TİYATRO AK'LA KARA'DA HAFTADA DÖRT OYUN

0

Yeni sezona iki yeni oyunla başlayan Akla Kara Tiyatrosu Şubat ayı içersinde de ‘Kuş Kafesi’ ve ‘Kelebekler Özgürdür’ oyunlarını yoğun bir şekilde sahnelemeye devam ediyor.

KUŞ KAFESİ

Robin Williams ın çılgın komedisi tiyatro sahnesinde. Hiçbir kadın bu kadar güzel erkek, hiçbir erkek bu kadar güzel kadın olmamıştı.

1003072_814171161976384_4229138313020894236_n

George ve Albin 15 yıllık beraberlikleri olan ve bir travesti kulübü işleten bir çifttir. George un oğlu muhafazakar bir siyasetçinin kızıyla evlenmeye karar verince ailelerin tanışması gerekir. Ama bu tanışmada çılgın ikilinin sert erkekler gibi davranmaları ve kulübün üst katındaki evlerinin dekorasyonunun değişmesi, evin uşağı Jacob un çıplak dolaşmaktan vazgeçmesi gerekmektedir. Bütün hazırlıklar tamamlandığında bir başka sorun daha çıkar. George un eski karısı mutlu bir aile görüntüsü vermek ve sevgi dolu anneyi oynamak için gelecektir ama saatler geçer ve Simone dan haber çıkmaz. Bunun üzerine Albin kadın kılığına girerek anneyi oynamaya karar verir ve tam ortaya çıktığı anda gerçek anne de eve gelir. İşler içinden çıkılmaz bir hale geldi derken paparazzilerin muhafazakar politikacıyı Kuş Kafesi kulübünde basmaya gelmesi oyunun çılgın sonunu hazırlar.

Yazan: Jean Poiret

Yönetmen: Atilla Şendil

Oyuncular: Savaş Özdural, Levent Ünsal, Mustafa Dinç, Can Esendal, Pelin Turancı, Taylan Atlıhan, Arzu Akın Bahadır, Ilgın Angın, Arda Oğul Meriçliler

KELEBEKLER ÖZGÜRDÜR

Dünyayı hiç görmeyen birinin gözlerinden görün.

10940432_815076695219164_8113365797952538121_n

Doğuştan görme engelli olan Don Baker, 35 yaşında ilk kez kendi başına yaşamaya başlamıştır. New York taki küçük dairesinin karşısına Jill adında bir oyuncu taşınmıştır. Don ve Jill kısa bir süre sonra yakınlaşırlar. Jill dünyada hiç kimsenin görmek istemeyenler kadar kör olmadığını Don dan öğrenir. Ve şimdiye kadar hiç görmediği bir dünyayı görür. Fakat bir süre sonra Don ın annesi gelir ve onu kendi evine götürmek konusunda ısrar eder. Don bu ısrara karşı koyunca Bayan Baker, Jill den kendisine yardımcı olmasını ister. Jill Don ın eve dönmesi için elinden geleni yapar. Fakat Bayan Baker oğlunu artık kendi ayaklarının üzerinde durması gerektiğini anlar. Don 35 yıl sonra, karanlık bir dünyada bile olsa yaşamaya başlamıştır.

 

Yazan: Leonard Gershe

Yöneten: Murat Sarı

Oyuncular: Kerem Kobanbay, Buket Dereoğlu, Bedia Ener, Hakan Çeliker

TİYATRO AK’LA KARA ŞUBAT PROGRAMI

5 Şubat Perşembe 20:30…Kuş Kafesi
6 Şubat Cuma 20:30…Kuş Kafesi
7 Şubat Cumartesi 20:30…Kelebekler Özgürdür
8 Şubat Pazar 17:00…Kelebekler Özgürdür

12 Şubat Perşembe 20:30…Kuş Kafesi
13 Şubat Cuma 20:30…Kuş Kafesi
14 Şubat Cumartesi 20:30…Kelebekler Özgürdür
15 Şubat Pazar 17:00…Kelebekler Özgürdür

18 Şubat Çarşamba 13:00…Kuş Kafesi (Okan Üniversitesi)
19 Şubat Perşembe 20:30…Kuş Kafesi
20 Şubat Cuma 20:30…Kuş Kafesi
21 Şubat Cumartesi 20:30…Kelebekler Özgürdür
22 Şubat Pazar 17:00…Kelebekler Özgürdür

