BASKI GÖREN KADINLARIN HİKAYESİ “UYANDIĞIMDA SESİM YOKTU” TÜRKİYE’DE İLK KEZ SAHNELENİYOR!

Dünyanın birçok ülkesinde kapalı gişe oynayan ve baskı gören kadınların hikayesini konu alan “Uyandığımda Sesim Yoktu” oyunu, Tamer Levent rejisiyle Türkiye’de ilk kez seyirciyle buluşacak.

Kanada, Birleşik Krallık ve Amerika başta olmak üzere Avrupa’nın birçok ülkesinde kapalı gişe oynayan “Mouthpiece” oyunu, “Uyandığımda Sesim Yoktu” adıyla 6 Şubat Perşembe günü saat 20:30’da Koma Sahnesi’nde düzenlenecek prömiyerle ilk kez Türkiyeli tiyatroseverlerle buluştu. Çağdaş ve fiziksel tiyatronun yeni yazılmış  olan oyun, farkındalık sahibi Kanadalı bir kadının tepkisinin, Türkiye kadınından farklı olmadığının da kanıtı.

REJİ KOLTUĞUNDA TAMER LEVENT VAR!

Yapımcılığını Bu Yapım’ın üstlendiği ve yönetmen Tamer Levent rejisiyle seyircinin karşısına çıkacak olan oyun, Burcu Görek ve Dilşad Çelebi’nin performanslarıyla hayat buluyor. “Uyandığımda Sesim Yoktu”, modern kadının kafasındaki iç çatışmayı, ikircikli halini, fiziksel, grotesk, epik, dramatik tiyatro yaklaşımlarıyla ve akapella yardımıyla çağdaş bir anlatıma kavuşturuyor.

Uyandığımda Sesim Yoktu oyunu hakkında yönetmeni Tamer Levent ile Yaptığımız röportajı Diren Sanat Youtube kanalında izleyebilirsiniz.

Bir sabah uyandığında annesinin öldüğünü öğrenen Cassandra, annesi için hazırlaması gereken anma konuşması üzerinden içine düştüğü yalnızlıkla birlikte kadına yönelik her türlü baskı ve şiddeti sorgulamaya ve özeleştiri yapmaya başlar. Bastırılmış kişiliğinin yarattığı başkaldırıyla, erkeklerde normal görülen davranışların kadınlarda anormal görülebileceği tepkisini de gösteren oyun; açık bir şekilde baskı gören, örtülü bir baskının içinde kendini bulan, yaşadığı birçok korku ve toplumun ona dayattıklarından dolayı kendini ifade edemeyen, sesleri kısılmış, hırpalanmış, hatta canice öldürülmüş kadınların hakları için yazılmış bir başkaldırı oyunu.

YILIN EN İYİ OYUNU SEÇİLDİ!

Orijinal adıyla “Mouthpiece”, 2016-2017 sezonunda “Toronto Tiyatro Eleştirmenleri” tarafından “Yılın En İyi Kanada Oyunu” seçildi.

2017 yılında Edinburg Fringe Festivali’nde pek çok ödülün sahibi oldu.

OYUNUN KÜNYESİ:

