ANKARA ENGELSİZ FİLMLER FESTİVALİ'NDE ÖDÜLLER SAHİPLERİNİ BULDU

0

İşitme, görme veya ortopedik engeli olan ya da olmayan tüm sinemaseverlerin bir arada film izleyebilmelerine olanak veren Ankara Engelsiz Filmler Festivali, 25 Mayıs Pazar akşamı Opera Sahnesi’nde yapılan Ödül Töreni ile sona erdi.

Beş gün boyunca filmler, söyleşiler ve atölye çalışmaları ile dolu, zengin bir programı seyircilerin beğenisine sunan Festival’de tüm filmler görme engelliler için sesli betimleme, işitme engelliler için ayrıntılı altyazı ve işaret dili ile gösterildi. Engeli olmayan seyirciler ise Festival stantlarından edindikleri kulaklıklarla filmleri takip ettiler. Seyirciler tarafından yoğun ilgiyle izlenen Festival’de engeli olmayan kimi seyirciler empati  kurabilmek adına filmleri kulaklıkları olmadan seyretti.

Engelsiz Yarışma’da Beş Film Yarıştı

Geçen sene ilk kez gerçekleştirilen ve Türkiye’de ilk kez görme ve işitme engeli olan seyircilerin bir film yarışması takip etme şansı buldukları Engelsiz Yarışma‘da Türkiye sinemasının son dönemdeki en iyi beş filmi Seyirci Özel Ödülü, En İyi Film, En İyi Yönetmen ve En İyi Senaryo ödülleri için yarıştı.

Gösterimleri Ulucanlar Cezaevi Sinema Salonu ve Çağdaş Sanatlar Merkezi‘nde yapılan Engelsiz Yarışma kapsamında seyirciler, filmlerin yönetmen ve oyuncuları ile buluşarak onlara merak ettiklerini sordular, filmlerle ilgili görüşlerini paylaştılar ve filmleri oylayarak Seyirci Özel Ödülü‘nü belirlediler.

Engelsiz Yarışma’da bu sene Alphan Eşeli’nin Eve Dönüş Sarıkamış 1915 (2013), Melik Saraçoglu ve Hakkı Kurtuluş’un Gözümün Nûru (2013), Ramin Matin’in Kusursuzlar(2013), Onur Ünlü’nün Sen Aydınlatırsın Geceyi (2013) ve Reha Erdem’in Şarkı Söyleyen Kadınlar (2013) adlı filmleri yer aldı.

Yönetmen, ressam, yazar Tayfun Pirselimoğlu, oyuncu Bennu Yıldırımlar ve oyuncu Selen Uçer‘in yer aldığı Engelsiz Yarışma jürisi, En İyi Film, En İyi Yönetmen ve En İyi Senaryo ödüllerini belirledi.
Engelsiz Yarışma’da Söyleşiler de Engelsiz Gerçekleştirildi

Engelsiz Yarışma filmlerinin yönetmen ve oyuncuları, gösterimler sonrası, işaret dili çevirmeni eşliğinde yapılan söyleşilerde Festival takipçilerinin sorularını yanıtladı.
Festival boyunca Eve Dönüş Sarıkamış 1918’in oyuncusu Şevket Süha Tezel, Gözümün Nûru’nun yönetmeni Melik Saraçoglu, Şarkı Söyleyen Kadınlar’ın oyuncusu Deniz Hasgüler ve Kusursuzlar filminin yönetmeni Ramin Matin ile başrol oyuncusuİpek Türktan seyircilerin merak ettikleri soruları yanıtladılar. Filmlerini ilk kez sesli betimleme ve işaret dili çevirisiyle izleyen yönetmen ve oyuncular, göremeyen ya da işitemeyen sinemaseverlerin yaşadıkları sinema deneyimini paylaştılar.