25 Şubat Çarşamba …Cyrano De Bergerac 19:00 (Kültür Üniversitesi)
26 Şubat Perşembe 20:30…Cyrano De Bergerac
28 Şubat Cumartesi 20:30…Kelebekler Özgürdür
1Mart Pazar 17:00…Kelebekler Özgürdür

www.dirensanat.com

PAYLAŞIM
Önceki İçerikTİYATRO AK’LA KARA’DA HAFTADA DÖRT OYUN
Sonraki İçerikMODA SAHNESİ’NDE ŞUBAT’TA TİYATRO VE MÜZİK BİRARADA
SABİT DOĞAN Eğitimci • Yazar • Sanat İnsanı • Dijital İçerik Üreticisi Sanatın İzinde Başlayan Bir Yolculuk Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Eğitim Fakültesi Biyoloji Öğretmenliği mezunu olan Sabit Doğan, sanatla ilk kez OMÜ Tiyatro Topluluğu’nda (OMÜTİT) tanıştı. “Kanlı Nigar” oyunundaki Narçin karakteriyle sahneye adım attığında, performansı büyük yankı uyandırdı; oyun onlarca kez sahnelendi, her şehirde yoğun ilgi gördü. Eğitimci kimliğine geçişinde idealizmiyle öne çıkan Doğan, öğretmenliğe Şanlıurfa Siverek’in Hanharabe Köyü’nde başladı. İstanbul’un konforunu geride bırakıp, zor koşullarda eğitim vermeyi seçti. Askerliğini Şırnak Beytüşşebap’ta yaptıktan sonra yeniden İstanbul’a döndü. Yazarlık, Dergicilik ve Dijital Yayıncılık İstanbul yıllarında tiyatro oyunculuğu, metin yazarlığı ve senaryo çalışmalarına yöneldi. Hürriyet Gösteri Dergisi'nde Hami Çağdaş’la birlikte hazırladığı kültür–sanat dosyaları ve röportajlar büyük ses getirdi. Daha sonra kurduğu www.dirensanat.com adlı dijital sanat portalı, 15 yıldır Türkiye’nin en saygın kültür–sanat yayınlarından biri olarak varlığını sürdürüyor. Hem kurucusu, hem yayın yönetmeni, hem de editörü olan Doğan; sanatın ve sanatçının sesi olmayı ilke edindi. Portal, “Yılın En Prestijli Sanat Haber Kaynağı” ödülünü kazandı. Diren Sanat YouTube Kanalı’nda ise 200’ü aşkın sanatçı, yönetmen ve yazarla yaptığı röportajlar sanat dünyasında büyük yankı uyandırdı. Eğitimde İnovasyon ve Duyarlılık Sabit Doğan, Beşiktaş Sakıp Sabancı Anadolu Lisesi’nde biyoloji öğretmenliği yapmaktadır. %0,1’lik dilimden öğrenci alan bu okulda 15 yıldır görev yapmakta; sadece ders anlatan değil, öğrencilerini yaşamla tanıştıran bir rehber olarak görülmektedir. Kurucusu olduğu Robotik Kulübü, ulusal ve uluslararası yarışmalarda birincilikler kazandı. Ayrıca Raylı Sistemler Projesi’ni organize edip yürütücülüğünü üstlendi, Beyaz Bayrak Projesi’nde görev aldı, TÜBİTAK Türkiye Birinciliği kazanan öğrenciler yetiştirdi. Türkiye’de mobbing kavramını ilk kez gündeme getiren eğitimcilerden biri olarak dikkat çekti. Bu konuda açtığı ilk davalar ve kamuoyu çalışmaları birçok kişiye cesaret verdi; hakkında tezler yazıldı. Dijital Dönüşümün Sanatçı Yüzü Sabit Doğan bugün, sosyal medyada milyonlara ulaşan içerikleriyle hem sanatın hem eğitimin yüzünü dijital dünyaya taşımaktadır. Eğitim, sanat, mizah, kişisel gelişim, yemek kültürü ve edebiyatı harmanlayan içerikleri; aylık 40 milyondan fazla izlenme elde etmektedir. Kendisini “bilim ve sanatın izinde yürüyen bir eğitimci” olarak tanımlasa da, izleyicileri onu çoğu zaman evin içindeki bir dost, bir ağabey, bir rehber olarak görür. Sıcaklığıyla, derinliğiyle ve üretkenliğiyle hem öğretmen hem anlatıcı, hem sanat insanı hem de dijital çağın vicdanıdır. “Sanat, insanın kalbine dokunmadan hiçbir işe yaramaz.” — Sabit Doğan