‘ANA YURDU’ VENEDİK’TE

0

Genç yönetmen Senem Tüzen’in ilk uzun metraj filmi ‘Ana Yurdu’, sinema dünyasının en prestijli etkinliklerinden 72. Venedik Film Festivali’nin Eleştirmenler Haftası bölümünde dünya prömiyeri yapacak ve Geleceğin Aslanı ödülü için yarışacak. Filmin başrolünde Esra Bezen Bilgin ve Nihal Koldaş var.

Senem Tüzen’in ilk uzun metraj filmi ‘Ana Yurdu’, 2 – 12 Eylül arasında düzenlenecek 72. Venedik Film Festivali’nde dünya prömiyerini gerçekleştirecek. Festivalin, Uluslararası Film Eleştirmenleri Haftası Bölümü’nde yarışacak film, aynı zamanda Geleceğin Aslanı Ödülü adayları arasında da yer alıyor.

Esra Bezen Bilgin ve Nihal Koldaş’ın başrollerini paylaştığı ‘Ana Yurdu’, romanını bitirmek için anneannesinden kalan köy evine giden Nesrin’le beklenmedik bir şekilde ziyaretine gelen annesi Halise’nin tansiyonu gitgide yükselen öyküsünü anlatıyor.

Kültür Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü’nün yapım desteğiyle gerçekleştirilen filmin çekimleri geçtiğimiz sene Niğde’de gerçekleştirildi. Ana Yurdu yapım aşamasında İstanbulFilm Festivali Köprüde Buluşmalar Atölyesi kapsamında Kültür Bakanlığı ve Melodika Ses Post Prodüksiyon Ödülleri’ni kazandı. Ayrıca Almanya Connecting Cottbus Ortak Yapım Marketi ve Selanik Film Festivali Crossroads Ortak Yapım Forumu’nda da En İyi Film Projesi Ödülleri’ne layık görüldü. Yapımcılığını Zela Film’in üstlendiği filmin görüntü yönetmenliğini Vedat Özdemir yaptı.

PAYLAŞIM
Önceki İçerikSPECKTRE 007
Sonraki İçerik'ANA YURDU' VENEDİK'TE
SABİT DOĞAN Eğitimci • Yazar • Sanat İnsanı • Dijital İçerik Üreticisi Sanatın İzinde Başlayan Bir Yolculuk Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Eğitim Fakültesi Biyoloji Öğretmenliği mezunu olan Sabit Doğan, sanatla ilk kez OMÜ Tiyatro Topluluğu’nda (OMÜTİT) tanıştı. “Kanlı Nigar” oyunundaki Narçin karakteriyle sahneye adım attığında, performansı büyük yankı uyandırdı; oyun onlarca kez sahnelendi, her şehirde yoğun ilgi gördü. Eğitimci kimliğine geçişinde idealizmiyle öne çıkan Doğan, öğretmenliğe Şanlıurfa Siverek’in Hanharabe Köyü’nde başladı. İstanbul’un konforunu geride bırakıp, zor koşullarda eğitim vermeyi seçti. Askerliğini Şırnak Beytüşşebap’ta yaptıktan sonra yeniden İstanbul’a döndü. Yazarlık, Dergicilik ve Dijital Yayıncılık İstanbul yıllarında tiyatro oyunculuğu, metin yazarlığı ve senaryo çalışmalarına yöneldi. Hürriyet Gösteri Dergisi'nde Hami Çağdaş’la birlikte hazırladığı kültür–sanat dosyaları ve röportajlar büyük ses getirdi. Daha sonra kurduğu www.dirensanat.com adlı dijital sanat portalı, 15 yıldır Türkiye’nin en saygın kültür–sanat yayınlarından biri olarak varlığını sürdürüyor. Hem kurucusu, hem yayın yönetmeni, hem de editörü olan Doğan; sanatın ve sanatçının sesi olmayı ilke edindi. Portal, “Yılın En Prestijli Sanat Haber Kaynağı” ödülünü kazandı. Diren Sanat YouTube Kanalı’nda ise 200’ü aşkın sanatçı, yönetmen ve yazarla yaptığı röportajlar sanat dünyasında büyük yankı uyandırdı. Eğitimde İnovasyon ve Duyarlılık Sabit Doğan, Beşiktaş Sakıp Sabancı Anadolu Lisesi’nde biyoloji öğretmenliği yapmaktadır. %0,1’lik dilimden öğrenci alan bu okulda 15 yıldır görev yapmakta; sadece ders anlatan değil, öğrencilerini yaşamla tanıştıran bir rehber olarak görülmektedir. Kurucusu olduğu Robotik Kulübü, ulusal ve uluslararası yarışmalarda birincilikler kazandı. Ayrıca Raylı Sistemler Projesi’ni organize edip yürütücülüğünü üstlendi, Beyaz Bayrak Projesi’nde görev aldı, TÜBİTAK Türkiye Birinciliği kazanan öğrenciler yetiştirdi. Türkiye’de mobbing kavramını ilk kez gündeme getiren eğitimcilerden biri olarak dikkat çekti. Bu konuda açtığı ilk davalar ve kamuoyu çalışmaları birçok kişiye cesaret verdi; hakkında tezler yazıldı. Dijital Dönüşümün Sanatçı Yüzü Sabit Doğan bugün, sosyal medyada milyonlara ulaşan içerikleriyle hem sanatın hem eğitimin yüzünü dijital dünyaya taşımaktadır. Eğitim, sanat, mizah, kişisel gelişim, yemek kültürü ve edebiyatı harmanlayan içerikleri; aylık 40 milyondan fazla izlenme elde etmektedir. Kendisini “bilim ve sanatın izinde yürüyen bir eğitimci” olarak tanımlasa da, izleyicileri onu çoğu zaman evin içindeki bir dost, bir ağabey, bir rehber olarak görür. Sıcaklığıyla, derinliğiyle ve üretkenliğiyle hem öğretmen hem anlatıcı, hem sanat insanı hem de dijital çağın vicdanıdır. “Sanat, insanın kalbine dokunmadan hiçbir işe yaramaz.” — Sabit Doğan