Antalya Büyükşehir Belediyesi tarafından T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın katkılarıyla gerçekleşecek 57. Antalya Altın Portakal Film Festivali’nin Uluslararası Uzun Metraj Film Yarışması jüri üyeleri ve filmleri belli oldu.

 

Uluslararası Uzun Metraj Film Yarışması’nda Türkiye’den senarist ve yönetmen Emin Alper, Romanyalı yapımcı Ada Solomon, Les Arcs Avrupa Film Festivali ve Tribeca Film Festivali’nin Sanat Yönetmeni Frederic Boyer, İranlı oyuncu, yönetmen Niki Karimi ile Brezilyalı video sanatçısı, yönetmen ve senarist Sandra Kogut festivalde yarışacak on filmi değerlendirecek jüriyi oluşturuyor.

Jüride Türkiye’den Emin Alper Var!

 

Avrupa Sinema Akademisi yönetim kurulu başkan yardımcısı, Berlin’de Altın Ayı Ödülü’nü kazanan “Pozitia Copilului / Çocuk Pozu”, Oscar’a aday gösterilen ve birçok dalda Avrupa Sinema Akademisi Ödülü kazanan “Toni Erdmann” başta olmak üzere Cannes, Locarno, Sundance gibi festivallerde 200’e yakın ödül kazanan altmıştan fazla filmin Romanyalı yapımcısı Ada Solomon; ilk filmi “Tepenin Ardı” ile Berlin Film Festivali Forum Bölümü’nde Caligari Ödülü’nü, ikinci filmi “Abluka” ile 72. Venedik Film Festivali’nde Jüri Özel Ödülü’nü kazanan, kısa sürede sinemamızda kendine sağlam bir yer edinmeyi başaran, geçen yıl Berlin Film Festivali’nde prömiyerini yapan, ulusal ve uluslararası festivalleri dolaşan “Kız Kardeşler” filmiyle pek çok ödüle layık görülen Emin Alper; Tribeca ve Les Arcs Avrupa Film Festivalleri’nin Sanat Yönetmeni, Reykjavik Film Festivali Program Direktörü Frederic Boyer; Behrooz Afkhami, Masoud Kimiai, Dairush Mehrjui, Tahmineh Milani gibi sinemacılarla çalışan, dünyaca ünlü festivallerde ödülleri bulunan, yönetmenliğini yaptığı ilk filmi “One Night” ile Cannes Film Festivali’ne seçildikten sonra kariyerine kamera arkasında da devam eden İranlı oyuncu, yönetmen ve senarist Niki Karimi ile yapıtları New York Modern Sanat Müzesi (MoMA), Lincoln Center, Guggenheim Müzesi, Harvard Film Archive ve Forum des Images gibi kurumlarda yer alan, Toronto Film Festivali’nde dünya prömiyerini yapan ve geçen yıl Antalya izleyicisiyle buluşan “Three Summers / Üç Yaz” ile Antalyalıların hatırlayacağı film ve video sanatçısı Sandra Kogut, bu seneki Uluslararası Uzun Metraj Film Yarışma ödüllerine karar verecek isimler.

 

Yılın En Yeni Filmleri Antalya’da

 

Çoğunluğu Venedik Film Festivali’nde dünya prömiyerini yapan yılın en yeni yapımları, Türkiye’de ilk kez Antalya’da izleyici karşısına çıkacak. Filistin’den Fransa’ya, Finlandiya’dan İran’a dünyanın dört bir yanından toplam on film, En İyi Film ve En İyi Yönetmen dallarındaki 120 bin TL para ödülü ile En İyi Kadın Oyuncu ve En İyi Erkek Oyuncu dallarında da Altın Portakal heykelciği için yarışacak.

