Pera Müzesi Film Programları Kimlik ve Kişilik Üzerine Pera Film’den “Bölünmüş Benlik” (07 Şubat – 04 Mart 2018) Pera Müzesi, Bana Bak! sergisi kapsamında Bölünmüş Benlik film programını sunuyor. Program adını İskoç psikiyatrist Ronald David Laing’in ilk kitabından alıyor. Seçkide Laing’in çalışmaları ve yaşamına vurgu yapan çarpıcı film, belgesel ve video çalışmalarına yer verilirken, benlik ve kimlik kavramları tartışmaya açılıyor.

 

Pera Film’in 07 Şubat – 04 Mart tarihleri arasında sinemaseverlerle buluşturduğuBölünmüş Benlik film programı, kimlik, temsil ve görenek kavramlarının beyazperdedeki yansımalarını araştırıyor. Özellikle psikiyatri konulu filmleri mercek altına alan seçkide, dokuz film öne çıkıyor: Sığınak (Peter Robinson, 1972), Siz Eskiden R.D. Laing Miydiniz? (Kirk Tougas, Thomas Shandel, 1989), R.D. Laing’in ‘Düğümler’ini Filme Okumak (David Lamelas, 1970), Aile Hayatı (David Lamelas, 1971), Morvern Callar(Lynne Ramsay, 2002), Kevin Hakkında Konuşmalıyız (Lynne Ramsay, 2011), Neon Şeytan (Nicolas Winding Refn, 2016), Plaj Fareleri (Eliza Hittman, 2017), Kutsal Geyiğin Ölümü (Yorgos Lanthimos, 2017).

 

Yönetmenliğini Peter Robinson’ın üstlendiği 1982 yapımı Sığınak (Asylum), “akıl rahatsızlığı” çeken bireylerin birbirleri ile etkileşimlerini incelerken, “deliliğin” her ne kadar ıstıraplı da olsa sosyal açıdan olumlu sonuçlar da doğurabileceği konusunda saptamalar içeriyor. Siz Eskiden R.D. Laing Miydiniz? (Did You Used to be R.D. Laing?) R.D.Laing’in yaşamından öyküler barındırırken, hastalarının deneyimlerinden de yararlanıyor. Kirk Tougas ve Thomas Shandel’in yönetmenliğini yaptığı film aynı zamanda Laing’i bir dizi konferans ve seminerde takip eden bir yapım olarak öne çıkıyor. R.D. Laing’in ‘Düğümler’ini Filme Okumak (Reading Film from ‘Knots’ by R.D. Laing), İskoç psikiyatristin Düğümler kitabından sayfaların, yönetmen David Lamelas tarafından filme çekilmesinden oluşuyor. Asi kızları ile baş etmeye çalışan orta sınıf bir anne babanın öyküsünü anlatan, David Mercer imzalı Aile Hayatı (Family Life), şizofreninin bir beyin hastalığından ziyade psikolojik sendrom olduğuna inanan psikiyatrist R.D. Laing’in kuramlarını destekliyor.

Alan Warner’ın 1995 tarihli romanından uyarlanan Morvern Callar, genç bir kadının sevgilisinin ani intiharını kendi özgürlüğüne kavuşmak amacıyla değerlendirmesini işliyor.David Lamelas yönetmenliğindeki film, hikâyesi yanı sıra atmosferiyle de dikkat çekiyor.Kevin Hakkında Konuşmalıyız (We Need to Talk About Kevin), bir anne ile büyüdüğünde seri katile dönüşen oğlu arasındaki ilişkiyi ele alıyor. İskoç yönetmen Lynn Ramsay tarafından beyazperdeye uyarlanan bu psikolojik gerilimin müzikleri ise Radiohead’den Johnny Greenwood imzası taşıyor. Moda dünyasının acımasız yüzünü genç model Jesse’nin hikâyesi üzerinden görselleştiren korku filmi Neon Şeytan (The Neon Demon)’ın yönetmen koltuğunda Nicolas Winding Refn oturuyor. Plaj Fareleri (Beach Rats), Brooklyn sokaklarında yaşayan Frankie’nin kimliğini sorgulamasını ve kendini keşfetme çabasını konu alıyor. Yönetmen Eliza Hittman, filmde karakter tahliline ayrı bir derinlik kazandırıyor. Kutsal Geyiğin Ölümü (The Killing of a Sacred Deer) başarılı bir cerrah ve babasının boşluğunu onunla doldurmaya çabalayan bir ergen etrafında dönüyor. Yunan yönetmen Yorgos Lanthimos’un The Lobster’dan sonra İngilizce çektiği bu ikinci film, aile, suçluluk duygusu ve sınıf ayrımı gibi kavramları içeriyor.

 

Pera Film’in Bölünmüş Benlik adlı programı, 07 Şubat – 04 Mart 2018 tarihleri arasında ücretsiz izlenebilir.

 

#perafilm #BölünmüşBenlik #TheDividedSelf

 

Ayrıntılı Bilgi:

Hilal Güntepe / Grup 7 İletişim Danışmanlığı, hguntepe@grup7.com.tr – (0212) 292 13 13

Büşra Mutlu / Pera Müzesi, busra.mutlu@peramuzesi.org.tr – (0212) 334 09 00

 

Gösterim Programı

 

7 Şubat Çarşamba

19:00 Siz Eskiden R.D. Laing Miydiniz? (92’)

Did You Used to Be R.D. Laing?

