50.ANTALYA ALTIN PORTAKAL FİLM FESTİVALİ'NDE "BAZI HALK KONSERLERİ VE KORTEJLER YAPILAMAYACAK"

0

AltinPortakalBasinToplantisi-700x32550. Antalya Altın Portakal Film Festivali’nin daha mütavazi geçmesi planlanıyor.

Altın Portakal Film Festivali, Antalya Büyükşehir Belediyesi ve Antalya Kültür Sanat Vakfının (AKSAV) son dönemde yaşadığı ekonomik sıkıntılar nedeniyle 50’nci yaşına “mütevazı” bir şölenle girecek.

Bu yıl 85’incisi düzenlenen Oscar, 70’incisi düzenlenen Venedik, 66’ncı kez düzenlenen Cannes, 63’üncüsü düzenlenen Berlin Film Festivali’nin ardından dünyanın en uzun soluklu film festivallerinden olan Altın Portakal, bütçesine uygun etkinliklerle 50 yıllık deneyimini genç sinemacılarla paylaşacak.
“BAZI HALK KONSERLERİ VE KORTEJLER YAPILAMAYACAK”
AKSAV’ın çiçeği burnunda başkanı, seramik sanatçısı Tufan Dağıstanlı, 50’nci yıl hazırlıklarını AA muhabiriyle paylaştı. Bu yılki festivali yaklaşık 250 kişilik kadroyla hazırlayacaklarını belirten Dağıstanlı, yaşanan ekonomik sıkıntılara rağmen aksaklık yaşamadıklarını kaydetti. Bu yıl yaklaşık 6 milyon liralık bütçeyle festivali gerçekleştireceklerini vurgulayan Dağıstanlı, bütçe yetersizliği nedeniyle bazı halk konserleri ile Burdur ve Isparta’da sanatçıların katılımıyla gerçekleştirilen kortejlerin yapılamayacağına dikkati çekti.
Festivalin simgesi haline gelen Antalya kortejinin ise tüm kuruluşların katılımıyla “karnaval havasında” gerçekleşmesi için çalıştıklarına değinen Dağıstanlı, şöyle konuştu:
“Antalya’nın tüm kuruluşlarının katıldığı bir karnaval havası yaşanmasını istiyorum. Bu yıl otellerin animasyon ekipleri ile resmi kurumların araçlarını süsleyerek katılacağı bir kortej yapmayı hedefliyoruz. EXPO 2016 Antalya Ajansı, çiçek ve çocuk teması kapsamında süsledikleri araçlarla korteje katılacak. Anadolu Ateşi dans grubunun bir katılımı var. Ayrıca Harley Davidson Kulübü’nden yaklaşık 30 motosikletli de korteje katılacak. Korteji ne kadar zenginleştirebilirsek o kadar zenginleştirmek istiyoruz.”
Dağıstanlı, Altın Portakal’ın dünyanın en uzun soluklu festivallerinden biri olduğunu, sahip olduğu deneyimi genç sinemacılara aktarmak istediğini bildirdi. Bu yıl yarışan filmlerin büyük bölümünün genç sinemacıların eserleri olduğuna değinen Dağıstanlı, “Hedefimiz, Türk sinemasını taze kanlarla hayata döndürmek. Türk sinemasına destek vermek, yeni yönetmenler, yeni filmler oluşturmak ve bu sanatı sıcak tutmak” dedi.

PAYLAŞIM
Önceki İçerik50.ANTALYA ALTIN PORTAKAL FİLM FESTİVALİ’NDE “BAZI HALK KONSERLERİ VE KORTEJLER YAPILAMAYACAK”
Sonraki İçerikBEHZAT Ç.: ANKARA YANIYOR
SABİT DOĞAN Eğitimci • Yazar • Sanat İnsanı • Dijital İçerik Üreticisi Sanatın İzinde Başlayan Bir Yolculuk Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Eğitim Fakültesi Biyoloji Öğretmenliği mezunu olan Sabit Doğan, sanatla ilk kez OMÜ Tiyatro Topluluğu’nda (OMÜTİT) tanıştı. “Kanlı Nigar” oyunundaki Narçin karakteriyle sahneye adım attığında, performansı büyük yankı uyandırdı; oyun onlarca kez sahnelendi, her şehirde yoğun ilgi gördü. Eğitimci kimliğine geçişinde idealizmiyle öne çıkan Doğan, öğretmenliğe Şanlıurfa Siverek’in Hanharabe Köyü’nde başladı. İstanbul’un konforunu geride bırakıp, zor koşullarda eğitim vermeyi seçti. Askerliğini Şırnak Beytüşşebap’ta yaptıktan sonra yeniden İstanbul’a döndü. Yazarlık, Dergicilik ve Dijital Yayıncılık İstanbul yıllarında tiyatro oyunculuğu, metin yazarlığı ve senaryo çalışmalarına yöneldi. Hürriyet Gösteri Dergisi'nde Hami Çağdaş’la birlikte hazırladığı kültür–sanat dosyaları ve röportajlar büyük ses getirdi. Daha sonra kurduğu www.dirensanat.com adlı dijital sanat portalı, 15 yıldır Türkiye’nin en saygın kültür–sanat yayınlarından biri olarak varlığını sürdürüyor. Hem kurucusu, hem yayın yönetmeni, hem de editörü olan Doğan; sanatın ve sanatçının sesi olmayı ilke edindi. Portal, “Yılın En Prestijli Sanat Haber Kaynağı” ödülünü kazandı. Diren Sanat YouTube Kanalı’nda ise 200’ü aşkın sanatçı, yönetmen ve yazarla yaptığı röportajlar sanat dünyasında büyük yankı uyandırdı. Eğitimde İnovasyon ve Duyarlılık Sabit Doğan, Beşiktaş Sakıp Sabancı Anadolu Lisesi’nde biyoloji öğretmenliği yapmaktadır. %0,1’lik dilimden öğrenci alan bu okulda 15 yıldır görev yapmakta; sadece ders anlatan değil, öğrencilerini yaşamla tanıştıran bir rehber olarak görülmektedir. Kurucusu olduğu Robotik Kulübü, ulusal ve uluslararası yarışmalarda birincilikler kazandı. Ayrıca Raylı Sistemler Projesi’ni organize edip yürütücülüğünü üstlendi, Beyaz Bayrak Projesi’nde görev aldı, TÜBİTAK Türkiye Birinciliği kazanan öğrenciler yetiştirdi. Türkiye’de mobbing kavramını ilk kez gündeme getiren eğitimcilerden biri olarak dikkat çekti. Bu konuda açtığı ilk davalar ve kamuoyu çalışmaları birçok kişiye cesaret verdi; hakkında tezler yazıldı. Dijital Dönüşümün Sanatçı Yüzü Sabit Doğan bugün, sosyal medyada milyonlara ulaşan içerikleriyle hem sanatın hem eğitimin yüzünü dijital dünyaya taşımaktadır. Eğitim, sanat, mizah, kişisel gelişim, yemek kültürü ve edebiyatı harmanlayan içerikleri; aylık 40 milyondan fazla izlenme elde etmektedir. Kendisini “bilim ve sanatın izinde yürüyen bir eğitimci” olarak tanımlasa da, izleyicileri onu çoğu zaman evin içindeki bir dost, bir ağabey, bir rehber olarak görür. Sıcaklığıyla, derinliğiyle ve üretkenliğiyle hem öğretmen hem anlatıcı, hem sanat insanı hem de dijital çağın vicdanıdır. “Sanat, insanın kalbine dokunmadan hiçbir işe yaramaz.” — Sabit Doğan