 

Emmanuel Courcol’un 1985’te İsveç’te yaşanan gerçek bir olaydan esinlendiği, Cannes Film Festivali’nin bu yılki seçkisinde yer alan, cezaevinde tiyatro atölyesi düzenleyen işsiz oyuncu Etienne ve mahkûmların “Godot’yu Beklerken”i sahneye koymalarının dokunaklı hikâyesini anlattığı komedisi “En Başarılı Prodüksiyon / The Big Hit”; Hitchcock’un “Vertigo” ve Kieslowski’nin “Véronique’in İkili Yaşamı” filmlerinin izinden giden Macar yönetmen Lili Horvát’ın, aşk ve delilik arasındaki ince sınırı mercek altına aldığı “Belirsiz Bir Süre İçin Birlikteliğe Hazırlık  / Preparations to be Together for an Unknown Period of Time”; Pamela Tola’nın; kardeşleriyle çıktığı yolculukta gençliğini ve yaşadıklarını yeniden gözden geçiren, evlilik uğruna nelerden vazgeçtiğinin farkına varan 75 yaşındaki bir kadını konu edinen komedisi “Çelik Kızlar / Ladies of Steel”; Massoud Bakhshi’nin medya ve özel hayat ilişkisini ele alırken, İran toplumunda kadının konumu ve adaleti sorguladığı, Sundance Film Festivali’nde Jüri Büyük Ödülü alan filmi “En Uzun Gece / Yalda, a Night for Forgiveness”, yarışmanın merakla beklenen yapımları arasında yer alıyor.

 

Geçtiğimiz haftalarda sona eren 77. Venedik Film Festivali’nin ardından ülkemizde ilk kez Antalya’da gösterilecek; Filistinli yönetmen Ameen Nayfeh’in, başrolünde “Body of Lies”, “The Kingdom”, “Paradise Now” gibi filmlerden tanıdığımız Ali Suliman’ın yer aldığı, İsrail işgali altındaki topraklarda Filistinlilerin yaşadıklarının çarpıcı portresi “200 Metre / 200 Meters”; Uberto Pasolini’nin gerçek bir hikâyeden uyarladığı, aile ve evlat edinme konularına derin bir duyarlılıkla yaklaştığı filmi “Alelade Bir Yuva / Nowhere Special”; bir çiftin 30 yılına odaklanan, aşk, sadakat, ihanet, pişmanlık ve utanca dair çağdaş bir öykü anlatan Daniele Luchetti imzalı “Bağlar / Bağcıklar / The Ties”; Ana Roche de Sousa’nın İngiltere’deki Portekizli göçmen bir çift üzerinden, sesleri duyulmayan bir kesime ayna tuttuğu, Venedik’ten Orrizonti Geleceğin Aslanı ve Jüri Özel Ödülleri ile dönen filmi “Dinle / Listen”; Arab ve Tarzan Nasser kardeşlerin Gazze’deki siyasi çalkantıların ortasında, zorlukların yanı sıra absürd durumlara vurgu yaptıkları, sinema klasiği olmaya aday aşk hikâyesi “Gaza Mon Amour” ve 2006 yılında imza attığı “Esma’nın Sırrı – Grbavica”yla tüm dünyada hatırı sayılır bir başarı elde eden Bosnalı yönetmen Jasmila Žbanić’in kamerasını bir kez daha Bosna Savaşı’na çevirdiği “Nereye Gidiyorsun, Aida? / Quo Vadis, Aida?” yarışmada yer alan diğer filmler.

 

Uluslararası Uzun Metraj Film Yarışması’nın kazananları 10 Ekim’deki Kapanış ve Ödül Töreni’nde belli olacak.

 

Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’in başkanlığını yaptığı 57. Antalya Altın Portakal Film Festivali’nin İdari Direktörlüğünü Cansel Çevikol Tuncer, yönetmenliğini Ahmet Boyacıoğlu, sanat yönetmenliğini Başak Emre üstleniyor.

