İBB ŞEHİR TİYATROLARI YENi GENEL SANAT YÖNETMENLİĞİNE SUHA UYGUR ATANDI

0

Ìstanbul Büyük  Sehir Belediyesi Tiyatrolari’nin Genel Genel Sanat yonetmeni Erhan Yazicioglu’nun istifasindan sonra bu göreve  Nejat Uygur’un ogullarindan Suha Uygur getirildi.

İBB’den yapılan açıklama şöyle:
Erhan Yazıcıoğlu’ndan boşalan Şehir Tiyatroları Genel Sanat Yönetmenliği görevini üstlenen Süha Uygur 1 Ocak 1958 tarihinde Adana’da doğdu. Sanatçı, 1980 yılında Necla – Nejat Uygur Tiyatrosu’nun Tiyatro Müdürlüğü’ne getirildi ve bu görevi 1992 senesine kadar devam etti.

 

Bu süre içerisinde Nejat Uygur’un sergilediği bazı oyunlarda oyunculuk, yönetmen yardımcılığı ve yönetmenlik yaptı. 1993 senesinde kardeşleri Süheyl ve Behzat Uygur ile beraber “Genç Uygurlar Tiyatrosu” nu kurdu. Bu süre içerisinde “Boynuz Kulağı Geçer”, “Tele Köle”, “Üç Salakşörler” oyunları sahnelendi.

2001 yılına kadar görevine devam etti. 2001 yılında Uygur Sanat oluşumunu kurdu. Ve babası Nejat Uygur’un hastalandığı 2006 yılına kadar bu oluşumu sürdürdü.

Bu oluşum içeresinde “Türkiye’nin Delisi”, “Şeyini Şey Ettiğimin Şeyi”, “Kodum mu Oturturum”, oyunlarında yapımcı ve yönetmen olarak görev aldı.

 

2006-2009 seneleri arasında babasının rahatsızlığından dolayı çalışmalarına ara verdi.

2009 yılında rahmetli babasının isteği ile Uygur Çocuk Tiyatrosu’nu kurdu.

 

“Bu Dünya Hepimizin”, Küçük Kız ve Yıldızlar”, “Güneşe Yolculuk”,” İyilik Ağacı”, “Kırmızı Pabuçlar”,” Mıknatıs Çocuk”, “Çocuk Ülkesi” ve “Pamuk Prenses Mikroplar Ülkesinde” oyunların genel sanat yönetmenliğini yaptı.

 

2014 yılında Uygur Çocuk Tiyatrosu’nu yeniden hayata geçirdi.

 

2015 yılında hâlâ sahnelenmekte olan “Kapıdaki Düşman” isimli oyunun genel sanat yönetmenliğini yaptı.

PAYLAŞIM
Önceki İçerik‘BEKLEYİŞ’ MAYA CÜNEYT TÜREL SAHNESİ’NDE
Sonraki İçerikSUHA UYGUR’DAN ÌLK AÇIKLAMA
SABİT DOĞAN Eğitimci • Yazar • Sanat İnsanı • Dijital İçerik Üreticisi Sanatın İzinde Başlayan Bir Yolculuk Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Eğitim Fakültesi Biyoloji Öğretmenliği mezunu olan Sabit Doğan, sanatla ilk kez OMÜ Tiyatro Topluluğu’nda (OMÜTİT) tanıştı. “Kanlı Nigar” oyunundaki Narçin karakteriyle sahneye adım attığında, performansı büyük yankı uyandırdı; oyun onlarca kez sahnelendi, her şehirde yoğun ilgi gördü. Eğitimci kimliğine geçişinde idealizmiyle öne çıkan Doğan, öğretmenliğe Şanlıurfa Siverek’in Hanharabe Köyü’nde başladı. İstanbul’un konforunu geride bırakıp, zor koşullarda eğitim vermeyi seçti. Askerliğini Şırnak Beytüşşebap’ta yaptıktan sonra yeniden İstanbul’a döndü. Yazarlık, Dergicilik ve Dijital Yayıncılık İstanbul yıllarında tiyatro oyunculuğu, metin yazarlığı ve senaryo çalışmalarına yöneldi. Hürriyet Gösteri Dergisi'nde Hami Çağdaş’la birlikte hazırladığı kültür–sanat dosyaları ve röportajlar büyük ses getirdi. Daha sonra kurduğu www.dirensanat.com adlı dijital sanat portalı, 15 yıldır Türkiye’nin en saygın kültür–sanat yayınlarından biri olarak varlığını sürdürüyor. Hem kurucusu, hem yayın yönetmeni, hem de editörü olan Doğan; sanatın ve sanatçının sesi olmayı ilke edindi. Portal, “Yılın En Prestijli Sanat Haber Kaynağı” ödülünü kazandı. Diren Sanat YouTube Kanalı’nda ise 200’ü aşkın sanatçı, yönetmen ve yazarla yaptığı röportajlar sanat dünyasında büyük yankı uyandırdı. Eğitimde İnovasyon ve Duyarlılık Sabit Doğan, Beşiktaş Sakıp Sabancı Anadolu Lisesi’nde biyoloji öğretmenliği yapmaktadır. %0,1’lik dilimden öğrenci alan bu okulda 15 yıldır görev yapmakta; sadece ders anlatan değil, öğrencilerini yaşamla tanıştıran bir rehber olarak görülmektedir. Kurucusu olduğu Robotik Kulübü, ulusal ve uluslararası yarışmalarda birincilikler kazandı. Ayrıca Raylı Sistemler Projesi’ni organize edip yürütücülüğünü üstlendi, Beyaz Bayrak Projesi’nde görev aldı, TÜBİTAK Türkiye Birinciliği kazanan öğrenciler yetiştirdi. Türkiye’de mobbing kavramını ilk kez gündeme getiren eğitimcilerden biri olarak dikkat çekti. Bu konuda açtığı ilk davalar ve kamuoyu çalışmaları birçok kişiye cesaret verdi; hakkında tezler yazıldı. Dijital Dönüşümün Sanatçı Yüzü Sabit Doğan bugün, sosyal medyada milyonlara ulaşan içerikleriyle hem sanatın hem eğitimin yüzünü dijital dünyaya taşımaktadır. Eğitim, sanat, mizah, kişisel gelişim, yemek kültürü ve edebiyatı harmanlayan içerikleri; aylık 40 milyondan fazla izlenme elde etmektedir. Kendisini “bilim ve sanatın izinde yürüyen bir eğitimci” olarak tanımlasa da, izleyicileri onu çoğu zaman evin içindeki bir dost, bir ağabey, bir rehber olarak görür. Sıcaklığıyla, derinliğiyle ve üretkenliğiyle hem öğretmen hem anlatıcı, hem sanat insanı hem de dijital çağın vicdanıdır. “Sanat, insanın kalbine dokunmadan hiçbir işe yaramaz.” — Sabit Doğan