Ve Ödüller…

engelsiz-2

Engelsiz Yarışma’da Melik Saraçoglu ve Hakkı Kurtuluş’un yönettikleri GÖZÜMÜN NÛRU En İyi Film ödülünün sahibi oldu. Jüri, Onur Ünlü’yü SEN AYDINLATIRSIN GECEYİ filmiyle En İyi Yönetmen ve En İyi Senaryo ödüllerine değer bulurken, izleyicilerin oylarıyla belirlenen Seyirci Özel Ödülü’nün sahibi de SEN AYDINLATIRSIN GECEYİ oldu.
Gözümün Nûru‘nun yönetmeni Melik Saraçoğlu, ödülünü jüri üyeleri Bennu Yıdırımlar ve Selen Uçer’den alırken yaptığı konuşmada, Festival’in yarattığı farkındalığa vurgu yaptı.

Geceden üç ödülle dönen yönetmen Onur Ünlü ise Festival’in isminin bile kendisi için anlamlı olduğunu belirterek, filmi ödüle layık gören jüri üyelerine teşekkür etti. Seyirci Özel Ödülü’nü almak üzere sahneye çıkan Eflatun Film yapımcılarından İsmail İçen de, filmin yapımcıları Funda Alp ve Orkun Ünlü adına tüm seyircilere teşekkürlerini iletti.

TV programcısı ve sinema yazarı Ceylan Özçelik‘in sunuculuğunu üstlendiği Ödül Töreni’nde işaret dili çevirmeni Hayrettin Baydan törenin işaret dili çevirisi için Ceylan Özçelik’e eşlik etti; Çiğdem Yeşilırmak ise töreni sesli betimledi.

engelsiz-3

 “Bir Arada Yaşamayı Öğrenmemiz Gerekiyor”

Törende konuşan Engelli ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürü Dr. Aylin Çiftçi Festival’in düzenlenmesinde emeği ve katkısı geçen tüm paydaşlara teşekkür etti. Engellilerin toplumsal hayatın her aşamasında ve her yerinde daha görünür olmalarını arzu ettiklerini belirten Çiftçi, bir arada yaşama kültürünü yerleştirmek hedefiyle çalışmalarını sürdürdüklerini ve Ankara Engelsiz Filmler Festivali’nin bu anlamda büyük bir iş başardığını ifade etti.

“Tüm Festivaller Engelsiz Olana Kadar Yola Devam”
Festival danışmanı, Sesli Betimleme Derneği Başkanı ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Müşaviri Kenan Önalan törende yaptığı konuşmasında hedeflerinin tüm festival ve organizasyonların engelsiz hale geldiği güne kadar yollarına devam etmek olduğunu belirtti.

Gecenin bitiminde Hüseyin Aydın Gürsoy‘un yönettiği 8 Ay adlı kısa film, sesli betimleme, işaret dili ve ayrıntılı altyazı ile seyircilerin beğenisine sunuldu.

Herkes için Sinema 

Puruli Kültür Sanat tarafından gerçekleştirilen Ankara Engelsiz Filmler Festivali geçen sene olduğu gibi bu sene de tüm gösterimlerini ücretsiz olarak seyircilerin beğenisine sundu.
AnadoluJet ve Peugeot‘nun ulaşım sponsoru olarak destek verdikleri Festival’de “Engelsiz Yarışma”, “Engel Tanımayan Filmler”, “Dünyadan”, “Türkiye Sineması”, “Sinema Tarihinden”, “Uzun Lafın Kısası” ve “Çocuklar İçin” başlıkları altında toplam 29 film gösterildi.

Festival gösterimlerine Ulucanlar Cezaevi Sinema Salonu ile Çağdaş Sanatlar Merkeziev sahipliği yaptı.

