KADIKÖY TERMİNAL SAHNESİ'NDE KASIM OYUNLARI

0

Doğaçlama ağırlıklı olmak üzere farklı disiplinlerden sanatsal çalışmalara ev sahipliği yapmak üzere kurulan Beyoğlu Terminal Sahnesi, bu yıl Azot ve istanbulimpro işbirliği ile Anadolu yakasında taşınarak etkinliklerini Kadıköy Terminal sahnesi adıyla sürdürüyor. Tiyatroseverler bu sahnede kasım ayında iki topluluktan üç oyun izleyebilecek.

NE ÂLÂ TEMAŞA -istanbulimpro

NE ALA TEMAŞAİçeriği ve şekli sürekli yenilenen, geleneksel formlardan beslenen, interaktif, müzikal kabare ‘Ne Âlâ Temaşa’da seyirci ve oyuncuların ortak algılarından yola çıkılarak değişik insan halleri eğlenceli bir şekilde sahneye konuluyor. Her oyun, tekrarlanamaz olduğu için hem oyuncular hem de seyirciler için özel bir deneyim.

01 – 08 – 22 KASIM, saat 20:30

 

OLAY RUSYA’DA GEÇİYOR/ istanbulimpro

olayrusyadageciyorDoğaçlama olarak sahnelenen ‘Olay Rusya’da Geçiyor’da Anton Çehov’un yazmadığı oyunlar Çehovyen bir atmosferde, Çehovyen karakterlerle sunuluyor.

05- 06 – 15 – 19 – 20 – 29 KASIM, saat 20:30

 

 

 

 

 

 

 

KARNAVAL / Azot

KARNAVALOyuncular Gizem Yücel, Emrah Deniz, Mahmut Fikirsindi, Kıvanç Özdemir, Ayşe Nur Sak, Özer Güngören seyirciden alınan yönelimlerle kısa oyunlardan oluşan iki perdelik doğaçlama bir komedi yaratıyorlar.

HER CUMARTESİ, saat 20:30

 

Ulaşım bilgileri:

Adres: Halitağa Caddesi Şadırvan Pasajı Kadıköy

www.kadikoyterminal.com

www.istanbulimpro.com

e-mail: istanbulimpro@gmail.com

Telefon: 0532 332 05 33 / 0506 625 27 06

PAYLAŞIM
Önceki İçerikKADIKÖY TERMİNAL SAHNESİ’NDE KASIM OYUNLARI
Sonraki İçerikSANATIN YENİ ADRESİ; BO SAHNE
SABİT DOĞAN Eğitimci • Yazar • Sanat İnsanı • Dijital İçerik Üreticisi Sanatın İzinde Başlayan Bir Yolculuk Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Eğitim Fakültesi Biyoloji Öğretmenliği mezunu olan Sabit Doğan, sanatla ilk kez OMÜ Tiyatro Topluluğu’nda (OMÜTİT) tanıştı. “Kanlı Nigar” oyunundaki Narçin karakteriyle sahneye adım attığında, performansı büyük yankı uyandırdı; oyun onlarca kez sahnelendi, her şehirde yoğun ilgi gördü. Eğitimci kimliğine geçişinde idealizmiyle öne çıkan Doğan, öğretmenliğe Şanlıurfa Siverek’in Hanharabe Köyü’nde başladı. İstanbul’un konforunu geride bırakıp, zor koşullarda eğitim vermeyi seçti. Askerliğini Şırnak Beytüşşebap’ta yaptıktan sonra yeniden İstanbul’a döndü. Yazarlık, Dergicilik ve Dijital Yayıncılık İstanbul yıllarında tiyatro oyunculuğu, metin yazarlığı ve senaryo çalışmalarına yöneldi. Hürriyet Gösteri Dergisi'nde Hami Çağdaş’la birlikte hazırladığı kültür–sanat dosyaları ve röportajlar büyük ses getirdi. Daha sonra kurduğu www.dirensanat.com adlı dijital sanat portalı, 15 yıldır Türkiye’nin en saygın kültür–sanat yayınlarından biri olarak varlığını sürdürüyor. Hem kurucusu, hem yayın yönetmeni, hem de editörü olan Doğan; sanatın ve sanatçının sesi olmayı ilke edindi. Portal, “Yılın En Prestijli Sanat Haber Kaynağı” ödülünü kazandı. Diren Sanat YouTube Kanalı’nda ise 200’ü aşkın sanatçı, yönetmen ve yazarla yaptığı röportajlar sanat dünyasında büyük yankı uyandırdı. Eğitimde İnovasyon ve Duyarlılık Sabit Doğan, Beşiktaş Sakıp Sabancı Anadolu Lisesi’nde biyoloji öğretmenliği yapmaktadır. %0,1’lik dilimden öğrenci alan bu okulda 15 yıldır görev yapmakta; sadece ders anlatan değil, öğrencilerini yaşamla tanıştıran bir rehber olarak görülmektedir. Kurucusu olduğu Robotik Kulübü, ulusal ve uluslararası yarışmalarda birincilikler kazandı. Ayrıca Raylı Sistemler Projesi’ni organize edip yürütücülüğünü üstlendi, Beyaz Bayrak Projesi’nde görev aldı, TÜBİTAK Türkiye Birinciliği kazanan öğrenciler yetiştirdi. Türkiye’de mobbing kavramını ilk kez gündeme getiren eğitimcilerden biri olarak dikkat çekti. Bu konuda açtığı ilk davalar ve kamuoyu çalışmaları birçok kişiye cesaret verdi; hakkında tezler yazıldı. Dijital Dönüşümün Sanatçı Yüzü Sabit Doğan bugün, sosyal medyada milyonlara ulaşan içerikleriyle hem sanatın hem eğitimin yüzünü dijital dünyaya taşımaktadır. Eğitim, sanat, mizah, kişisel gelişim, yemek kültürü ve edebiyatı harmanlayan içerikleri; aylık 40 milyondan fazla izlenme elde etmektedir. Kendisini “bilim ve sanatın izinde yürüyen bir eğitimci” olarak tanımlasa da, izleyicileri onu çoğu zaman evin içindeki bir dost, bir ağabey, bir rehber olarak görür. Sıcaklığıyla, derinliğiyle ve üretkenliğiyle hem öğretmen hem anlatıcı, hem sanat insanı hem de dijital çağın vicdanıdır. “Sanat, insanın kalbine dokunmadan hiçbir işe yaramaz.” — Sabit Doğan