PAYLAŞIM
Önceki İçerikİBB Kültür Daire Başkanı Hülya Muratlı : Bu Bir Dayanışmadır / İstanbul Şehir Tiyatroları Açıldı / Özel Röportaj
Sonraki İçerikRıza Kocaoğlu Menajerimi Ara Dizisi’nde
SABİT DOĞAN Eğitimci • Yazar • Sanat İnsanı • Dijital İçerik Üreticisi Sanatın İzinde Başlayan Bir Yolculuk Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Eğitim Fakültesi Biyoloji Öğretmenliği mezunu olan Sabit Doğan, sanatla ilk kez OMÜ Tiyatro Topluluğu’nda (OMÜTİT) tanıştı. “Kanlı Nigar” oyunundaki Narçin karakteriyle sahneye adım attığında, performansı büyük yankı uyandırdı; oyun onlarca kez sahnelendi, her şehirde yoğun ilgi gördü. Eğitimci kimliğine geçişinde idealizmiyle öne çıkan Doğan, öğretmenliğe Şanlıurfa Siverek’in Hanharabe Köyü’nde başladı. İstanbul’un konforunu geride bırakıp, zor koşullarda eğitim vermeyi seçti. Askerliğini Şırnak Beytüşşebap’ta yaptıktan sonra yeniden İstanbul’a döndü. Yazarlık, Dergicilik ve Dijital Yayıncılık İstanbul yıllarında tiyatro oyunculuğu, metin yazarlığı ve senaryo çalışmalarına yöneldi. Hürriyet Gösteri Dergisi'nde Hami Çağdaş’la birlikte hazırladığı kültür–sanat dosyaları ve röportajlar büyük ses getirdi. Daha sonra kurduğu www.dirensanat.com adlı dijital sanat portalı, 15 yıldır Türkiye’nin en saygın kültür–sanat yayınlarından biri olarak varlığını sürdürüyor. Hem kurucusu, hem yayın yönetmeni, hem de editörü olan Doğan; sanatın ve sanatçının sesi olmayı ilke edindi. Portal, “Yılın En Prestijli Sanat Haber Kaynağı” ödülünü kazandı. Diren Sanat YouTube Kanalı’nda ise 200’ü aşkın sanatçı, yönetmen ve yazarla yaptığı röportajlar sanat dünyasında büyük yankı uyandırdı. Eğitimde İnovasyon ve Duyarlılık Sabit Doğan, Beşiktaş Sakıp Sabancı Anadolu Lisesi’nde biyoloji öğretmenliği yapmaktadır. %0,1’lik dilimden öğrenci alan bu okulda 15 yıldır görev yapmakta; sadece ders anlatan değil, öğrencilerini yaşamla tanıştıran bir rehber olarak görülmektedir. Kurucusu olduğu Robotik Kulübü, ulusal ve uluslararası yarışmalarda birincilikler kazandı. Ayrıca Raylı Sistemler Projesi’ni organize edip yürütücülüğünü üstlendi, Beyaz Bayrak Projesi’nde görev aldı, TÜBİTAK Türkiye Birinciliği kazanan öğrenciler yetiştirdi. Türkiye’de mobbing kavramını ilk kez gündeme getiren eğitimcilerden biri olarak dikkat çekti. Bu konuda açtığı ilk davalar ve kamuoyu çalışmaları birçok kişiye cesaret verdi; hakkında tezler yazıldı. Dijital Dönüşümün Sanatçı Yüzü Sabit Doğan bugün, sosyal medyada milyonlara ulaşan içerikleriyle hem sanatın hem eğitimin yüzünü dijital dünyaya taşımaktadır. Eğitim, sanat, mizah, kişisel gelişim, yemek kültürü ve edebiyatı harmanlayan içerikleri; aylık 40 milyondan fazla izlenme elde etmektedir. Kendisini “bilim ve sanatın izinde yürüyen bir eğitimci” olarak tanımlasa da, izleyicileri onu çoğu zaman evin içindeki bir dost, bir ağabey, bir rehber olarak görür. Sıcaklığıyla, derinliğiyle ve üretkenliğiyle hem öğretmen hem anlatıcı, hem sanat insanı hem de dijital çağın vicdanıdır. “Sanat, insanın kalbine dokunmadan hiçbir işe yaramaz.” — Sabit Doğan