Her yaştan sinemasevere sinema dolu bir hafta yaşatan Ankara Engelsiz Filmler Festivali gelecek sene tekrar buluşmak üzere seyircilerine veda etti.

www.dirensanat.com

PAYLAŞIM
Önceki İçerikTİYATRO FESTİVALİ'NİN ONUR ÖDÜLÜ EDWARD HALL'A VERİLDİ
Sonraki İçerikTERAKKİ VAKFI GENÇLİK TİYATROLARI FESTİVALİ SONUÇLANDI
SABİT DOĞAN Eğitimci • Yazar • Sanat İnsanı • Dijital İçerik Üreticisi Sanatın İzinde Başlayan Bir Yolculuk Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Eğitim Fakültesi Biyoloji Öğretmenliği mezunu olan Sabit Doğan, sanatla ilk kez OMÜ Tiyatro Topluluğu’nda (OMÜTİT) tanıştı. “Kanlı Nigar” oyunundaki Narçin karakteriyle sahneye adım attığında, performansı büyük yankı uyandırdı; oyun onlarca kez sahnelendi, her şehirde yoğun ilgi gördü. Eğitimci kimliğine geçişinde idealizmiyle öne çıkan Doğan, öğretmenliğe Şanlıurfa Siverek’in Hanharabe Köyü’nde başladı. İstanbul’un konforunu geride bırakıp, zor koşullarda eğitim vermeyi seçti. Askerliğini Şırnak Beytüşşebap’ta yaptıktan sonra yeniden İstanbul’a döndü. Yazarlık, Dergicilik ve Dijital Yayıncılık İstanbul yıllarında tiyatro oyunculuğu, metin yazarlığı ve senaryo çalışmalarına yöneldi. Hürriyet Gösteri Dergisi'nde Hami Çağdaş’la birlikte hazırladığı kültür–sanat dosyaları ve röportajlar büyük ses getirdi. Daha sonra kurduğu www.dirensanat.com adlı dijital sanat portalı, 15 yıldır Türkiye’nin en saygın kültür–sanat yayınlarından biri olarak varlığını sürdürüyor. Hem kurucusu, hem yayın yönetmeni, hem de editörü olan Doğan; sanatın ve sanatçının sesi olmayı ilke edindi. Portal, “Yılın En Prestijli Sanat Haber Kaynağı” ödülünü kazandı. Diren Sanat YouTube Kanalı’nda ise 200’ü aşkın sanatçı, yönetmen ve yazarla yaptığı röportajlar sanat dünyasında büyük yankı uyandırdı. Eğitimde İnovasyon ve Duyarlılık Sabit Doğan, Beşiktaş Sakıp Sabancı Anadolu Lisesi’nde biyoloji öğretmenliği yapmaktadır. %0,1’lik dilimden öğrenci alan bu okulda 15 yıldır görev yapmakta; sadece ders anlatan değil, öğrencilerini yaşamla tanıştıran bir rehber olarak görülmektedir. Kurucusu olduğu Robotik Kulübü, ulusal ve uluslararası yarışmalarda birincilikler kazandı. Ayrıca Raylı Sistemler Projesi’ni organize edip yürütücülüğünü üstlendi, Beyaz Bayrak Projesi’nde görev aldı, TÜBİTAK Türkiye Birinciliği kazanan öğrenciler yetiştirdi. Türkiye’de mobbing kavramını ilk kez gündeme getiren eğitimcilerden biri olarak dikkat çekti. Bu konuda açtığı ilk davalar ve kamuoyu çalışmaları birçok kişiye cesaret verdi; hakkında tezler yazıldı. Dijital Dönüşümün Sanatçı Yüzü Sabit Doğan bugün, sosyal medyada milyonlara ulaşan içerikleriyle hem sanatın hem eğitimin yüzünü dijital dünyaya taşımaktadır. Eğitim, sanat, mizah, kişisel gelişim, yemek kültürü ve edebiyatı harmanlayan içerikleri; aylık 40 milyondan fazla izlenme elde etmektedir. Kendisini “bilim ve sanatın izinde yürüyen bir eğitimci” olarak tanımlasa da, izleyicileri onu çoğu zaman evin içindeki bir dost, bir ağabey, bir rehber olarak görür. Sıcaklığıyla, derinliğiyle ve üretkenliğiyle hem öğretmen hem anlatıcı, hem sanat insanı hem de dijital çağın vicdanıdır. “Sanat, insanın kalbine dokunmadan hiçbir işe yaramaz.” — Sabit Doğan