 

10 Şubat Cumartesi

14:00 Aile Hayatı (108′)

Family Life

 

11 Şubat Pazar

14:00 Morvern Callar (97’)

 

16:00 Kevin Hakkında Konuşmalıyız (112′)

We Need to Talk About Kevin

 

16 Şubat Cuma

19:00 Kutsal Geyiğin Ölümü (121′)

The Killing of a Sacred Deer

 

21:00 Neon Şeytan (118′)

The Neon Demon

 

17 Şubat Cumartesi

16:00 Siz Eskiden R.D. Laing Miydiniz? (92’)

Did You Used to Be R.D. Laing?

 

18:00 Kevin Hakkında Konuşmalıyız (112′)

We Need to Talk About Kevin

 

18 Şubat Pazar

18:00 Neon Şeytan (118′)

The Neon Demon

 

23 Şubat Cuma

19:00 Aile Hayatı (108′)

Family Life

 

21:00 Plaj Fareleri (98′)

Beach Rats

 

2 Mart Cuma

19:00 R.D. Laing’in ‘Düğümler’ini Filme Okumak (15’) + Sığınak (95’)

Reading Film from ‘Knots’ by R.D. Laing + Asylum

 

3 Mart Cumartesi

14:00 Plaj Fareleri (98′)

Beach Rats

 

16:00 Morvern Callar (97’)

 

18:00 R.D. Laing’in ‘Düğümler’ini Filme Okumak (15’) + Sığınak (95’)

Reading Film from ‘Knots’ by R.D. Laing + Asylum

 

4 Mart Pazar

16:00 Kutsal Geyiğin Ölümü (121′)

The Killing of a Sacred Deer

 

PAYLAŞIM
Önceki İçerikHurts Zorlu’da
Sonraki İçerikDayanılmaz Bir Duygudur Beklemek: GODOT’YU BEKLERKEN’i BEKLERKEN
SABİT DOĞAN Eğitimci • Yazar • Sanat İnsanı • Dijital İçerik Üreticisi Sanatın İzinde Başlayan Bir Yolculuk Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Eğitim Fakültesi Biyoloji Öğretmenliği mezunu olan Sabit Doğan, sanatla ilk kez OMÜ Tiyatro Topluluğu’nda (OMÜTİT) tanıştı. “Kanlı Nigar” oyunundaki Narçin karakteriyle sahneye adım attığında, performansı büyük yankı uyandırdı; oyun onlarca kez sahnelendi, her şehirde yoğun ilgi gördü. Eğitimci kimliğine geçişinde idealizmiyle öne çıkan Doğan, öğretmenliğe Şanlıurfa Siverek’in Hanharabe Köyü’nde başladı. İstanbul’un konforunu geride bırakıp, zor koşullarda eğitim vermeyi seçti. Askerliğini Şırnak Beytüşşebap’ta yaptıktan sonra yeniden İstanbul’a döndü. Yazarlık, Dergicilik ve Dijital Yayıncılık İstanbul yıllarında tiyatro oyunculuğu, metin yazarlığı ve senaryo çalışmalarına yöneldi. Hürriyet Gösteri Dergisi'nde Hami Çağdaş’la birlikte hazırladığı kültür–sanat dosyaları ve röportajlar büyük ses getirdi. Daha sonra kurduğu www.dirensanat.com adlı dijital sanat portalı, 15 yıldır Türkiye’nin en saygın kültür–sanat yayınlarından biri olarak varlığını sürdürüyor. Hem kurucusu, hem yayın yönetmeni, hem de editörü olan Doğan; sanatın ve sanatçının sesi olmayı ilke edindi. Portal, “Yılın En Prestijli Sanat Haber Kaynağı” ödülünü kazandı. Diren Sanat YouTube Kanalı’nda ise 200’ü aşkın sanatçı, yönetmen ve yazarla yaptığı röportajlar sanat dünyasında büyük yankı uyandırdı. Eğitimde İnovasyon ve Duyarlılık Sabit Doğan, Beşiktaş Sakıp Sabancı Anadolu Lisesi’nde biyoloji öğretmenliği yapmaktadır. %0,1’lik dilimden öğrenci alan bu okulda 15 yıldır görev yapmakta; sadece ders anlatan değil, öğrencilerini yaşamla tanıştıran bir rehber olarak görülmektedir. Kurucusu olduğu Robotik Kulübü, ulusal ve uluslararası yarışmalarda birincilikler kazandı. Ayrıca Raylı Sistemler Projesi’ni organize edip yürütücülüğünü üstlendi, Beyaz Bayrak Projesi’nde görev aldı, TÜBİTAK Türkiye Birinciliği kazanan öğrenciler yetiştirdi. Türkiye’de mobbing kavramını ilk kez gündeme getiren eğitimcilerden biri olarak dikkat çekti. Bu konuda açtığı ilk davalar ve kamuoyu çalışmaları birçok kişiye cesaret verdi; hakkında tezler yazıldı. Dijital Dönüşümün Sanatçı Yüzü Sabit Doğan bugün, sosyal medyada milyonlara ulaşan içerikleriyle hem sanatın hem eğitimin yüzünü dijital dünyaya taşımaktadır. Eğitim, sanat, mizah, kişisel gelişim, yemek kültürü ve edebiyatı harmanlayan içerikleri; aylık 40 milyondan fazla izlenme elde etmektedir. Kendisini “bilim ve sanatın izinde yürüyen bir eğitimci” olarak tanımlasa da, izleyicileri onu çoğu zaman evin içindeki bir dost, bir ağabey, bir rehber olarak görür. Sıcaklığıyla, derinliğiyle ve üretkenliğiyle hem öğretmen hem anlatıcı, hem sanat insanı hem de dijital çağın vicdanıdır. “Sanat, insanın kalbine dokunmadan hiçbir işe yaramaz.” — Sabit Doğan