'MUTLULUK OYUNU' (POLLYANNA) KUKLALARLA SAHNEDE

0

Oynamayı unutanlar  için yapılan bir oyun; ‘Mutluluk Oyunu’

 

Rus Yönetmen Antonina Dorolyubova’nın Eleanor Porter’in ‘Pollyanna’  adlı kitabından uyarlanan ‘Mutluluk Oyunu’ Tiyatro Tempo tarafından sahneye konuluyor.

Pollyanna öyküsü Yönetmen Dobrolyubov’un yorumuyla çocuklar ve yetişkinler için sahneleniyor. Oyunda kuklalar;  kendilerine ruhveren oyuncularla  ‘Mutluluk Oyunu’ oynuyor

 Ülkemizde gözönünde bulunmayan kukla tiyatrosu ; Tiyatro Tempo’nun oyuncularıyla birlikte  yeniden canlanıyor. Kuklalara sahnede Başak Gürer, Marina Yüce, Adem Doğar, Beril Boz ve İlknur Tırpan eşlik ediyor. Oyunu Rusça’dan çeviren Marina Yüce bu dönemde ‘mutluluk’  kavramını çocuklara somutlaştırmak istediklerini, özellikle günümüzde sanal oyuncaklar arasında kalan çocukların oyuncaklarıyla birlikte nasıl oynamaları gerektiğini bilmediklerini, eğer yerinde kullanıldığında oyuncakların iyi bir öğretici olabileceğini belirtiyor.Günümüzde bir çok teknolojik oyuncağın özellikle şehirde yaşayan çocukların ellerinin altında olmasına karşın ‘mutsuz’ ve ‘sıkılıyor’ olmalarının düşündürücü olduğuna işaret eden Tempo genel sanat yönetmeni Haluk Yüce bu oyunla repertuarlarının değişik bir renk ve lezzet kazandığını söylüyor. Müzik ve video grafiklerin oyunun önemli bir parçası olduğu ‘Mutluluk Oyunu’ hafta içi akşamları da sergilenerek ailelerin genç çocuklarıyla birlikte izleyecekleri bir oyun olarak ‘aile tiyatrosu’ kavramını Türkiye de yaygınlaştırmayı da hedefliyor.

www.dirensanat.com

_SYL6520

Bilgi için:0312  232 32 92 veya 0533 209 94 41

Tiyatro Tempo
G.M.K Bulvarı No:114/C
Maltepe 06570 ANKARA
0 312 232 32 92
PAYLAŞIM
Önceki İçerik'SAVUNMA'DAN SEÇMELER
Sonraki İçerikTİYATRO PERA'DAN TOTALİTERLİĞE ELEŞTİREL BAKIŞ
SABİT DOĞAN Eğitimci • Yazar • Sanat İnsanı • Dijital İçerik Üreticisi Sanatın İzinde Başlayan Bir Yolculuk Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Eğitim Fakültesi Biyoloji Öğretmenliği mezunu olan Sabit Doğan, sanatla ilk kez OMÜ Tiyatro Topluluğu’nda (OMÜTİT) tanıştı. “Kanlı Nigar” oyunundaki Narçin karakteriyle sahneye adım attığında, performansı büyük yankı uyandırdı; oyun onlarca kez sahnelendi, her şehirde yoğun ilgi gördü. Eğitimci kimliğine geçişinde idealizmiyle öne çıkan Doğan, öğretmenliğe Şanlıurfa Siverek’in Hanharabe Köyü’nde başladı. İstanbul’un konforunu geride bırakıp, zor koşullarda eğitim vermeyi seçti. Askerliğini Şırnak Beytüşşebap’ta yaptıktan sonra yeniden İstanbul’a döndü. Yazarlık, Dergicilik ve Dijital Yayıncılık İstanbul yıllarında tiyatro oyunculuğu, metin yazarlığı ve senaryo çalışmalarına yöneldi. Hürriyet Gösteri Dergisi'nde Hami Çağdaş’la birlikte hazırladığı kültür–sanat dosyaları ve röportajlar büyük ses getirdi. Daha sonra kurduğu www.dirensanat.com adlı dijital sanat portalı, 15 yıldır Türkiye’nin en saygın kültür–sanat yayınlarından biri olarak varlığını sürdürüyor. Hem kurucusu, hem yayın yönetmeni, hem de editörü olan Doğan; sanatın ve sanatçının sesi olmayı ilke edindi. Portal, “Yılın En Prestijli Sanat Haber Kaynağı” ödülünü kazandı. Diren Sanat YouTube Kanalı’nda ise 200’ü aşkın sanatçı, yönetmen ve yazarla yaptığı röportajlar sanat dünyasında büyük yankı uyandırdı. Eğitimde İnovasyon ve Duyarlılık Sabit Doğan, Beşiktaş Sakıp Sabancı Anadolu Lisesi’nde biyoloji öğretmenliği yapmaktadır. %0,1’lik dilimden öğrenci alan bu okulda 15 yıldır görev yapmakta; sadece ders anlatan değil, öğrencilerini yaşamla tanıştıran bir rehber olarak görülmektedir. Kurucusu olduğu Robotik Kulübü, ulusal ve uluslararası yarışmalarda birincilikler kazandı. Ayrıca Raylı Sistemler Projesi’ni organize edip yürütücülüğünü üstlendi, Beyaz Bayrak Projesi’nde görev aldı, TÜBİTAK Türkiye Birinciliği kazanan öğrenciler yetiştirdi. Türkiye’de mobbing kavramını ilk kez gündeme getiren eğitimcilerden biri olarak dikkat çekti. Bu konuda açtığı ilk davalar ve kamuoyu çalışmaları birçok kişiye cesaret verdi; hakkında tezler yazıldı. Dijital Dönüşümün Sanatçı Yüzü Sabit Doğan bugün, sosyal medyada milyonlara ulaşan içerikleriyle hem sanatın hem eğitimin yüzünü dijital dünyaya taşımaktadır. Eğitim, sanat, mizah, kişisel gelişim, yemek kültürü ve edebiyatı harmanlayan içerikleri; aylık 40 milyondan fazla izlenme elde etmektedir. Kendisini “bilim ve sanatın izinde yürüyen bir eğitimci” olarak tanımlasa da, izleyicileri onu çoğu zaman evin içindeki bir dost, bir ağabey, bir rehber olarak görür. Sıcaklığıyla, derinliğiyle ve üretkenliğiyle hem öğretmen hem anlatıcı, hem sanat insanı hem de dijital çağın vicdanıdır. “Sanat, insanın kalbine dokunmadan hiçbir işe yaramaz.” — Sabit Doğan