Yapımcı: Bu Yapım

Yazan: Amy Nostbakken &; Norah Sadava

Çeviren: Gökçenur Şehirli

Yöneten: Tamer Levent

Koreograf: Utku Demirkaya

Müzik Direktörü: Batınhan Altun

Işık: Gökhan Davulcu

Işık ve Ses Uygulama: Ali Efe Özkan

Kostüm: Fatoş Aydoğdu

Fotoğraf: Fethi Karaduman

Afiş Tasarım: Berkcan Okar

Reji Asistanı: Başak Bilge Kutlu

Asistan: Selen Çakırhan

OYUNCULAR

Burcu Görek

Dilşad Çeleb

PAYLAŞIM
Önceki İçerikİBB ŞEHİR TİYATROLARI’NDA BU HAFTA (19-23 Şubat 2020)
Sonraki İçerikKapadokya Film Platformu Başvuruları Başladı!
SABİT DOĞAN Eğitimci • Yazar • Sanat İnsanı • Dijital İçerik Üreticisi Sanatın İzinde Başlayan Bir Yolculuk Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Eğitim Fakültesi Biyoloji Öğretmenliği mezunu olan Sabit Doğan, sanatla ilk kez OMÜ Tiyatro Topluluğu’nda (OMÜTİT) tanıştı. “Kanlı Nigar” oyunundaki Narçin karakteriyle sahneye adım attığında, performansı büyük yankı uyandırdı; oyun onlarca kez sahnelendi, her şehirde yoğun ilgi gördü. Eğitimci kimliğine geçişinde idealizmiyle öne çıkan Doğan, öğretmenliğe Şanlıurfa Siverek’in Hanharabe Köyü’nde başladı. İstanbul’un konforunu geride bırakıp, zor koşullarda eğitim vermeyi seçti. Askerliğini Şırnak Beytüşşebap’ta yaptıktan sonra yeniden İstanbul’a döndü. Yazarlık, Dergicilik ve Dijital Yayıncılık İstanbul yıllarında tiyatro oyunculuğu, metin yazarlığı ve senaryo çalışmalarına yöneldi. Hürriyet Gösteri Dergisi'nde Hami Çağdaş’la birlikte hazırladığı kültür–sanat dosyaları ve röportajlar büyük ses getirdi. Daha sonra kurduğu www.dirensanat.com adlı dijital sanat portalı, 15 yıldır Türkiye’nin en saygın kültür–sanat yayınlarından biri olarak varlığını sürdürüyor. Hem kurucusu, hem yayın yönetmeni, hem de editörü olan Doğan; sanatın ve sanatçının sesi olmayı ilke edindi. Portal, “Yılın En Prestijli Sanat Haber Kaynağı” ödülünü kazandı. Diren Sanat YouTube Kanalı’nda ise 200’ü aşkın sanatçı, yönetmen ve yazarla yaptığı röportajlar sanat dünyasında büyük yankı uyandırdı. Eğitimde İnovasyon ve Duyarlılık Sabit Doğan, Beşiktaş Sakıp Sabancı Anadolu Lisesi’nde biyoloji öğretmenliği yapmaktadır. %0,1’lik dilimden öğrenci alan bu okulda 15 yıldır görev yapmakta; sadece ders anlatan değil, öğrencilerini yaşamla tanıştıran bir rehber olarak görülmektedir. Kurucusu olduğu Robotik Kulübü, ulusal ve uluslararası yarışmalarda birincilikler kazandı. Ayrıca Raylı Sistemler Projesi’ni organize edip yürütücülüğünü üstlendi, Beyaz Bayrak Projesi’nde görev aldı, TÜBİTAK Türkiye Birinciliği kazanan öğrenciler yetiştirdi. Türkiye’de mobbing kavramını ilk kez gündeme getiren eğitimcilerden biri olarak dikkat çekti. Bu konuda açtığı ilk davalar ve kamuoyu çalışmaları birçok kişiye cesaret verdi; hakkında tezler yazıldı. Dijital Dönüşümün Sanatçı Yüzü Sabit Doğan bugün, sosyal medyada milyonlara ulaşan içerikleriyle hem sanatın hem eğitimin yüzünü dijital dünyaya taşımaktadır. Eğitim, sanat, mizah, kişisel gelişim, yemek kültürü ve edebiyatı harmanlayan içerikleri; aylık 40 milyondan fazla izlenme elde etmektedir. Kendisini “bilim ve sanatın izinde yürüyen bir eğitimci” olarak tanımlasa da, izleyicileri onu çoğu zaman evin içindeki bir dost, bir ağabey, bir rehber olarak görür. Sıcaklığıyla, derinliğiyle ve üretkenliğiyle hem öğretmen hem anlatıcı, hem sanat insanı hem de dijital çağın vicdanıdır. “Sanat, insanın kalbine dokunmadan hiçbir işe yaramaz.” — Sabit Doğan