0

EMİN ALPER’İN YENİ FİLMİ ‘KURAK GÜNLER’

CANNES FİLM FESTİVALİ’NDE!

Emin Alper‘in dördüncü uzun metraj filmi Kurak Günler, 75. Cannes Film Festivali’ne seçildi. Türkiye-Fransa-Almanya-Hollanda-Yunanistan-Hırvatistan ortak yapımı olan filmin dünya galası bu yıl 17-28 Mayıs 2022 tarihlerinde düzenlenecek festivalin resmi bölümlerinden ‘Belirli Bir Bakış’ta (‘Un Certain Regard’) yapılacak.

Tepenin ArdıAbluka ve Kız Kardeşler ile ulusal ve uluslararası birçok festivalden ödüllerle dönen Emin Alper’in yeni filmi Kurak Günler’in başrollerinde Selahattin Paşalı ve Ekin Koç, yardımcı rollerde Erol BabaoğluErdem ŞenocakSelin Yeninci, Sinan DemirerNizam Namidar, Ali Seçkiner Alıcı ve Eylül Ersöz yer alıyor.

Politik ve psikolojik gerilim türlerinin unsurlarını taşıyan film, bir süredir kuraklık sorunuyla boğuşan Yanıklar kasabasına yeni atanan genç savcı Emre ile belediye başkanı Selim, yerel gazeteci Murat ve kasabanın eşrafı arasında yaşanan çekişmeleri konu alıyor.

Ay Yapım, Liman Film ve Zola Yapım’ın yapımcısı olduğu Kurak Günler  (proje adı Balkaya) T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü’nden yapım desteği almıştı. Film, Cannes’daki dünya galasının ardından 2022’nin sonbahar aylarında Türkiye’de seyirciyle buluşacak.

PAYLAŞIM
Önceki İçerikSakıp Sabancı 18. Ölüm Yıl Dönümünde Çeşitli Etkinliklerle Anıldı
Sonraki İçerikİstanbul Film Festivali kapsamında Beyaz Perdede #BenKadınım söyleşisi gerçekleşti.
SABİT DOĞAN Eğitimci • Yazar • Sanat İnsanı • Dijital İçerik Üreticisi Sanatın İzinde Başlayan Bir Yolculuk Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Eğitim Fakültesi Biyoloji Öğretmenliği mezunu olan Sabit Doğan, sanatla ilk kez OMÜ Tiyatro Topluluğu’nda (OMÜTİT) tanıştı. “Kanlı Nigar” oyunundaki Narçin karakteriyle sahneye adım attığında, performansı büyük yankı uyandırdı; oyun onlarca kez sahnelendi, her şehirde yoğun ilgi gördü. Eğitimci kimliğine geçişinde idealizmiyle öne çıkan Doğan, öğretmenliğe Şanlıurfa Siverek’in Hanharabe Köyü’nde başladı. İstanbul’un konforunu geride bırakıp, zor koşullarda eğitim vermeyi seçti. Askerliğini Şırnak Beytüşşebap’ta yaptıktan sonra yeniden İstanbul’a döndü. Yazarlık, Dergicilik ve Dijital Yayıncılık İstanbul yıllarında tiyatro oyunculuğu, metin yazarlığı ve senaryo çalışmalarına yöneldi. Hürriyet Gösteri Dergisi'nde Hami Çağdaş’la birlikte hazırladığı kültür–sanat dosyaları ve röportajlar büyük ses getirdi. Daha sonra kurduğu www.dirensanat.com adlı dijital sanat portalı, 15 yıldır Türkiye’nin en saygın kültür–sanat yayınlarından biri olarak varlığını sürdürüyor. Hem kurucusu, hem yayın yönetmeni, hem de editörü olan Doğan; sanatın ve sanatçının sesi olmayı ilke edindi. Portal, “Yılın En Prestijli Sanat Haber Kaynağı” ödülünü kazandı. Diren Sanat YouTube Kanalı’nda ise 200’ü aşkın sanatçı, yönetmen ve yazarla yaptığı röportajlar sanat dünyasında büyük yankı uyandırdı. Eğitimde İnovasyon ve Duyarlılık Sabit Doğan, Beşiktaş Sakıp Sabancı Anadolu Lisesi’nde biyoloji öğretmenliği yapmaktadır. %0,1’lik dilimden öğrenci alan bu okulda 15 yıldır görev yapmakta; sadece ders anlatan değil, öğrencilerini yaşamla tanıştıran bir rehber olarak görülmektedir. Kurucusu olduğu Robotik Kulübü, ulusal ve uluslararası yarışmalarda birincilikler kazandı. Ayrıca Raylı Sistemler Projesi’ni organize edip yürütücülüğünü üstlendi, Beyaz Bayrak Projesi’nde görev aldı, TÜBİTAK Türkiye Birinciliği kazanan öğrenciler yetiştirdi. Türkiye’de mobbing kavramını ilk kez gündeme getiren eğitimcilerden biri olarak dikkat çekti. Bu konuda açtığı ilk davalar ve kamuoyu çalışmaları birçok kişiye cesaret verdi; hakkında tezler yazıldı. Dijital Dönüşümün Sanatçı Yüzü Sabit Doğan bugün, sosyal medyada milyonlara ulaşan içerikleriyle hem sanatın hem eğitimin yüzünü dijital dünyaya taşımaktadır. Eğitim, sanat, mizah, kişisel gelişim, yemek kültürü ve edebiyatı harmanlayan içerikleri; aylık 40 milyondan fazla izlenme elde etmektedir. Kendisini “bilim ve sanatın izinde yürüyen bir eğitimci” olarak tanımlasa da, izleyicileri onu çoğu zaman evin içindeki bir dost, bir ağabey, bir rehber olarak görür. Sıcaklığıyla, derinliğiyle ve üretkenliğiyle hem öğretmen hem anlatıcı, hem sanat insanı hem de dijital çağın vicdanıdır. “Sanat, insanın kalbine dokunmadan hiçbir işe yaramaz.” — Sabit Doğan