve sanatın izinde yürüyen bir eğitimci” olarak tanımlasa da, izleyicileri onu çoğu zaman evin içindeki bir dost, bir ağabey, bir rehber olarak görür. Sıcaklığıyla, derinliğiyle ve üretkenliğiyle hem öğretmen hem anlatıcı, hem sanat insanı hem de dijital çağın vicdanıdır. “Sanat, insanın kalbine dokunmadan hiçbir işe yaramaz.” — Sabit Doğan